Çocukluk anılarının derinlerinden
gelen elmalı turtanın kokusu.Bugün uyanır uyanmaz ayağa dikilmişti Rin. Onu düşlere mahkum eden oğlan yoktu bugün rüyasında. Eski anıların gölgesi olan kabuslarda yoktu. Çocukluğundan gelen saf bir anı kaplamıştı onun rüyalarını bugün.
Abisiyle beraber ilk kez yediği elmalı turtanın anısı. Karede biri daha var ama yüzü oldukça bulanık.
Rin zihnini biraz daha zorlayıp bulanık yüzün sahibini hatırlamaya çalışmıştı. Ama olmadı beynini ne kadar zorlarsa zorlasın sadece bulanık olan o yüz vardı. Asla net bir parça alamadı onun hakkında. Sadece bir leke. Sanki sulu boya resminin üstüne dökülen su damlası gibi. O kısımında renkleri dağılmış bulanıklaşmış bir leke olmuştu.
Rin daha fazla zorlamayı bıraktı. Alnını ovuşturup durdu. Midesinin guruldadığını fark etti Rin. Küçüklüğümden gelen anılarında etkisiyle elmalı turta çekmişti canı. Mutfağa doğru gidip dolabı açtı. Malzemeler var mı diye etrafı karıştırdı. Her şeyin tam olduğuna emin olduktan sonra artık hazırdı. Elmaları güzelce dilimledi.
Doğrusu biraz şaşırmıştı. Abisi ile beraber yaptığı tarifin sanki dünden kalmış gibi aklında olmasını beklemiyordu. Bu biraz onu şaşırttı.
Turtayı yaptıktan sonra afiyetle yemişti Rin.
Kısa bir nostalji patlaması gibiydi. Çocukluğuna götürmüştü tekrardan Rin'i.
Rin gülümsedi.Çocukluk hatıralarının eşliğinde sürdürülen tatlı bir nostalji günüydü bugün onun için.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
portre, rinsagi
Fanfictionangst intihar ve intihar söylemleri. Rüyalarımda gördüğüm adam. Büyük ihtimalle gerçek hayatta kalabalık arasında gördüğüm hiç tanışmayacağım bir yabancı. Yinede beynim o kadar insan arasında onu aklına kazıdı ve rüyamda bana sundu.