karakalbin yanışı

bölüm 11:arabalar ve motorlar

Oyunlar, bozulmuş hayatlar ve hayatı oyun olanlar... İnce bir ipte cambazdım.
İnsanlarla oynar onları dünyadan silerdim. Benim adım es atahan ben yıkımdım, ben korkuydum, ben insanların başına gelebilecek en kötü belaydım....

Dalgalı saçlarımı düzleştirmiş kırmızı rujumu sürmüştüm. Bu gece benim gecemdi bu gece es atahanın hayatının en önemli planının devreye gireceği ilk geceydi... Kısa şortum,siyah boddym, ince siyah ten çorabım ve siyah deri trençkotumu giydim. Ve odamın kapısını bu gece açmayacak kadar kapatıp kilitledim...
Belma'nın odasına gittiğimde kapıyı çalma zahmetinde bulunmadım.
Sarı saçlarını özenle fönlemiş mavi gözlerine koyu renklerde makyaj yaparak gözlerini ön plana çıkarmış, dudaklarında kırmızı rujuyla etkileyici bir makyaj yapmıştı. Üstüne siyah boddy askılı boddy, altına da mavi jeans giymişti. Belma her zaman sadelikten yanaydı ama zaten ekstra birşey yapmasına gerek yoktu, doğal bir güzelliği vardı, yanına usul usul yaklaştım, "yine harikasın." Dediğimde mavi gözleri beni buldu. Yüzünde kocaman bir gülümseme hâkimiyet kuruyordu, sağ yanağındaki gamzesi adeta göz kırpıyordu ben buradayım diyordu. "Sana bakmalı yine yıkmışsın ortalığı." Demesiyle belmaya sarıldım içimde bir burukluk vardı ne olduğunu çözemiyordum...
Belmaya uzun uzun sarıldım, telefonuma gelen bildirim sesiyle belmadan ayrıldım ve telefonuma odaklandım. Şahin yazmıştı bu gün bizi şahin ve aziz alacaktı, gideceğimiz yer tahmini bir buçuk saat kadar uzaktı.

Sahin_tgrl
Yarım saate ordayız.

Es_athn
Tamamdır. Hazırız.

Telefonu kapatıp makyaj masasının üstüne koydum Belma makyajini tamamen bitirmişti, "es bu kombine hangi ceketi almalıyım sence?" Dolabına biraz göz gezdirdim. Mavi jeansa ve siyah boddye siyah deri ceket yakışırdı. Dolabından siyah deri ceketi çıkarttım.
Belmaya göstererek "bence bu çok yakışır abla" dedim. Belma ceketi alıp giydi bende dolabın çanta bölümünü karıştırmaya başladım. Elime siyah bir çanta aldım. "Ablaa bunu bu gece ben alabilirmiyim." Çantayı kafama geçirmesin diye dualar ediyordum. Ne kadar birbirimizi sevsek de konu kıyafet aksesuar olunca kedi köpek misali kavga ediyorduk. Beklediğim gibi olmadı Belma bana güzel bir gülümseme bahşetti, "tabi canım kardeşim alabilirsin. Çantama bişey olsun bende seni alacağım." Şaşırtmamıştı belmaya nazikçe kafa salladım, belmaya telefon gelmesiyle dikkatini benden aldı telefonda "tamam çıkıyoruz" gibisinden konuşuyordu sanırım konuştuğu kişi azizdi.
Belma hadi anlamında elini salladığında
Beraber odadan çıkıp giriş kata indik.
Ben Siyah kalın topuklu ayakkabılarımı,
Belmaysa beyaz sporlarını giydi...

Dış kapıya geldiğimizde bizi iki spor araba karşıladı. Arabalardan şahin ve azizin inmesiyle durduk. Şahin'in bakışlarını üzerimde hissediyordum istifimi hiç bozmadım Belma azizin yanına doğru giderken şahin de bana doğru yaklaşıyordu. Şahin'le aramda iki adım kadar mesafe kaldıktan sonra durdu. "Sabah beyaz gece siyahsınız es hanım. Karanlıkta görünmüyorsunuz."
Bana diyene de bak kendi sanki görünüyor küstah dağ ayısı. Beklemeden cevap verdim. "Sizinde benden bir farkınız yok dağ ayısı bey. Reflektör falan mı taksanız hiç değilse ışık vurduğunda yüzünüzü görürüm." Aslında yüzü görünüyordu araçların farları açıktı. Evin bahçe ışıkları yolu aydınlatıyordu.
Yüzünü eğmiş bıyık altı gülümsemesini görebiliyordum. Benden oldukça uzundu
Basım Zor bela omuz hizasına geliyordu,
"Yüzümü görmeye bu kadar hevesli olduğunu bilmiyordum bayan katil hanım." Her ne kadar katil olsam da bunu sürekli söylemesinden rahatsız oluyordum o da katildi. O da yüzlerce can almıştı. Ama sadece bana vurgu yapıyordu. "Gidelim." Dedim tok sesimle
Tavır aldığımı anlamış olacak ki arkamdan ismimi söylüyordu arabanın sağ kapısını açıp koltuğa oturduğumda
Kapıyı sertçe kapattım. Şahin de arabaya bindiğinde, "kapının ne suçu var? Neden kızdın?" Cevap vermek yerine kafamı cama doğru çevirdim, şahin neden kızdığımı söylemem konusunda ısrar ederken yüzüne bakmaya tenezzül etmedim. "Peki kalalım böyle. Neden kızdığını söylemeden gitmiyoruz." Dediğinde yüzümü ona doğru çevirdim
Arkadan korna sesleri geliyordu artık gitmemiz gerekiyordu. Organizasyon da Şahin'e aitti geç kalması iyi olmazdı.
"Bana katil demeni istemiyorum."
"Neden? Katil değil misin?"
"Sende katılsın şahin. Bu hayatı ben seçmedim." Dediğimde şaşkınlıkla yüzüme bakıyordu.
"Artık gidebilir miyiz?" Dedim.
Tamam anlamında başını salladı.
Yol boyu şahin birseyler anlatıp durdu ara sıra espiriler yapıp beni güldürdü.
Bu hareketi hoşuma gitmişti. Bir buçuk saat bir şekilde geçmişti. Boş araziye oturma standları kurulmuş, dj sahnesinde hareketli parçalar çalıyordu. Şahin araziye giden yola girdiğinde DJ in
Sesini duymuştum. "BU GÜZEL GECENİN SAHİBİ ŞAHİN TUĞRUL VE AZİZ TUĞRUL BİZLERLE." Dediğinde bütün gözler arabanın üzerindeydi. Şahin piste girdiğinde iki tur yanlamasıyla bedenim arabanın kapısına yaslandı. şahin'le beraber aziz de yanıyordu arabalar aynı hizada yan yana durduğunda şahin'le kısa süreli bir bakışma yaşadık şahin gözlerini ben den ayrıldığında arabadan indi, bende arabadan inmek için yeltendiğimde kapım şahin tarafından açıldı ve elini bana doğru uzattı, Şahin'in elini tutup arabadan çıktım insanlar hayretle bir bana birde Şahin'e bakıyordu. Aynı gözler bir süre sonra Belma ve azize de takıldı. Dj bir süre sonra yeniden anons yapmaya başladı.
"ES ATAHAN VE BELMA ATAHAN HOŞ GELDİNİZ." dediğinde müzik daha da coştu şahin kolunu açarak koluna girmemi sağladı şahin'le beraber bize ayrılmış oturma alanına gittik.
Masada çeşit çeşit çerezler, atıştırmalıklar ve alkollü içecekler vardı.
Masaya oturduktan sonra şahin'le biraz sohbet ettik. Hemen arkamızda kalan oturma  kabininde Belma ve aziz vardı kabinler camdan yapılmış ve oldukça genişti. Ortam oldukça güzeldi çok sayıda ışık geceyi aydınlatırken ayın varlığını gölgede bırakıyordu....