1. Bölüm

17 0 1
                                    

Merhaba ben Gonca.
27 yaşındayım.
Çocukluktan beri en büyük hayalim olan kafe açma isteğim en sonunda gerçekleşmişti.
Bugün kafemin açılış günüydü.

"Anne."
"Efendim Gonca."
"Kırmızı kurdeleyi bulamıyorum."
"Kasanın oraya bak."

Kasanın yanına gidip aradığım kırmızı kurdeleyi aldım ve birinin ucunu kapıya diğer ucunuda diğer kapıya bağladım.

Babam ve annem gelen misafirlerle ilgilenirken bende son dokunuşları yaptım.

Babamın ve annemin çevresi çok genişti. İkiside emekli öğretmendi ve yıllar boyunca Hakkari'de görev yapmışlar. İnsanlar onları çok severdiler.

Anne ve babam birbirine çok bağlı insanlardır.
Bende öğretmenim ancak en büyük hayalim bir kafem olmasıydı.
Ve ben hayalimi gerçekleştiriyordum.

Bu arada ben bir kreşte öğretmendim. Ancak gelen yeni bir teklifle bir askeri lojmanda bulunan bir okulda anaokulu öğretmeni olarak görevlendirilmiştim .

Hakkari'de terör hala aktif olduğu için buraya uzun zamandır atama gerçekleştirilmiyordu.
Ben gönüllü olduğum için hemen atamam gerçekleşmişti.

Ancak şuan yaz tatiline girmiş bulunmaktaydık.

Herkes toplandıktan sonra babam konuşma yapmam için beni çağırdı.
Ben böyle şeylerde genelde çok heyecan yapardım.

"Öncelikle hepiniz hoşgeldiniz." Herkes alkışlamaya başladı.

"Uzun zamandır hayalini kurduğum kafemin açılışı için buradayız."
Ne demem gerektiğini bilmeden devam ettim.

"Bu çıktığım yolda sizlerin desteği ile büyüyeceğime eminim. "
"Ve tekrardan hoşgeldiniz iyi ki geldiniz."
Alkışlar git gide artıyordu.

Dua ile kapınızda ki kurdaleyi kestik.
İnsanlar içeriye akın etmiştiler resmen .
Annem,babam ,ben ve yardım için gelen arkadaşlarımla beraber herkesin siparişini getirdik.

"Ayça  10 numaralı masanın siparişini götürdün mü?"
"Evet gonca. Yanlız baya kalabalık oldu ben bu kadar beklemiyordum."
"Bende vallaha beklemiyordum."

Akşam olduğu için herkes dağılmaya başlamıştı. Aynı grup mutfağa girdik ve tertemiz yaptıktan sonra bizim eve geçmiştik.

Ayça ve yaren bizimle kalıcaktı bu akşam.
Eve geçip birer yorgunluk kahvesi yapıp benim odama çıktık.
Hakkari'de bulunan evi annem ve babama kalan mirasla yaptırmıştık

Kızlarla kahveleri alıp odamdaki balkona geçtik.
"Gonca bu askeri lojmana hergün nasıl gidip gelecez?"
"Gidip gelmiyecez lojmandan illaki bir ev bize verirler. Hergün o kadar yol gidip gelinmez."
"İnşallah öyle olur kızlar yoksa korkunç olur"dedi Yaren.

Kahveleri içtikten sonra hepimiz yataklarımıza girdik.

"Kız Goncaaaa kalksana saat kaç oldu? Ayça, yaren! Kalkın artık kahvaltı hazır."

"Evet sabah sabah başladık."
Annem harika bir sesle bizi kaldırmıştı.
Telefonu elime alıp saate baktığımda saatin daha 7.30 olduğunu gördüm.

"Anne saat daha 7.30 ya ."
"Kızım dükkana gidecez gelenlere biz uyuyacaz sonra gelin birşeyler yapamadık mı diyecez. Delirtme beni?"
"Tamam anne tamam."

Kızlarla beraber kalkıp önce odayı topladık sonra aşağıya kahvaltıya indik."
"Anne ben gidince sana ağır olmaması için sana yardımcı tutacam sen sadece kasada duracaksın."
"Ooo patron gibi bişey oluyorum o zaman."
Babam lafa birden atladı."sen zaten benim kalbimin patronusun."

Gonca GülHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin