Meriç ile tanışma faslından sonra hep birlikte bir cafeye geçtik. Birbirlerini uzun süredir görmemeleri yüzünden hiç susmayıp konudan konuya atlıyorlardı.
Sıkılmış mıydım? Hemde çok.
Meriç'te aynı şeyi düşünüyor olacak ki bana dönüp arkadaşça bir şekilde gülümsedi. Bende ona aynı şekilde karşılık verdim. Yakışıklı çocuk falan ama bence sevgili değil de iyi bir arkadaş olur Meriç'ten.
Ben bunları düşünürken Meriç'in koluma dokunmasıyla irkildim.
'Hazır bizi unutmuşlarken çıkıp biraz gezelim mi? Hem buralarıda öğrenmiş olursun. Nasıl fikir?' Dedi.
Bu harika olurdu. İzmir'i merak ediyordum.
'Güzel bir fikir. Buraları merak ediyordum doğrusu.' Dedim en şirin gülümsememi gösterirken.
Hızlı bir şekilde aralarından geçip kapıya ulaştığımızda abimin bana seslenişini duydum.
'Bücür dikkat et. Geç kalma.' Dedi ve el salladı.
'Bana emanet Kuzey abi bir şey olmaz.' Dedi Meriç.
Cafeden çıktığımızda Meriç, Kerem abinin arabasına doğru ilerledi.
Bir an duraksayıp 'Kerem abi kızmasın.' Dedim.
Bir şey olmaz dercesine omzunu silkti.Ön koltuğa yerleştim. Ve güzel bir şarkı açıp şarkıyı mırıldanmaya başladım. Şarkı bittikten sonra Meriç ile konuşmaya başladık.
'Meriç nereye gidiyoruz?'
'Nereyi istersin?'
'Bilmem, buraları bilen sensin.'
'Hmm pekala, Agora alışveriş merkezine gidelim mi? Hem alışveriş merkezi hemde üst katında karnımızı doyurabileceğimiz yerler var. Ayrıca oraya İzmir'in gençleri geliyor genelde.'
'Gidelim. Alışverişte yaparız. Tanıdıklarınla beni de tanıştırırsın hem. Zaten burada hiç arkadaşım yok.'
'Arkadaş işini bana bırak. Benim iyi bir çevrem var. Sıcakkanlı, iyi insanlar. Tanıştırırım seni.'
----
Burası kalabalık bir şehir ve arabayı zar zor park etsekte nihayet Agora'ya geldik.
Girişte favori mağazamı görünce mutlulukla Meriç'e döndüm.
'Meriç şuraya bir bakalım mı lütfennn?' Diyerek ona baktım.
'Pekala hanımefendi.' Dedi gülerek.
Sevinçle mağazaya girdiğimizde kıyafetlere bakmaya başlamıştım. Bu mağazaya bayılıyordum. Meriç, kısa süre sonra yanıma gelince gülümseyerek ona baktım. Ve bir de elinde tuttuğu elbiselere.
'Meriç bunlar ne ?'
'Bunları çok sevdim denesene bi.' Diyerek beni kabinlere doğru iteledi.
En çok dikkatimi çeken elbeseyi alıp denemeye koyuldum. Fermuarı çekmekte biraz zorlandığım için birazcık vakit kaybetmiştim ama Meriç'ten ses seda gelmediği için rahat davrandım.
Sonunda kabinden çıkabildiğimde Meriç ortalıkta yoktu.
'Meriç?' Dedim tedirgin bir sesle.
Kafasını yan taraftan uzatıp bana baktığında gülümsedi.
'Güzel ama fazla kısa olmuş.' Dedi samimice.
'Uhm, Melissa bir de seni arkadaşlarımla tanıştıracaktım burdalar da.' Diyerek eliyle benim göremediğim bir tarafı gösterdi. Muhtemelen hepsi erkekti o yüzden bu elbiseyle çıkmakta biraz tedirgin oldum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
New City
Teen FictionVe artık hazırdık. Güzelim şehirden gidiyorduk öylece. Adamlar eşyaları arabalara yüklerken evimize baktım. Bütün anılarım o an gözümün önüne geldi. Babamın sesiyle irkildim. 'Kızım hadi gidiyoruz.' 'Geliyoruum.' Dedim ve gözyaşlarımı sildim. Arab...