Sırlar Odası

7.Bölüm

Multide Olimpus var

Omzuma bir el dokunana kadar donup kalmıştım. Beni kendisine çevirdiği zamanda gözlerimi sımsıkı kapattım.

"Gözlerini aç"  Tiz bir sesti, kız olduğu bariz belliydi. . ama tam olarak çıkaramamıştım.  Gözlerimi hafifçe araladım ve aralamamla bölertmem bir oldu. Karşımda Enejan'ı görmeyi beklemiyordum. Açıklama yapmak istedim ama ağzımdan yanlışlıkla bir bilgi kaçırmak istemedim.

Gerçi pek bir şey bildiğim sayılmazdı. Elimde sadece Kayra'nın günlüğünü tutuyordum. Gözü elimdekine takılınca hafifçe yerimde kıpırdandım.

Bundan haz almış olmalı ki gülümsemesi yüzüne yayıldı. Şuan ki durumdan daha kötüsü Çağrı'nın bizi görmesiydi ve Sarp. Sonuçta gidip söylerdi beni dinlemek isteyeceğini pek düşünmüyordum. Nedense kendimi bir anda hayinmişim gibi hissettim. Sanırım bunu sebebi bir cadıdan etkilenmemdi.

"Buz kesmene gerek yok. Kimseye söylemem. Yalnız şunu bilmelisin, bu demek değil ki ileriki zamanlarda birilerinin kulağının çınlamayacağı. Mesela ilk olarak bazı şeylere çözünürlük getirmelisin."dedi omzumu tutup gülümsedi ve odadan çıktı.

Bulunduğum durumu fark ederek günlüğü aldığım gibi içime soktum, eşyaların yerlerini kontrol ettim ve seri adımlarla odadan çıkıp kendi odama girdim.

Yatağımda Çağrı oturmuş bana bakıyordu. Miray'a saldırdığım için gelmiş olduğunu düşündüm ama zaten ona açıklamamı yapmıştım. Bugün olanları hemen öğrenebilirmiydi? Enejan'ın bu kadar hızlı olacağını sanmıyordum. Şimdilik söylemeyeceğini belirtmişti. Tabi Miray söylediyse başka. ..

"Yasak bölgede ne arıyordun söylermisin!"soru sormaktan çok hesap soruyordu. Gerçi haklı da sayılabilirdi. Ama şöyle bir şeyde vardı ki yerimizi belli etmemiştim değil mi?  Ayrıca bunlardan sorumlu olan kesinlikle ben değildim. Tek sorumlusu Miray ve Enejan dı. Enejan da fırsattan istifade etmeyip bizi resmen avlamalarına izin vermişti.

"Yasak bölge?"canının sıkılması ve gitmesi için anlamamazlıktan gelicektim.

"Cadılarla ne işiniz vardı Selin?"canını sıktım mı bilmiyorum ama sabrının son aşamasında olduğunu ses tonundan ve yüzünden anlayabiliyordum. Uzatmamın bir faydası yoktu. Belki bazı şeyleri anlatabilirdim.

Gerçi bu günlük içimde olduğu sürece bana inanması için nasıl rahat olabilirdim ki? Her an anlıyacak ve günlüğü ceketimin arasından alıcak diye tetikteydim adeta.

"Fal baktırmaya gitmiştik."bizi avlamaya çalıştıklarını bilip  bilmediğini, bilmiyordum. Bu yüzden de o söyleyene kadar bende söylemeyecektim.

Çağrı hiçbir şey demedi sadece öldürücü bakışlarını attı ve odadan çıkıp gitti.

Günlüğü saklamak için yer aramaya başlamıştım ki kapı yine açıldı. Kilitlesem iyi olacaktı. Bir kızın odasına bodoslama girilirmi ya? Kafamı çevirdiğimde Beste bana sırıtarak bakıyordu.

"Seninlede konuştu dimi?"

"Beni vurduklarını söylememişsindir umarım(?)"

Bu soruma karşılık olarak yüzüme moron gibi bakmıştı. Söylemişti!

"Sadece ateş ettiklerini ama son anda kurtulduğumuzu söyledim. Bir de belki.. yani azıcık kolunu sıyırdığını söylemiş olabilirim ama sorun yok."

Bu konuyla daha çok vakit kaybetmek istemediğim için uzatmadım olan olmuştu zaten. Ceketimin içine sıkıştırdığım günlüğü çıkardım ve Beste'ye gösterdim.