0.0

115 10 58
                                    

Rüyalarımda buldun beni

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Rüyalarımda buldun beni

Gözlerininin önüne gelen dağınık koyu yeşil saçlarını geriye doğru attı oğlan. Yine gecenin bir vakti uyanmıştı.

Ayağa kalkıp bir süre öylece dikildi. Düşünceleri onu olduğu yerde durdurmuş hapsetmişti. Sanki kalın zincirler bacağına dollanmış yürümemesi için engelliyordu onu.
Sakinleşmek için derin bir nefes aldı. Onunda ne kadar geçtiğini bilmediği bir süreden sonra sonunda yürümeye başlamıştı.

Kendi kendine mırıldandı. "Aptal bir rüya. Bu kadar etkilenmeye gerek yok... Birazdan geri uyuduğumda rüyamda onunla buluşacağım. Eminim beni teselli edicektir."

Elini yüzünü yıkadıktan sonra oğlan yatağa uzandı. Kollarını ve bacaklarını açmış tavana bakarak uzanıyordu. Tekrardan derin bir iç çekmiş sonrada gözlerini kapamıştı. Biraz zorlarsa uykuya dalacağına olan inancı tamdı.

Ama istediği gibi olmadı. Girmedi gözüne uyku. Hayal kırıklığına uğramıştı. Rüyaları ile buluşamıyordu. Onu göremiyordu.

Rüyalarında gördüğü adamı. Neden o olduğunu bilmiyordu. Büyük ihtimalle gerçekte kalabalık arasında gördüğü hiç tanışmayacak olduğu bir yabancıydı. Tamamen beyninin seçtiği rastgele biri. Yinede... Beyni o kadar insan arasında onu aklına kazımayı tercih etti ve rüyalarında ona sundu. Hergün rüyalarında onu görüyordu oğlan. Cennette bir bulutun üstünde uyuyormuş gibi hissettiriyor. Rüyanın içinde bir rüya gibi. Kusursuz. Her uyandığında rüyasında olsa bile bir gün onun gitmesinden korkuyor.

Bu yüzden koyu yeşil saçlı oğlan onun bir portresini yapmıştı. Rüyalarında gördüğü her halini birer birer aklına kazımıştı. Böylece rüyalarında gördüğü adamın aynısı artık tuvalindeydi. Her bir anı tek tek beynine vücudundaki tüm hücrelerine kazınmıştı.

Abartıydı belki biraz. Gerçekten o tam anlamıyla unutmak istemediği bir düştü.
O giderse ne yapacağını bilmiyordu. Ama aynı zamanda ürkütücüydü. Sadece görüntüsünü bildiği bir yabancıya bu kadar takıntılı olmak...

Kişiliğini, adını, yaşını, sevdikleri şeyleri kısaca hiçbir şeyini bilmiyordu. Belkide rüyalarında hayal ettiğinden çok farklı biriydi. Yinede umrunda değil. Çünkü o hep rüyalarında göreceği biri olarak kalıcak. Gerçeklikten uzakta olucaktı. Onunla asla rüyaları dışı bulaşamıycaktı.

Çünkü o sadece rüyalarına özel biriydi.

portre, rinsagi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin