Tatlı sabah çayı kadar güzel bir düş
Düşünceleri beyninde akıp giderken çayını yudumluyordu Rin. Çayın tatlı tadı ve buram buram damağına işleyen çiçek aroması ona huzur vermişti.
O adamı dinledikten sonra onun önerisini dinleyip çay içme kararı aldığı için mutluydu. Düşüncelerinden uzaklaşıyor çayın nefis aroması ile baş başa kalıyordu sadece.
Beynini kemiren parazit düşünceler teker teker ortadan yok oluyordu.
Açık camdan hafif bir meltem esiyor havaya kalkan perdelerin beraberinde Rin'in kahküllerinide havaya kaldırıyordu hafifçe.
Hafifçe gülümsedi. Dağılmış kahküllerini düzeltip çayından kalan son yudumu aldı.
Fincanı tezgahın üstüne koyup mayışık bir şekilde çizim yapmak için kullandığı odaya gitti. Son zamanlarda sadece düşlerindeki oğlanın portresini çizmişti. Aslında bundan memnundu ama şu sıralar başka bir şeyler çizmeyede ihtiyacı olduğunu düşünüyordu.Sadece rüyasında ki bir figürü tablolara akıtamazdı. Beynindeki başka düşünceleri ve sevdiği diğer şeyleride aktarmaya ihtiyacı vardı çizimlerine.
Rin eline boya ve fırçaları aldı. Bembeyaz tuvalin başına oturup fırçasını beyaz tuval üzerinde yavaşca hareket ettirdi. Bir süre sanki bir trans halindeydi. Beyni boştu. Ne yaptığını o da bilmiyordu. Sadece fırçasını oraya buraya hareket ettiriyordu.
Transtan çıktığında Rin iç çekti. Belkide resim çizmek şu an ona çokta iyi gelmiyordur. Belkide başka bir şey ile uğraşmalıydı.
Sabah çayı kadar tatlı olan düşünü özlüyordu Rin. Bunun zararlı olduğunun farkındaydı. Düşlerde yaşayıp elini ayağını gerçeklikten çekmenin. Yinede sadece uyuyup o düş ülkesinde kalmak istiyordu.
O uyanmak istemiyor. Sadece düşlerindeki oğlan ile mutlu olmak istiyor.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
portre, rinsagi
Fanfictionangst intihar ve intihar söylemleri. Rüyalarımda gördüğüm adam. Büyük ihtimalle gerçek hayatta kalabalık arasında gördüğüm hiç tanışmayacağım bir yabancı. Yinede beynim o kadar insan arasında onu aklına kazıdı ve rüyamda bana sundu.