Bölüm 16

167 10 0
                                    

Selam ...

Nasılsınız ?

Keyifli okumalar ☕📖

Sabah okula gitmek için hazırlanıp evden çıktığımda kapıda "sürpriz !!!" diye bağıran Ela ve Gül ile "sizin burda ne işiniz var ?" diye sordum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Sabah okula gitmek için hazırlanıp evden çıktığımda kapıda "sürpriz !!!" diye bağıran Ela ve Gül ile "sizin burda ne işiniz var ?" diye sordum.

Gül "sana sürpriz yaptık kızım" dediğinde "sizin işiniz yok mu ?" diye sordum.Ela "1 aylık izin aldık abla,eeee patron babam olunca izin almak kolay oldu" dediğinde Gül "ne oldu ? Bizi gördüğüne sevinmedin mi yoksa ?" diye sordu.

Kaşlarımı çattarak "sevinmek olur muyum ? Şaşırdım sadece" diye cevap verdiğimde ikisi birlikte sarıldı.Onlardam ayrıldıktan sonra "benim derse gitmem lazım ama" dediğimde "sen git abla biz burda seni bekleriz" dedi Ela.

Onlardan ayrılıp okula geldim ve derse girdim.

Sınıfa girdiğimde gözlerim sıralarda Alper'i aradı.Ama dersde yoktu.Dersi anlatmaya başladığımda gelen silah sesleri ile çocuklar haraketlenmeye başladılar.

"Çocuklar sessiz olun" diyerek çocukları sakinleştirmeye çalışarak kapıya doğru irellemeye başladım.Ne olduğuna bakicaktim.Kapı ucundan gördüğüm görüntülerle kapıyı kapattıb çocuklara "her kes sakin oluyor,kendimizi kayıp etmememiz ve kontrollü davranmamız gerek" dedim.Sonra "her kes yere yatsın" diyerek kapıyı da kilitleyib yere yattım.

Sesler kesildikten sonra kapının çalınması ile bakışlarım kapıya döndü.

"Ben yüzbaşı Küzey Yücel,kapıyı açar mısınız ?" duyduğum sesle ayağa kalkıp kapıya doğru gittim.Bu erkeyin Türkçesi çok iyiydi.Terorist olamazdı.Belki aptallık yapıyorum diye düşüneceksiniz ama sesinin tonu bile insana güven veriyordu.

Kapıyı açtığımda karşımda asker üniformalı bir adam duruyordu.Asker "öğretmen hanım öğrencileri sıra ile okuldan çıkartmamız lazım" dediğinde "hemen,çocuklar ayağa kalkıp sıra olur musunuz ?" dedim.

Çocuklar ayağa kalkıp tek sıra ile okuldan çıkmaya başladık.Askerlerin eşliği ile köye indik.Yüzbaşı Kuzey "harbi rejim ilan ediyoruz,köyden çıkmak yasak,belirtilen araziden uzaklaşmayın" dediğinde Zerife abla "tamam asker oğlum" diye cevap verdi.

"Yüzbaşım köyümüzün sakini Alper dünden beri ortada yok,çocuk 17 yaşında" dediğimde "teğmen Ali" diye bağırdı.Genc adam "buyurun komutanım" diye yaklaştığında "öğretmen hanım çocuğun resmi sizde var mı ?" diye sordu yüzbaşı.

Alperin annesini işaret edip "annesi onda olmalı" dediğimde kadın"getireyim" diyerek yavaş addımlarla eve doğru yürüdü.Bazi kadınlar cidden anne olmamalıydı.

Kadın fotoğrafı getirdiğinde diyerek "neyini bulacaksınızsa kesin terorislere üye olmuşdur"  fotoğrafı verdiğinde yüzbaşı "orasıda artık bizim bileceğimiz iş" diyerek fotoğrafı aldı.Teğmene fotoğrafı uzattib "bu çocuğu bulun" dediğinde teğmen "emredersiniz komutanım" diyerek fotoğrafı aldı.

Ben de çocuklara dönüp "her kes evlerine,askerleri duydunuz belirli arazinin dışına çıkmayın" dedim.Benim bunu dememle bana doğru koşarak gelen Gül ve Ela ile onlara döndüm.

Ela "abla ne oldu ? İyi misin ?" diye sorduğunda "iyiyim,bir şey yok,siz iyi misiniz ?" diye cevap verdim.Gül "biz iyiyiz de,askerler niye gelmiş ?" diye sorduğunda Samet abi "terorislerden bir kaçı qaliba sınırı aşıb bizim tarafa sızmışlar" dedi.

