Herkese selamm arkadaşlar kurgum Yırtıcı cemaatimize hayırlı olsun lütfen yorumlarınızı bekliyorum can sıkıntısından yazılmış bir kitaptır eksikleri illaki vardır bunu bi nevi tanıtım bölümü gibi düşünün
Karakteri bir görün diye atıyorum bu bölümüKST
@myy_sudenaz
Uykudaydım. Rüyalarımda kaybolmuş, bir ormanda yavaşça yürüyordum. Birisi beni çağırıyordu. Derken kapının hafifçe tıkırdadığını duydum. Gözlerimi araladım ve karanlık odama baktım. Yatakta doğrulup, uykulu gözlerle etrafa bakındım. Kalbim biraz daha hızlı atmaya başladı. Kapının açılmadığını fark edince rahatladım, ama huzursuzdum.
Lambayı açmak için başucumdaki düğmeye uzandım ve odaya yumuşak bir ışık yayıldı. Kapıya dikkatle bakarak ayağa kalktım, sessizce yürümeye başladım. Kapıya yaklaştıkça içimdeki merak artıyordu. Elimi soğuk metal kapı koluna uzattım ve yavaşça çevirdim. Kapıyı araladığımda, kendimi korku filmlerindeki aptal kızlar gibi hissettim ama koridor boştu. Belki de rüzgarın etkisiydi, diye düşündüm. Umarım öyledir.
Derin bir nefes alarak kapıyı kapattım ve tekrar yatağıma döndüm. Ancak, bir süre daha uyuyamayacağımı biliyordum. Kapının neden tıkırdadığını düşünmeye devam edecektim. Son bir aydır saçma sapan tıkırtılar ve kapı çalmaları yüzünden uyuyamıyordum. Belki de delirdim. Her gece beni uyandıran bu sesler, sinirlerimi alt üst etmişti.
"Tanrı aşkına bu adi evde neler oluyor!"
Tekrar yatağıma döndüğümde ancak sabaha karşı uyuyabilmiştim.
Sabah uyandığımda, uykusuz ve bitkin bir haldeydim. Zorla yataktan kalkıp kliniğe gitmek için hazırlandım. Gözlerim ağır, düşüncelerim dağınıktı. Dolabımı açıp hızlıca koyu mavi kot pantolon, beyaz bluz ve hafif bir hırka seçtim. Rahat ama şık görünmek istiyordum. Ayaklarıma beyaz spor ayakkabılarımı giydim. Komodinin üzerindeki kartvizite uzandım.
ASENA ZERRE VETERİNER KLİNİĞİ
Kartviziti çantama attıktan sonra banyoya geçip yüzümü yıkadım. Aynada kendime baktım; uykusuzluk izleri barizdi. Hafif bir makyaj yapmaya karar verdim. Göz altı morluklarımı kapatıcıyla kapattım, biraz allık ve dudaklarıma hafif bir ruj ile görünümümü tamamladım. Son olarak, kirpiklerime maskara sürerek gözlerimi belirginleştirdim.
"Sade ve güzel," diye mırıldandım.
Hazır olduğumda, çantamı alıp evden çıktım ve kliniğe doğru yola koyuldum.
Ayça, kliniğin stajyeriydi ve aynı zamanda benim çalışma arkadaşımdı. Her gün birlikte çalışmak, onun öğrenme tutkusunu ve hayvanlara olan sevgisini gözlemlemek beni mutlu ediyordu. Ayça'ya gülümseyerek 'Merhaba' dedim. Aynı şekilde karşılık verdi.
"Günaydın Asena Hanım," dediğinde ona ufak bir tebessüm ederek odama geçtim. Kliniğe adım attığımda, hemen işe koyuldum. İşkolik biri olmanın verdiği bir tutkuydu bu. İlk olarak, kliniğe getirilmiş birkaç hayvanın durumunu kontrol etmeye başladım. Bir köpeğin bacaklarındaki bandajları yeniden sardım. Adamın biri sokakta üzerine araba sürmüştü, bacakları kırık gelmişti. Bir vicdansız tarafından bu hale gelmişti. İyileşmesi zaman alacaktı.
"İnsanlardan gerçekten merhamet beklenmez," diye söylendim. Gün boyu gelen hayvanların sağlık durumlarıyla ilgili notlar aldım ve tedavi planlarını gözden geçirdim.
Gün klasik bir ritimde ilerliyordu. Öğle yemeğinden sonra kısa bir mola verdim. Kahve içmeliyim. Sade Türk kahvesinin kokusu beni mest ediyordu. Bir yudum aldığımda gözlerimi kapattım. Bu keyfi kimse bozamazdı. Gözlerimi açtığımda rüzgar saçlarımı hafifçe savurdu. Bu olayla eş zamanlı olarak duyduğum şey beni korkuttu.
![](https://img.wattpad.com/cover/375650899-288-k659017.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YIRTICI
Fantasy"İndirin silahları," dedim ama bilincimi açmaya çalışırken yerimde sendeleyip duruyordum. Kimse beni dinlememişti; onlar Pus'un adamlarıydı, onu dinlerlerdi. Pusa döndüm bu kez. "Söyle indirsinler okları, bunu tehdit olarak görüyor," dedim. "Lütfen...