ROMEO | Barış Alper Yılmaz

4- treat you better

"Bu akşam bana eşlik ettiğin için teşekkür ederim Gece."

Elimdeki kadehi Berkan'la tokuştururken gülümsedim.

İçimdeki intikam isteği bitmiyordu. Berkan'a haksızlık yaptığımı hissetsem de kendime engel olamayıp yemeğe çıkma teklifini kabul etmiştim.

"Hatırlıyor musun küçükken evcilik oynarken yemek hazırlayıp hepimizi hayali masanda toplardın..."

Gözümün önünde beliren anılarımla gülümsedim, "Evet, bayılırdım herkesi memnun etmeye." dedim şakayla karışık.

Boğazdan esen soğuk rüzgarla şalıma biraz daha sıkı sarıldım. Hasta olmak pahasına terasta oturmayı isteyecek kadar özlemiştim İstanbul'u.

"Vaaay kimleri görüyorum!"

Arkamda işittiğim tanıdık sesle şoka girdim.

Baş belası.

Barış koluna taktığı bir kızla masamıza doğru geldi. "Kardeşim? Senin ne işin var burada?"
O da en az benim kadar şaşkındı.

"Öve öve bitiremediğin restoranı bir de biz deneyelim dedik." Kibar bir el hareketiyle kızı işaret etti, "Tanıştırayım, Pelin."

Ellerim terlemeye başladı, bilerek yapıyordu. Berkan'ın evindeki konuşmamızın ardından birkaç kez aramıştı ama hepsini yanıtsız bırakmıştım. Numaramı kimden aldığını dahi bilmiyordum. Pelin yapmacık bir gülümsemeyle bizi selamladı.

"Memnun oldum."

"Selamlaşmışken oturalım artık, siz özel bir şey konuşmuyorsanız tabii." gözleri Berkan ve benim aramda mekik dokudu.

"Oturun tabii ki sorun yok." dedi Berkan. Bana özür dilercesine bir bakış atmıştı.
Pelin yanıma geçerken o da Berkan'ın yanına yerleşti.

"Naber Gece, nasıl gidiyor Berkan'la?"

Nefesimi tuttum, kafasında kim bilir neler dönüyordu. Daha Berkan ve ben bile konuşmamıştık aramızdakileri. 

"İyiyiz gayet, haberler sende."

Madem oyun peşindeydi, oynayabilirdik.

"Harbiden oğlum, hiç bahsetmemiştin. Yanlış anlama Pelin, aşık olduğu birisi olduğunu öğrenmiştik de, sürpriz oldu gerisi."

Pelin güldü, "Bana da sürpriz oldu Berkan." halinden oldukça memnundu.

Sana aşık falan değil, diye bağırmak istedim. Göğsüm daralıyordu.

Onlar sohbete devam ederken titreyen telefonumu elime aldım.

Bir yeni mesaj.

B. : Buradan bakınca kıskanç bir Juliet görüyorum.

Kafamı kaldırınca göz göze geldik, sırıtıyordu.

Gece: Gördüğünden değil, istediğindendir o.

Sinirle telefonu kapattım.

"Gece, siz nasıl tanıştınız?" Pelin'in sorusuyla ona döndüm.

"En yakın arkadaşımın abisi." dedim kısaca.
Mimiksiz cevabımdan rahatsız olduğunu anlamak mümkündü. Umursamadım.

"Klasik bir hikayeymiş. Bizimkisini duymanız lazım! Resmen eros iş başındaydı."
Kızın üstüne atlamamak için zor tuttum kendimi.

Gece: Kaç kızı masallarınla kandırdın acaba?

Masanın altından yazdığım mesajı çaktırmadan okudu.

B. : Hani kıskanmıyordun? Bir de yalancısın Juliet.