Şarkıyı açıp dinleyin
Biterse yeni baştan başlatmayı unutmayınDerin bir nefes verip tekerleği yere attım,bu döngü bir süre boyunca işledi yeni albay ne kadar dayana bileceğimize bakacakmış goya
Çizgiye ulaşınca tekeri sertçe attım ve albay'ın yanına gittim "deli fırtına görüşmeyeli nasılsın" bu adam sadettin albay değil mi?
Sesin geldiği yöne bakınca o olduğu gördüm "sadettin albay" elini uzatınca kirli elime baktım "sorun değil" elini sıktım ve tebessüm ettim
"Sizi burda göreceğimi düşünmemiştim" yanındaki çavuşlar ve teğmenler bize anlamayarak bakıyordu tabi aralarında Berat'da vardı
"En yüksek puanı alan sensin"dedi gururlu bir ses tonu ile yüzündeki gururlu gülümsemesi beni görünce büyümüştü
"Özlemişim sizi" gülümsedi ve elindekilerini arkasındaki çavuşa verdi
"Gel senle biraz hasret giderelim" onun peşinden gitmeye başladım,kurumuş dudağımı bir kaç defa yaladım ve terden ıslanmış saçlarımı düzelttim
Odaya girince normal olarak nöbete teğmenler gelmişti, "geç otur" İyide üstüm hep çamurdu
"Albayım duş alsaydım üstüm hep çamur" kafasını sorun değil anlamında salladı ve koltuğu gösterdi
Tereddütle koltuğa oturdum,aklıma gelen şeyle albay'a döndüm "size verdiğim sözü tuttum" dedim hevesle
"Evet tutmuşsun şimdi sıra bendeydi değil mi" kafamı salladım ayağa kalkıp bir dolabın önünde durdu ve açıp içinden küçük bir kutu çıkardı
"Al bakalım" kutuyu aldım ve dikkatle inceledim "bu...o zaman çekildiğimiz fotoğrafların kutusu" karşıma oturdu
"Evet doğru bildin"kutunun kapağını açıp üstten baktım bir sürü fotoğraf çekilmiştik
Sadettin albay elini uzatınca kafamı kaldırıp ona baktım "burda değil müsait olduğun bir yerde bak" kutunun kapağını kapattım ve bacak arama koydum
"Yaşlanmışsınız" hep böyle söylerdim ona yaşlı değildi aslında kırklarında vardır muhtemelen
"Şakacı seni"
"Albay'ım bir gün yine o anı tekrardan yaşar mıyız"gülümseyerek baktı
"Yaparızda yaşarızda" heyecanla koltuktan kalktım ve yanına gidip sım sıkı sarıldım
"Dur oğlum boğdun"
"Normal sarılıyorum Albay'ım" sarılmama karşılık verdi ve saçımı okşadı
"Hadi git kereta daha çok yorulacaksın" gülümseyerek ayrıldım ve kutuyu alıp kapının önüne geldim
İşaret parmağım ile orta parmağımı alnıma koydum ve ileri götürdüm "görüşürüz kaptan" odadan çıktım ve kapıyı kapadım
Bizim koğuşa girdim ve yiğit'in sırtına atladım "lan yavaş belimi kırdın" gülümsedim ve sırtından indim
"Banyo yapıp geleceğim" kutuyu dolabıma koydum ve kilitledim
Güzel bir duş aldım ve bizimkilerin yanına geçtim Suat abi Timur abi yiğit ve doruk hepimiz aynı yatakta oturmuş sohbet ediyorduk
"Kargo" doruğa döndüm "sen bizim yanımıza geldiğinde elinde bir kutu vardı neydi o" ayağa kalkıp dolabımın önüne geçtim ve kilidi açıp kutuyu aldım
Bizimkilerin yanına oturdum "bu sadettin albay ipe olan fotoğraflarımız" hepsi anlamayarak bana baktı "ne söyledim işte" halen aynı bakıyorlardı
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Komutanım // BXB
General FictionHiç bir şeyi takmayan umursamayan hayattan soğumuş asker SERDAR GÜMÜŞÇÜ Ve baskın komutanı BERAT GÜÇLÜ ile başı dertteydi