"İstediğim şeyleri almaya alışığım." dedi genç kadın,karşısındaki adam bunun farkındaydı. Şımarık bir kadındı o ama en sevdiği özelliği de buydu genç adamın. "Şimdi de seni istiyorum." Uzun tırnaklarıyla genç adamın göğsüne dokundu. "Almam uzun sürm...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
*:･ﾟ✧*:･ﾟ✧
Kendimi yorgunlukla matın üstüne bıraktım. Gözlerimi kapatmış derin derin nefesler alıyordum. Telefonumdan çalam şarkıyı hala kapatmadığım için yüksek sesli müzik etrafta olanları duymamı engelliyordu.
Barış,ikimiz için bu spor salonunu kapatmıştı. Yaklaşık iki saattir spor yapıyorduk. Biraz yürümüş ve koşmuş,ağırlık kaldırmış ve squat yapmıştım. Barış da bana eşlik etmişti.
Ama aramız iyi değildi.
Onu boğma isteğim devam ediyordu. Salonu kapatma işini çok önceden ayarlamamış olsaydık bugün beni buraya getiremeyeceğini çok iyi biliyordu. Spor yaptığımız süre boyunca bana yanaşmaya çalışmış, her çabası hüsranla sonuçlanmıştı.
Üstümde hissettiğim hafif ağırlıkla gözlerimi araladım. Dirseklerini iki yanıma yaslamış,bedenimin üstünde konumlanmıştı. Kulaklığımı saçlarımı çekiştirmemeye özen göstererek matımın yanına koydu. Kendisinde de aynısından vardı ama o çoktam çıkarmıştı. Barış'ta tüm kulaklıklardan vardı zaten. Kablolu kulaklığını masanın üstüne bıraktığı çok oluyordu ya da evin bir köşesinden teki kaybolmuş airpods kutuları çıkıyordu. Kafasına estiği gibi kullanıyordu.
"Bozuk muyuz hala?"
Tabii ki bozuktuk. Dün akşam yanıma gelmek bir yana -bir kere bunun için hamle yapmıştı ama başarısız olmuştu.- kızın numarasını almıştı. Ben Jayden ile bir yere gidince sorun oluyordu.
"Kalk üstümden Barış." Sıkıntıyla nefes verdi. Daha çok sıkılacaktı onun canı. En başından anlaşmıştık,başkası olmayacaktı. Kızın biri onunla flörtleşiyorsa en azından numarasını almama inceliğini gösterebilirdi bana karşı.
"Ya yavrum neye kızdım bi anlasam. Yanına gelecektim ben dün izin vermedin ki. Tamam,kızın numarayı aldım ama kabalık olmasın diye valla Tuğçe'nin arkadaşı diye." Tuğçe bile arkadaşına onun kadar kibar davranmamıştı. Kaşlarımı hafifçe çatıp inanmadığımı belli eder bir ifadeyle baktım ona. "Bakma öyle,yemin ederim. O kullandığı bileklik midir charm mıdır her neyse Yelda da ondan istiyor. O yüzden verdi numarasını yoksa bana ne."
Kolunu çekmeye çalıştım ama çiviyle çakılmış gibiydi. Bu noktada bu kadar güçlü olması hiç hoşuma gitmiyordu.
"Al." dedi telefonunu bana uzatarak. Suratıma düşürmeseydi bari aptal. "Al sil numarayı. Sikimde değil,kır kafamı da ama şöyle uzak olma."
Telefonunu bana uzatması beklemedik bir şeydi. Ciddi ciddi alıp kızın numarasını silmemi istiyordu. Herhangi bir çekincesi yoktu.
