-55- Ömer'siz Okul ve Verimli gün

54 6 28
                                    

Tolga hastaneden çıkmış eve gitmek için arabasına binmişti. Yolda ilerlemeye başladığında Asiye'nin attığı mesajı görmüş ve yolunu Ömer'lerin evine çevirmişti. Asiye "Ömer'le konuş Tolga. Son zamanlarda iyice saçmaladı." Yazmıştı. Tolga aralarının bozuk olduğunu yazmak istedi ama açıklama yapmak istemediği için tamam yazıp konuyu kapattı.

Bahçe kapısından geçip arabayı yavaşça durdurdu. Haber vermek istedi ama cevap vermeyeceğini düşündüğü için telefonunu alıp arabadan indi. Zile basıp bekledi ve Asiye açıp "Hah hoşgeldin Tolga. Ben de çıkıyordum şimdi." Dedi. "Hoşbuldum. Ömer evde di mi?" "Evde evde. Odasında, geç sen." Kıvırcık saçlı kız kenara çekildiğinde, Tolga içeri girdi. Asiye "görüşürüz." Deyip çıktı ve kapıyı arkasından kapattı.

Tolga içeriye baktığında kimseyi göremedi ve daha fazla orada durmayıp yukarı çıktı. Ömer'in odasının önüne geldiğinde kapının aralık olduğunu gördü. "Şimdi iki güne toparlıyormuşsun yani?" Bir yandan telefonla konuşup bir yandan da dolabını düzenliyordu. "Hayatım tamam da biraz erken değil mi okula gitmek için?"

Tolga, Berk'le konuştuğunu anladı ve bekledi. Konuşma bitince girmeyi düşündü. "Ne alakası var Berk? Tabi ki gelmeni istiyorum ama tamamen iyi ol, öyle... Yavrum tamam... lan niye kızıyorsun? Be-" Telefon yüzüne kapandığında, Ömer sinirle kulaklığı yatağa fırlattı. Tabi ki iyileşmesini istiyordu ama okula gelirse görüşemeyeceklerini de öğrenecekti. Öğrenmesi sorun değildi, sonrasına benim yüzümden diye tribe girecekti. "Off Off!"

Odanın kapısı tıklatıldığında şaşırdı. Asiye'den başkası çalmazdı ve o da çıkacağını söylemişti. "Asiye?" Seslendiğinde, Tolga aralık kapıdan içeri girip "benim." Dedi. Ömer şaşkınlıkla arkasını döndü ve kaşlarını çattı. "Niye geldin?" "Asiye yazdı, iyi olmadığını söyledi." "Gerek yok iyim ben." Ömer arkasını dönüp kazağı eline aldı ve katladı.

"Ömer, ben de merak ediyorum seni. Ayrıca aramızın bozuk olmasını istemiyorum. Çocuk gibi küs mü kalalım?" "Çocukça bir mevzu değil." Tolga ilerleyip yatağın kenarına oturdu ve yüzüne baktı. "Haklısın, özür dilerim seni dinlemediğim için ama sebeplerim vardı biliyorsun." "Senin sebeplerin yüzünden benim sevgilimin canı yandı." "Tamam Ömer özür diledim, tekrar da dilerim ama başka ne yapabilirim ki?"

Ömer son tişörtü de katlayıp yerinden kalktı. "Bilmiyorum ama sana kırgınım." "Ömer biz kardeş değil miyiz? Zamanla olmaz mı?" "Bu yüzden kırgınım ya zaten. Neyse bilmiyorum artık ne olursa olsun." Tolga "Neyin var Ömer? Asiye iyi olmadığını söyledi." Dediğinde, Ömer sıkıntıyla nefes aldı.

"Kaydımı aldı babam." "Ne?" Ömer kafa salladığında, Tolga "Neden? Niye itiraz etmedin?" Diye sordu. "Kavga ettim ya Emir'le, ondan. İtiraz ettim ama babamı biliyorsun." "Biliyorum. Ee ne yapacaksın peki?" "Okul bakıyor, bugün yarın ayarlar. Gideceğim mecbur."

"Berk ne diyor bu duruma?" "Haberi yok. Ayağından dolayı söylememiştim ama iyileşti, geleceğim diyor." "Niye söylemiyorsun ki?" "Ya kafasına takacak, kendini suçlayacak." "Anladım, umarım baban vazgeçer." "Umarım."







"Alışveriş yapmayı önceden çok sevmezdim." Kaan konuştuğunda, Tolga gözlerini siyah tişörtten çekip ona döndü. Elindeki beş parça kıyafetle sevmediğini söylemesine güldü. "Hiç şaşırmadım, bence şimdi de hiç sevmiyorsun hayatım." Kaan da ona dönüp "hayır fiyatlar arttıkça, ilginç bir şekilde sevmeye başladım." Dedi ve dar kesim bir beyaz tişört aldı.

Onu gösterirken, Tolga "üstüne yapışır o." Dediğinde, tek kaşını kaldırdı. "Yani?" "Rahat edemezsin, göbeğin çıkar." "Uydurma lan benim göbeğim yok." Tolga "Madem alacaksın bana niye soruyorsun yavrum?" "Bilmem canım istedi." Tişörtü, girişte aldığı alışveriş çantasına attı.

Sarmaşık - BxBHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin