18

8 3 15
                                    

Sonunda eve varınca arabayı durdurup arkaya dönerek bana baktı

"Hadi giy üzerini"

"Olmaz"

"Jisung, ciddi misin güzelim?"

"Evet. Cidden üşeniyorum"

"Şaka yaptık bitti, şimdi git üzerini Jisung"

"Ya ama-"

"Han Jisung, bu dört oldu uyarım"

Dedi otoriter ve sert sesiyle

"Peki.."

Homurdandım ve kıyafetlerimi giymeye başladım.
Sonunda giyince kapımı açıp arabadan onu beklemeden indim. Gidip giriş kapısının önünde beklemeye başladım

Elinde anahtar ile kapının önüne geldi ve durdu. Kapıyı açmak yerine yüzüme baktı

"Noldu? Kızdın mı bana, hm?"

Kollarımı önümde birleştirip kafamı başka yöne çevirdim
Halime gülüp kapıyı açtı ve geçmem için yol verdi. Birşey demeden içeriye geçip yatak odasına gittim.

Odaya girip kapıyı ardımdan kapattım ve tişörtü eteklerinden tutup yukarı sıvadım.

Aniden kapı açılınca ürktüm ve elimde tuttuğum bez parçası ile bedenimi saklamaya çalıştım.

Minho gülerek bana yaklaştığında tek kelime etmeden yüzüne baktım.

"Trip mi atıyorsun hm?"

Sorduğu soru hariç başka bir cevap verdim.

"Git"

"Noluyoruz şimdi bebeğim?"

"Birşey olmuyor! Git işte. Üzerimi değiştirmek istiyorum!"

Gülüp daha da yakınlaştı ve elini belime atarak beni kendisine çekti.

"At sen trip, sabaha kadar çekerim ben"

Burunumun ucunu öpüp konuştu.

"Kızmasaydın bana!"

"Güzelim, sana kızmadım"

"Arabada?! Üzerini giy deyip azarladın beni!"

"Azarladım mı? Sen hiç beni 12/A sınıfında ders işlerken gördün mü?"

"Sen beni onlarla denk mi tutuyorsun?! HIH!"

Kollarımı göğsümün üzerinde birleştirdim. Kafamı yine başka yöne çevirdim.

Boynumda hissettiğim sıcak nefes ile ürperdim. Sıcak nefesin sahibi dudaklar yavaşça çıplak boynuma temas etmeye başlamıştı.

Kollarımı omuzunun üzerine çıkardım. Elleriyle belimin iki yanını kavradı ve yüzümü görebilecek kadar geriye çekildi.

"Seni sabaha kadar becerebilirim Han Jisung. Fakat yarın okul var güzelim"

"Okulunda dersin de.."

"Çok heveslisin sanırım, hm?"

"Ya!"

Kızarıp kafamı aşağı eğdim. Burnundan gülerek çenemden tutup kafamı yukarıya, gözlerine bakabileceğim kadar kaldırdı.

"Üzülme güzelim, bulur boş zaman"

"İyi.."

Beni kucağına alıp salona gittik ve üçlü koltuğa oturduk. Bu koltuğa bağlandım sanırım. Koltuğa, yanına oturup televizyonu açtım.

seni özledim hyung -  minsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin