"Benimle gelin" demişti Tae ve önde yürümeye başlamıştı. Hajun ve siu sırıtıyordu.
Suga hayoon kızlar ve Jimin kötü bir şey olmasından şüphelenmişlerdi.
Saray'a geçmiş uzun koridorların ardından bi odaya gelmişlerdi. Tae kapıyı açmış ve içerde cihaza bağlanmış jiminin ailesini gördüklerinde şok olmuşlardı. Jimin ailesine doğru koşacakken Tae onu kolundan tutup "nereye ufaklık, burası yasak oda olmasına rağmen size gösterdim. Daha ileri gidemezsiniz" demişti.
Jimin uzaktan bakmakla yetişmişti.
"Neden burdalar" demişti suga sert bi tavır ile ve devam etmişti "o cihazlara neden bağlılar"
Tae tüm bedenini sugaya çevirip ellerini birbirlerine vurup "minnak bi zarar görmüşlerdi de " demiş susmuştu.
Suga melekti, asla kavga gibi bi girişime girmemesi lazımdı ama şuan yakasından tutup kafa atmamak için dişini sıkıyordu.
Tae halen sırıtırken yapılanları anlatmaya başlamıştı.
"Biraz kırbaç, biraz kan şelalesinde boğulm-" diyecekken Suga daha fazla dayanamamış ve taeye kafa atmıştı. "İçimde kalmıştı, devam et sen " diye de eklemişti Suga.
Tae alnını tutarken sırıtması solmuştu yavaş yavaş. Ve "jungkooka yapılanları duymadım mı sanıyosun kendini akıllı sanan kanatlı" demişti. Bu cümle ile hajun ve siu birden birbirlerine bakmışlardı.
Hajun ve siuya sadece yapılacak olan sürpriz söylenmişti. Sürpriz de sağlam bir şekilde jimine ailesi geri verilecekti. Ama duydukları ile ağızları da açık kalmış, taeye bakmaya başlamışlardı. Jimin gözünde ki yaşla mücadele ediyordu resmen. Akmaması için. Ama daha fazla tutamamış akmıştı bir yaş. Farkettirmemek için yavaşça silmişti ama Tae farketmişti. Suga düşmana bakar gibi taeye baktığından fark etmemişti. Hayoon da plan kurma derdindeydi. Kızlar hajun ve siu ise daha olayı atlatmamışlardı.
"Hah baksana hemen çocuk gibi ağladı, kıyamam sana bücür ölümlü" demişti Tae yüzünde yine gülme oluşurken.
Suga gözlerini kapatmış sabır diliyordu. Çünkü Tae biraz daha ileri gidecek olursa güçlerini kapıştırıp ağır hasar bırakacaktı ve bu kez jiminin ailesini asla bi daha göremeyeceklerdi.
"Ne istiyorsun" demişti hayoon. Suganın sakin olmaya çalıştığını anlamıştı.
Tae ise "en başından beri jimini istediğimi söylemiştim" demişti.
Suga ise gözlerini yumuşak şekilde açıp sırıtmıştı.
"Tae sen varya sen " demiş gülmüştü. Şuan herkes suganın delirdiğini düşünmüştü.
"Yarrağımı alırsın ancak " demişti suga. Herkes bi şok daha geçirmişti. Bu dediği şey küfür olduğundan cezasını alacaktı kendi gezegeninde illa.
Herkes daha az önce konuşanın suga olduğunu sindirirken bu kez de orta parmak yapıp taeye doğru uzatmış ve "alsana" demişti. Bu kızlara komik gelmiş ve gülmelerini tutamamışlardı.
"Bi meleğe yakıştıramadım suga. Evet yıllarca düşmanız ama böyle bi terbiyesizliği yapacağını düşünmezdim" demişti Tae. Şuan Tae'nin laf sokmasından kızlar bile güldürmeyi durdurmuş olacakları izliyorlardı.
Suga ise "pardon taeciğim, senin seviyene inmeye çalışmıştım, fazla mı inmişim. Kusuruma bakmazsın, nasıl olsa yıllardır düşmanız " demişti.
Tae bişi dememişti. Kızlar yine sırıtmıştı. Hajun ise "suga 1- taehyung 0" demişti, bide beyaz tahta çıkarmış yazmıştı.
"Seviyeme düşecek kadar mı düştün? Bunu mu anlatmaya çalışıyorsun suga? " demişti Tae.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
put at risk/#yoonmin#
Fanfictionsihir güçleri olan suga, bir dünyalıya aşık olur ve onu, sihir güçlerinden vaz geçecek kadar çok sever. vampir dünyasından gelen jungkook ve taehyung çifti suganın uyguladığı düzeni bozmaya çalışırlar. Ruhlar evreninden gelen seokjin ve namjoon çi...