0.7

32 4 40
                                    

Kendini boğmak, asmak öldürmek, yeni yaralar açmak. Ne fark eder? Hepsi işe yaramaz. Yaralarla kaplı ruhun üstüne yeni yaralar koyucak bir yer bulamazsın.

Koyu mavi renkli saçlara ve gözlere sahip oğlan hiperaktif çocuk ve annesinin yanına oturdu.

Rin kocaman açtı gözlerini. Dili tutuldu. Bu sefer gerçekti oradaydı. Karıştırdığı bambaşka bir insan değildi. Rüyalarında gördüğü oğlanın aynısıydı karşısında oturan oğlan.

Rin yutkundu. Ne yapacağını bilemiyordu. Düşlerini süsleyen tam karşısındaydı. Ulaşılmaz değildi artık onun için.

Ama o korkuyordu.

Ne yapacağını bilmiyordu. Konuşmak tuhaf mı olurdu? Belki bir süre bakarsa hiperaktif oğlan onu yanına çağırırdı. Rin'e göre öyle bir insan izlenimi veriyordu kahverengi saçlı çocuk.
Yinede şansa mı kalıcaktı her şey? Öylece bekleyecek miydi? Ya her şey elinden kaçarsa ve bir daha tutamazsa...

Bilmiyordu. Ne yapacağını şaşırmıştı. Saçlarını çekiştirmeye başlamıştı. Kötü ihtimalleri düşünmek onu strese sokmuştu iyice.

Koyu mavi saçlı oğlan Rin'e döndü. Rin'in saçlarını çekiştirip sakinleşmeye çalışmasını izliyordu.

Oğlan arkadaşına bir şeyler söyleyip Rin'in yanına oturdu. "Merhaba."

Rin hızla düşlerindeki çocuğa doğru döndü. Hâlâ saçlarında olan ellerini yavaşça aşağı indirdi. Bir süre bunun gerçek olup olmadığını anlayamadı. Ama sonunda bulunduğu bu durumun gerçekten rüya değilde gerçek olduğunu algıladığında konuşmaya başladı.

"Merhaba."

Koyu mavi saçlı oğlan gülümsedi. "Şimdi daha iyi hissediyor musun?

" Sanırım. "

" İyi olmana sevindim o zaman. Rahatsız etmedim umarım. "

" Yok. Hayır. Yani neden rahatsız olayım? "

" Bilmiyorum. İnsanları kolay anlayamıyorum."
Elini kaldırıp işaret parmağı ile kafını gösterir. Ardından parmağını yavaşca sallar. "Bilirsin. Biraz yavaş çalışıyor."

"Sorun yok. Rahatsız olmadım.

" O zaman sevindim. Ben İsagi. İsagi Yoichi. "

Rin içinden defalarca bu ismi tekrarlar. Düşüğünden biraz farklı bir isimdi ama çok hoşuna gitmişti nedense. Tuhaf bir şekilde yakışıyordu. 

Rin, İsagi'nin cevap beklediğini fark edince başını kaldırıp konuşmaya başladı." İtoshi Rin. Rin'i tercih ederim."

"Anladım. O zaman memnun oldum tanıştığımıza."

"Bende öyle."

Rin elleri ile oynamaya başladı. Ne konuşacağını bilmiyordu ve sohbet biraz kuru geçiyordu. İkiside sanırım aynı tuhaf gerilim havasını hissediyor olucak ki sessiz kalmayı seçtiler.

"Arkadaşının yanına gitmen gerekmiyor mu?"

"Sorun yok. Birazdan onun sırası geliyor. Ondan sonra sanırım birkaç kişi daha var. Sonra benim randevum var."

portre, rinsagi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin