Biraz yorum okusam hiç fena olmaz sanki...
Keyifli okumalar 🤍🌸
***
"Barış Abi ve İsmail Abi ne zamandan beridir bu kadar samimiydiler?" Dedi Semih, arkadaşlarının fark etmeyeceği bir gerginlikle, oturma salonunda izleyecekleri filmi seçerken birbirleriyle sürekli şakalaşıp, ortama şuh kahkahalar bırakan ikiliye bakarken, cipsleri çukur kaselere yerleştiren Arda'ya bir soru yöneltmişti.
"Aslında onlar her zaman bu denli iyi ve yakın arkadaştılar. Sanırım sen daha yeni fark ediyorsun Semih?" Dedi Arda, arkadaşının sorduğu bu anlamsız soruya ithafen onu cevaplarken bir nevide soruya soruyla karşılık vermişti.
Aldığı bu cevap üzerine sarışın genç omzunu silkip son bir defa oturma salonunda ki oldukça eğlenen ikiliye doğru bakmış ve yönünü mısır patlatmakla uğraşan Kenan'a vererek, içinde anlam veremediği biçimde gitgide körüklenen kıskançlık kıvılcımlarını kâle almayarak en iyi yaptığı işe odaklanmaya çalışmıştı; umursamazlık.
Tezgahın üzerinde tıpkı küçük çocuklar gibi bacaklarını sallar bir vaziyette oturmuşken bir yandan da Kenan'ın istediği malzemeleri arkadaşına uzatıyor bu şekilde ona yaptığı mısır patlatma işinde ufakta olsa yardımı dokunuyordu.
"Sana zahmet tuzu da uzatır mısın Semih?" Diyen Kenan'a, cevap Semih yerine Can'dan gelmişti. "Aman Semih! Bak geçen ki gibi tuzla şekeri karıştırma da sonra bu işin sonuda tıpkı şekerli omlet gibi olmasın."
"Offf...sizin yanınızda da bir hata yapmaya gelmiyor! Artık kırk yıl başımıza çalar, durursunuz!" Bir hışımla ettiği laflar sonrasında yine aynı şekilde bir hışımla Kenan'a, tuzu uzatmıştı Semih.
Sarışın arkadaşının bu sinirli hallerine keyiflenen Kenan, uzattığı tuzluğu almış işini gördükten sonra ise tuzluğu arkadaşına yerine koyması için tekrardan verirken, konuşmuştu. "Niçin bu kadar sinirlisin Semih? Bir sorun yoktur umarım."
"Sorduğun için sağol Kenan'ım ama hiçbir şeyim yok benim. Her zamanki hallerim işte." Diyen arkadaşına, Kenan inanmaz gözlerle bakmış "Her zamanki halin mi?" Diyerek adeta emin olmak istercesine sormuştu.
"Evet! Her zamanki halim işte." Omzunu dikleştirerek kendisini cevaplayan dostunun daha fazla üstüne gitmemeye kendi içinde karar kılan Kenan, hazır olmuş mısırları hemen yanındaki mutfak dolabından aldığı geniş ve belkide patlamış mısır için en uygun olan kaselere dikkatli bir halde koymaya başlamıştı.
Gözlerini mısır ile uğraşan arkadaşından çeken Semih ise sanki birine yakalanacakmış edasıyla saniye bile denilemeyecek kadar kısa bir sürede gözlerini oturma salonuna çevirmiş hâlâ birbirinden ayrılmayan Barış ve İsmail'i görünce ise içine dolan huzursuzlukla ellerini yumruk haline getirmiş, Kenan'ın hangi ara olduğunu anlamadığı bir hızla tezgahın üstünden zıplayarak, bir an önce oturma salonuna gitmek amacıyla mısırla dolu olan kaselerden ikisini eline alarak adımlarını filmin izleneceği ortama doğru çevirmeye başlamıştı.
Oturma salonuna giriş yaptığında elinden geldiğince Barış'ın olduğu tarafa bakmamaya çalışmış, içi mısır dolu kaseleri geniş ve cam sehpahanın üzerine hemen çerez ve içeceklerin yanına bırakıp, Can'ın sağ tarafına oturmuştu.
"Bence korku filmi izleyelim."
"Olmaz! Korku filmlerinden pek haz etmem ben!"
"Ne o! Korkuyor musun yoksa?
"Hah! Ben mi? Ne münasebet canım! Öyle korkmak falan hiç benlik şeyler değiller."
"O zaman herhangi bir sıkıntı yok diye düşünüyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SOFTCORE ~BarSem~
FanfictionAilelerinden gizli gece kulübüne gitmek için arkadaşının abisinden izin almak amacıyla Barış'a yazan Semih... ~Yarı Texting