"merih rahat dursana oğlum. sal beni." yine darlamaya başlamıştı merih. hayır ne anlıyordu istemiyorumdan.
"aman be oğlum amma nazlısın he , iki bi video çekeceğiz ne abarttın." dedi telefondan ses ararken.
"oğlum sabahtan beri şakasız iki saat oldu geleli, sen video çekiyosun." dedim. "iyi be , gidiyorum ben birazda hakan abileri darlıyayım." dedi ve yanımdan uzaklaştı. darladığının farkında olması güzel bir şeydi.
merih gidince yalnız kaldım ama sonradan ismail ile sözleştiğim aklıma geldi. ismaille konuşmak bana iyi geliyordu açıkçası , çünkü takımda onun kadar anlayışlı birini bulmak zordu. onu arayıp nerede olduğunu öğrendikten sonra yanına gitmek için yola koyuldum.
"ismailim naptın." dedim yanına oturarak. "iyiyim barışım , seni sormalı." dedi beni süzerken. " iyi vallaha , dedim beni bir ismailim seviyor onu bulayım. merih beyimiz tiktok çekecem diye benimle ilgilenmedide." dedim , gülmüştü.
yaklaşık yarım saat havadan sudan konuştuktan sonra bir süre sessiz kaldık. aklımdan bir şeyler geçiyordu aslında, anlatmak istiyordum , dinleyeceğinide biliyordum ama tedirgindim.
"semih." dedim kısık bir sesle. "ne olmuş semih'e , yine kadrodan çıkardılar deme çocuğu." dedi telaşla. "yok ya öyle bir şey değil." dedim etrafı kontrol ederken.
bulunduğumuz yere yakın kimsenin olmamasından cesaret alıp " semihten hoşlanıyorum sanırım, hiç doğru gelmiyor ama hep aklımı meşgul ediyor." diye söyleyiverdim. "nasıl oğlum her şey okeyde semih senden 5 yaş küçük ,nasıl karşılık verir böyle bir şey'e." dedi suratıma döndürdüğü yüzüyle.
"bilmiyorum , büyük ihtimal istemez gay olduğunu düşünmüyorum. aslında bende gay olduğumun farkında değildim , fark ettim ki benim karşıma hiç semih kılıçsoy çıkmamış." dedim.
"barışım anlıyorum kolay değil hislerinin karşılıksız kalması." dedi ve bir süre sessiz kaldı.
büyük ihtimalle o da böyle bir şey olmasının doğru olmadığının düşünüyordu ama semih kabul ederse kim durabilirdi ki aşkımızın karşısında.
"istersen konuşurum semihle , ne düşünüyor sorarım." dedi.
"bence erken , zaten ben sınıyorum biraz onu ama anlamıyor gibi. hiç aşık olmamıştır allah bilir." dedim ismaille göz temasını bozmadan.
"sen öyle diyorsan bekleyelim şimdilik. istediğin zaman gel ama konuşabiliriz." dedi, şu çocuğun verdiği güveni kimse vermiyor amına koyayım. merih bu kadar güven vermiyordu açıkçası arkadaşımdı sadece. zaten milli takımdaki herkesle yakındım , merihle bir tık daha iyiydik sadece.
"iyi bakalım barışım gideyim ben soğudu hava." dedi ve vedalaşıp kalktık. bende odanın yolunu tuttum.
saat geç olmuştu, kenan ve ardanın gitmiş olduğunu düşünerek odaya girmiştim. karşılaştığım manzara yanıldığımın kanıtıydı. üçü beraber yatağa yatmış ve horluyorlardı resmen. komik görünüyorlardı , fırsattan istifade bir fotoğraflarını çekip galerime gönderdim ve üzerimi değiştirmek için kıyafetlerimi alıp banyoya geçtim.
üzerimi değiştirdikten sonra biraz balkonda oturmak istedim kafamı dinlemek için, kulaklığımı alıp oturdum iki kişilik koltuğa uzandım ve gökyüzüne dönük bir şekilde kulaklığımı takıp müzik seçmeye koyuldum.
müziği seçip telefonu kenara koydum. ayla dikmenin "ben böyleyim" şarkısını açtım ve düşler alemine yolculuğa koyuldum.
