Burada ne işim var benim. İşe gitmeden önce bir saat daha uyuyabilirdim. Hele ki bugün Cumartesi of. Mart'ın sonu ama ne kadar sıcak bir gün acıktım da bir yer bulsak artık.
"Eee nereye gidelim. "
Birden düşüncelerimden sıyrıldım. Tecrübesiz erkekleri çekmeyi nasıl başarıyorum acaba hepsi kararı bana bırakıyor. Tarık ile tanışalı 2 hafta oldu ama şimdiden sıkılmaya başladım. Uzun boylu, renkli gözlü ve bir erkeğe göre rahatsız edici şekilde zayıftı. Hem de çok zevksiz bir giyim tarzı vardı. Onunla konuşmayı neden kabul etmiştim ki. Çok pasif biriydi. Tabi ki her zaman ki gibi iyi niyetim yine beni vurmuştu.
"Bilmem neresi olursa biran bir şeyler önce yiyelim de."
Cumartesi gününe göre fazla sakin olan Kadıköy sokağında balıkçılar çarşısından yukarı yürüyorduk. Etrafa ne kadar aşina olsam da incelemeyi seviyordum. Tarık'la aramızda bir kişi daha girip yürüyebilirdi. Allah'ım bu çekingenliği daha ne kadar sürecek acaba.
Bir dakika ya ben bu yüzü tanıyorum sanki, acaba o olabilir mi ? Ama saçları.
"Bir dakika beklesene" deyip Tarık'ın yanından ayrıldım. Ne yaptığımı anlamadığı suratından belli oluyordu.
"Pardon sizi tanıyorum sanki"
"Evet sanki bende"
Ama ben tanımıştım.
"Erkan abi" diye boynuna sarıldım. Bilinç altım bana "Ne abisi ya?" der gibi ters ters bakıyordu.
"Kız çitlembik ne yapıyorsun? Ne kadar değişmişsin"
Erkan abi beni bırakıp bir kol mesafesinde incelerken Tarık'ta şaşkın şaşkın bana bakıyordu. Kıskançlık duyguları alınmış diye düşündüm.
"Ne yapayım abi ya. Yaşamaya çalışıyorum. Asıl sen çok değişmişsin saçlar gitmiş."
En son gördüğümde saçları biraz uzundu. Oysa şimdi kısa saçlıydı ve evet bu hali daha seksiydi.
"Ne olsun kızım yaş ilerledi bizde kestik saçları."
Tarık huzursuzlanmaya başlayınca onları tanıştırmadığımı fark ettim.
"Abi bu arkadaşım Tarık bizde kahvaltı yapacaktık."
Of hala abi diyorum ya. Bilinç altım sen bu adama fena abayı yakmıştın bakışı attı ama hemen susturdum. Tarık'la el sıkıştılar Tarık bir homurtu çıkardı ama anlayamadım. Erkan abinin de yüzü mü düştü sanki.
"Neyse abi ben kaçtım görüşürüz yine yemek yiyelim artık."
"Tamam canım ben burada çalışıyorum konuşuruz."
Onu arkamda bırakırken tekrar sıkıcı Tarık'a dönmek zorunda kalmıştım. Bana 'Kimdi bu şimdi' dercesine bakıyordu. Ona alanları anlattım. Tabi bazı şeyleri kendime saklayarak.
"Erkan abi ile üniversiteye gitmeden önce birlikte aynı kafede çalışıyorduk ve çok eğlenirdik."
Gerçekler: Evet ona aşıktım. O olanca çekiciliğiyle karşımda çalışırken sürekli onu izlerdim. Sırf dikkatini çekmek için olabildiğince fazla çalışırdım ve yorulup merdivenlere yığılınca oda bana masaj yapardı ama maalesef evliydi. Bu yüzden sadece abim olabilmişti. Aşık olduğum abim.
"Bak burası güzel bir bakalım mı?
"Peki"
İçerisi bir kafe için çok küçüktü ama oldukça şık döşenmişti. Arka taraftaki bahçeye geçip iki kişilik masaya oturduk ve iki tane kahvaltı siparişi verdim. Evet siparişleri bile ben verdim. Kahvaltıyı beklerken bir süre sessiz kaldık. Acaba ne zaman konuşacak diye beklerken daha fazla dayanamadım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kardelenin Aşkı
RomanceAşk hiçbir zaman engel tanımaz Berfin'in Erkan'a duyduğu aşkda işte böyle engel tanımayan bir aşktı belki karşılıksızdı ama sonunda kader yine oyununu oynamış ve bir gün onlari bir araya getirdi ve hiç hayal edemeyecekleri bir aşkın içine düştüler