Ela "abla ne olucak şimdi ?" diye sorduğunda "bir şey yok askerler burda" dedim.Zerife abla "kızım köy kadınları ile birlikte yemek yapıcaz,hem askerler için hem bizim için,yardım eder misin ?" diye sorduğunda "tabi abla" diye cevap verdim.Sonra benim kızlara dönüp "benim yanımdan uzaklaşmayın" dediğimde ikiside birlikte "emredersiniz komutanım" dedi.

Köy kadınlarına yemek için yardım ettiğim bir zamanda Ela bir anda "abla sinyal yok" diye bağırdı.Gül "ne bağırıyorsun kızım !" diye söğlendiğinde bir tegmene yaklaşıp "bakarmısınız sinyal niye yok ?" diye sordum.Teğmen "yüzbaşım öğle emretti" dediğinde "tamam teşekkür ederim" dedim.

Ela "babam bize ulaşamayınca çıldırıcak" dediğinde "biliyorum Elacım ama şuan elimizden bir şey gelmiyor" dedim ve çorbaya yardım etmeye koyuldum.

                           🌜🌛

Akşam çöktüğünde sofra kuruldu.Askerler sıra ile yemeklerini yerlerken bir asteğmene yaklaşıb "yüzbaşı nerde ?" diye sordum.Asteğmen "çocuğu arıyor" dediğinde "burdayım öğretmen hanım" diye yüzbaşının sesini eşittim.

Sesin geldiği yöne döndüğümde yüzbaşının yanında Alper vardı.Yanlarına koşub "iyi misin ?" diye sorduğumda "iyiyim" dedi Alper.Zerife abla "yorqun gözüküyorsun oğlum hadi bir şeyler ye yat-uyu" dediğinde Alper "aç digilim abla uyuycam" dedi.Zerife abla "aç-aç olur mu oğlum en azından bir çorba içseydin" dediğinde Alperin annesi "aman naz yapıyor işte bir şeyi yok onun,ilgi çekmeye çalışıyor" dedi.Alperin annesine olan bakışları öğledi ki qamsız biri gibi gözükmeye çalışsa da burdan kırıldığı beli oluyordu.

"Benim evimde uyuya bilirsin" dediğimde "iyi olur" dedi.Zerife abla "önce bir çorba iç"  diyerek Alper'i sofraya oturttu.

Yüzbaşına dönüp "sinyal niye yok ?" diye sorduğumda "gerekli bir önnem" diye cevap verdi.Ona ters bir şekilde "en azından önce bize bir haber verseydiniz ?" dediğimde  "14 yıllık meslegimi sizden öğrenecek diğilim" cevabını aldım.

Yüzbaşı buradan uzaklaştığında ben de sessiz bir şekilde geçib masaya oturdum.

5 dakika geçmemiş Alper "ben yorqunum" diyerek ayağa kalktığında ben de ayağa kalkıp ona evime kadar eşlik ettim.

Salonda kanepeye çarşafları serdiğimde "kusura bakma odamda kızlar kalıyor ve başka odam da yok" diyerek ona döndüm.Alper kısaca "sorun diğil" dediğinde yorqun olduğunu ve konuşmak istemediğini anlayıb "iyi geceler" diyerek salondan çıktım.

Evden çıkacakken "abla nereye ?" diyen Ela ile durdum.Ayakkabilarimi da giyib "bir az dolaşıcam" dediğimde kısık sesle "Alper bu gece burda mı ?" diye sordu.

"Evet" dediğimde Ela "Ateş abime çok benzemiyor mu ?" diye sormasıyla "bilmem" dedim.Montumu da giyinip dışarı çıktığımda ayaklarım koyun sınırına doğru gitmeye başladım.

Sınırda durub karşıya bakan Kuzeyi gördüğümde yanına yürüdüm.

"Özür dilerim" dediğimde bakışları benim üzerime dönmüştü.Kaşlarını çattıb "burda ne yapıyorsunuz öğretmen hanım ?" diye sorduğunda "dolaşmaya çıktım" dedim.Yüzbaşı Kuzey "burası sizin gibi insanların dolaşması için uygun bir yer diğil" dediğinde tek kaşımı kaldırarak "benim gibi insanların ?" diye sordum.Kuzey "sizin gibi çok bilmiş öğretmenlerin" dediğinde göz devirerek "özür diledim ama" dedim.

Kuzey "ola bilir" dediğinde "siz de çok inatçı ve uyuzsunuz yüzbaşım" dedim.Kuzey kaşlarını çattarak bana döndüğünde "ve bu da benim hiç hoşuma gitmedi" diyerek arkamı dönüp oradan uzaklaştım.

İkinci sezon nasıl gidiyor ?

Kuzey karakterini nasıl buldunuz ?

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum ⭐

Öğretmen Hanım          (Tamamlandı) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin