Jimin, artık sürekli laylaylom tek gecelik takılan Taehyung ve Jungkook ikilisiyle bir iddiaya girer. Çünkü artık ikisini de ciddi bir ilişki sahibi olarak görmek istiyordur.
Ama birbirleriyle...
Friends, just for now
Taekook/ friends to lovers
Tex...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
*
Hİ GAYS
oy sayılarımız fazla düşük
lütfen oy basmadan geçmeyelim
*
Kamp alanına giren otobüs, park ettiğinde otobüsün içinde ki öğrenciler ayağa kalkarak toparlanmaya başlamıştı. Aynı zamanda neşeyle sohbet ediyorlar, kendi aralarında gülerek etrafa bir neşe yayıyorlardı. Taehyung ise ceketini üzerine geçirmek ile meşguldü. Bir yandan da etrafına alık alık bakıyor, otobüsten inen arkadaşlarını izliyordu. Jungkook'ta otobüsün üst rafından çantasına uzanırken kendine gelmeye çalışıyordu. Çünkü üzerinde büyük bir yoğunluk vardı. Uykunun ağırlığı bütün vücudunu ele geçirmişti.
"Eğlence başlasın" diye bağırdı Jimin sesini bütün otobüse duyurmak adına. Anında otobüste neşeyle çığlıklar yükseldi. Taehyung ise birden kulağına ilişen çığlıklarla yüzünü buruşturdu. Daha yeni uyanmışken birden bu gürültüye maruz kalmak, kulaklarına acı bir sızlama bırakmıştı.
"Kulağımın anasını siktiniz" dedi öfkeyle fısıldadığında. Daha sonra adımlarını otobüsün girişine doğru ilerletip yavaş yavaş aşağıya indi. Jungkook'ta arkasından geliyor, omzuna attığı çantasının bir kolundan tutarak ağaçların gölgesinde gözlerini gezdiriyordu. Daha sonra hareleri kendi arkadaş grubunu bulduğunda adımlarını tanıdık bedenlere doğru attı. Yoongi her zaman ki gibi sövüp duruyor, memnuniyetsiz yüz ifadesiyle etrafına bakınıyordu.
"Yoongi, yine etrafa neşe saçıyorsun" dedi alayla genç adam. Yoongi ise Jungkook'u görmesiyle küfürlerine devam etti. Jimin de sevgilisini dürtüklüyor, susması için azarlıyordu. Yoongi de sevdiği adamı daha fazla delirtmek istemediğinden çenesini kapadı fakat hala memnuniyetsiz suratıyla etrafına bakmaya devam etti.
"Neyse gidip çadırlarımızı yapalım. Daha sonra burada buluşalım. Oyun gecesini planlama sırası bende. " diyerek sırıttığında Taehyung sıkıntılı bir soluk bıraktı. Oyun geceleri ne kadar eğlenceli olsa da kaybetmeyi sevmiyordu. Ki en son kaybettiğinde de başına büyük bir bela almıştı. Şimdi Jungkook ile bir iddianın içinde tanımadığı kızların peşindeydi.
"Sıra Yoongi'de değil miydi?" dedi Namjoon kaşlarını çatarak sorduğunda. Anında Jimin sahte bir öksürük bırakarak imalı bakışlarını arkadaşının üzerinde tuttu.
"Yoongi sırasını bana verdi canım arkadaşım" dedi bastırarak kelimelerini. Cümlesinin altında belirli bir tehdit vardı ve Namjoon grubun en zekisi olarak bunu anladı. Daha sonra arkadaşına göz devirerek ne tür bir saçmalığın içine girdiğini düşündü.
"Seokjin niye gelmedi?" dedi Hoseok sessizliğini bozarak. 6 kişi olmaları kendisini rahatsız hissettiriyordu. Her zaman 7 kafa saymaya alışıktı. Şimdi eksik bir kafa olduğundan morali bozulmadan edemiyordu.
