Jimin, artık sürekli laylaylom tek gecelik takılan Taehyung ve Jungkook ikilisiyle bir iddiaya girer. Çünkü artık ikisini de ciddi bir ilişki sahibi olarak görmek istiyordur.
Ama birbirleriyle...
Friends, just for now
Taekook/ friends to lovers
Tex...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Hi Gays
Biraz içinizi sımsıcak tutan bir düz yazı ile geldim
Taekook'un sıradan bir günü
çok hayalet okuyorsunuz fici bu yüzden yorum sınırı getiriyorum
Biraz canlanın
Yorum sınır:200
*
Hissettiğim bunaltıcı sıcaklık kirpiklerimin kıpırdanmasına neden olduğunda, bulunduğum yerde hafifçe hareketlenip burnumu çıplak boyuna doğru sürttüm. Tanıdık koku ciğerlerime siniyor, sanki bir cennet bahçesinde gibi hissediyordum. Jungkook'un bu eşsiz çiçek kokusu resmen baharı burnumda yaşatıyordu. Kaslı ve dev görüntüsünün ardında çiçekli parfüm kullanması garip ve absürt dursada da o Jeon Jungkook'tu. Geniş sırtı, dövmelerle kaplı kolu, piercingleri, undercut saç kesimi play boyum diye bağırsa da onda beş yaşında ki erkek çocuk tatlılığı vardı. Hem oldukça yaramaz hemde çok hiperaktifti. Bazen ben bile onun enerjisine yetişemiyordum.
Bir bacağımı onun gövdesine doğru atıp kolumla belini doladım. Aynı şekilde onun göğsüne daha çok siniyor, kaslı vücut hatlarını yastık misali kullanıyordum. Jungkook ise hiç yabancılık çekmeden belimde ki elini yavaşça hareket ettirip çıplaklığımda elinin sıcak ayasını gezdirdi. Daha sonra burnunu saçlarımın arasına daldırıp tatlı bir homurtu bıraktı. Onun bu sevimli haline gülümseyip, dudaklarımı onun boyun hizasında kıvırarak çiçeksi kokusunu içime çektim.
"Mis gibi kokuyorsun Jungkook" dedim burnumu onun boynuna sürterken. Daha sonra dudaklarımı onun boynuna bastırıp küçük küçük öpücükler bıraktım. Ve bu öpücüklerim Jungkook'u huylandırmış olmalı ki yattığı yerde bana doğru dönerek sırtımı yatakla buluşturdu. Şimdi hemen yan tarafımda tepemde duruyordu. Aynı zamanda şişmiş göz altlarıyla yüzümü süzüyor, kirpiklerini uyku sersemliği ile kaldırmaya çalışıyordu.
"Uslu dur Taehyung" dedi ilk önce. Daha sonra kendisini benim üzerime bırakarak kafasını boynuma gömdü. Hayvan gibi herif resmen üstümde yatıyordu. Göğsümün üzerinde ki ağırlığın nedeniydi. Fakat ben bunu umursamayıp elimi ensesinde ki saçlara götürdüm. Parmak uçlarımla okşayıp burnumu mis kokulu saçlarına yasladım. Jungkook ise bir elini benim göğsümün üzerine diğer elini de uyluğuma yerleştirmiş bir şekilde uyumaya devam ediyordu. Sıcak solukları sürekli boynuma boynuma çarpıyor, dudaklarının baskısını köprücük kemiğimin üzerinde hissediyordum.
Dün gece yine alkolü fazla kaçırmıştım. Bu yüzden Jungkook beni yine kucaklayarak mekandan çıkartmış evimize getirmişti. Dün gece yaptıklarım tek tek gözlerimin önünde bir film şeridi gibi geçtiğinde ise yine Jungkook'a zor anlar yaşattığımın farkına varmıştım. Çünkü Jungkook'un sırtına çıkmaya çalıştığım anlar ya da neden o kıza şarkı söyledin diye sokak ortasında geçirdiğim sinir krizleri daha sonrasında Jungkook'un artık bağırmamam için iki eliyle ağzımı kapatmaya çalışması ve tekrar sırtına çıkmak için ciyaklamalarım eve geldiğimizde de beraber duşa girelim diye yalvarmalarım tek tek zihnimde canlanıyordu. Evet, şu an yarı çıplak olmamızın nedeni dün gece Jungkook ile birlikte duş almamız yüzündendi. Aslında ilk kendim yıkanacaktım fakat sonra Jungkook'u da kabinin içine çektiğimde ikimizde çoktan sırılsıklam olmuştuk. Ayakta kalamadığım içinde Jungkook bütün duş seansı koluyla belimi sarmış beni bir güzelce yıkamıştı. Fakat söylenmeyi de ihmal etmiyordu. Fakat bu umrumda değildi. Bana bebeğiymiş gibi davrandığında bu çok hoşuma gidiyordu. Jungkook sürekli beni bebekleyebilirdi. Onun kollarının arasında olmaktan müthiş bir zevk alıyordum. O benim en yakın arkadaşımdı.
