9- Sert Kavga

42 6 37
                                    

***

Ayaklarım kumlu zemini sertçe çiğnerken bedenimin aşırı öfkeden ağırlaştığını hissediyordum. Cayır cayır yanan bu öfkenin birden fazla sebebi olması da dirayet namına bir şey bırakmamıştı bende.

Koşar adımlarla oraya doğru ilerlerken aynı zamanda ne olacağını kestirmeye çalıştım. Açık cafe bar gibi bir alandaydılar ve herkes, -bir yerleri kaşınan koftiler hariç- kendi halinde takılıyordu.

Hâlâ Emre'nin yakasını kavramaya devam ederken alayla Kılıç'a dönüp bir şeyler dedi. Kılıç onun ne dediğini umursamamış olacak ki kafasını rastgele çevirdi. Çevirdiği yerde beni gördüğünde gözleri kısılırken ağzındaki sigara dumanını duraksayarak verdi. Ona dik dik baktım.

Saniyeler sonra onları duyabilecek kadar yakına geldiğimde şahit olduğum diyalog, az çok olayı çakmamı sağladı.

"Cevap ver lan, niye önüne bakmıyorsun?" Sesini sinirli çıkarmaya çalışsa da gözleri kendine yeni oyun bulmuş gibi parıldıyordu.

Emre yakasındaki elleri buruşturduğu yüzüyle çekmeye çalışırken "Ben önüme bakıyordum aptal. Sen arkana bakmıyordun." dedi sinirle.

Onu bırakmasını söylemek üzere açtığım ağzımı dişlerimi sıkarak kapattım. Birazdan dağıtacağım suratındaki sinirli gülümsemesiyle ani bir yumruk atmıştı Emre'ye. Aşırı sert sayılmazdı ama ayakta zor duran Emre, boş bir çuval gibi yere devrilmişti hemen.

Yüzüm sinir içinde alev alev yanarken hızla ona yanaştım ve karşısında dikilmeyi asla beklemeden yumruğumu alayla Emre'yi izleyen suratına geçirdim. Beklemediği bu yumruk, hiçbir tedbir almadığı bedenini yere savururken acıyla inleyerek yanağını tuttu.

Etraftan hayret nidaları yükselirken artık herkesin gözü bu taraftaydı. Bakmama gerek yoktu çünkü çıt çıkmıyordu.

Çatık kaşlarıyla ayağa kalktığında tökezleyerek bana doğru geldi. "Sen kimsin amına koyayım?"

Ona gücenmiş bir bakış attım ve "Tüh. Önüne bakmadığın için yumruğu yedin, gördün mü?" dedim sırıtarak.

İçinde açığa çıkan tüm duygular ayan beyan gözlerinden okunurken hırsla "Seni oros..." diye başlamıştı, ama cümlesini bir yumrukla bitirmeyi tercih etti. Onu da yapamadı çünkü sağdan savurduğu yumruğu kolumla yakalarken diğer elim göğsüne doğru yola çıkmıştı. Aldığı sert darbeyle nefesi kesilirken birkaç adım geriye tökezledi, sonra kendi ayağına takılıp yere düştü.

Hızlı bir şekilde Emre'nin ne yaptığına bakmak için kafamı sola çevirdiğimde onu ayaklanan Kılıç'ın sırtında bulduğumda duraksayan bakışlarımı ordan çekemedim. Kollarını Kılıç'ın boynuna, ayaklarını da karnına sımsıkı dolamış var gücüyle sıkıyordu.

Bunlar ne yapıyordu amına koyayım?

Kılıç boynundaki kollardan kurtulmaya çalışırken sinirle hırladı. "Sen yine mi dayak yemek istiyorsun lan? Bu sefer kimse alamayacak seni elimden...Bırak!"

"O bir kere olur! Kılıç kalkan daldan sarkan."

Kılıç onu dirseğiyle hızla arkaya savurdu. "Lan, siktir git!"

Alnımın yan tarafına yediğim sert tekme beni haddinden fazla kendine getirdiğinde sendeleyerek küfrettim. Kaşımın yarıldığını akan kandan anlarken sinirle ona döndüm. Bunun fişini çekmemeyle hata etmiştim.

Bana doğru yaklaştığında hafif çekilerek doğru anı bekledim. O bunu düşünemeyecek kadar sinirli, sabırsız, aptal ve sarhoştu. Tekrar tekme atma hazırlığıyla gerildi ama bana ulaşamayacağı yere kaçarak döner tekme atmak için tekrar ona döndüm. Onun tekmesi karnımın yanındaki boşlukta süzülürken benimki kaburgalarına çarpmıştı. Fal taşı gibi açılmış gözleriyle kaburgalarını tutarak öksürdü. Beklemeden yumruğumu da çenesine geçirdim ve gözleri kayarken yere yığıldı. Sanırım bayılmıştı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Nov 15 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Aşk Nerden NereyeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin