"Sonra sinirle ona saldırmamak için kendime zarar vermiş oldum. Ah arada şirkete zarar gelme ihtimali olmayacak oracıkta yolardım da işte... Emek emek çalıştım ben o şirkette zarar gelmesine sebep olamam."
"Seninle alıp veremediği ne bu Serpil karısının." Aslında tek bana özgü böyle olduğunu sanmıyordum. Genel olarak uyuz bur karıydı.
"İlkere en yakın benim. Aşık bu besbelli ama İlkere aşık olduğunu sanmıyorum. Parasına şöhretine ve şirketine aşık. Duyduğuma göre babası batmak üzereymiş onu kurtarma peşinde."
"Bunu İlkere söyledin mi?" Söylememiştim her ne olursa olsun Serpil bir kadındı ve bu anlamda kimsenin ağzında anılmasını istememiştim.
"Yok demedim bence kendi de biliyor ama bile bile neden Serpili o şirkete aldı bilmiyorum."
"Kız senin ki aşık falan olmasın bu Serpil denen kadına." Bugün ilaç aldığım için alkol yerine tükettiğim kolayı önümdeki sehpaya bıraktım. Bu ihtimal canımı yakmamalıydı.
"İlla hayatında biri olacak Seda. Bu ister Serpil olsun ister bir başkası."
"Sende olabilirsin ama olmamak için direniyorsun." Sanki bilmiyormuş gibi konuşuyordu. İşimin en zirvesine adım adım ilerlerken bunu riske atamazdım. "Tamam bakma öyle kötü kötü biliyorum."
Konuşmamızı bölen bildirim sesiyle telefona uzandım.
İlker Bey: Daha iyi misin?
Siz: İyiyim İlker Bey. Merak etmeyin kısa sürede eskisinden de iyi olacağım.
İlker Bey: Buna hiç şüphem yok.
İlker Bey: Avşarların taslaklarını mailine attım müsait olunca bakarsın.
Siz: Yatmadan bakarım. Aklımda bir şeyler şimdiden var.
İlker Bey: O zaman yarın sana gelebilirim. Aklındakileri işleve dökelim.
Siz: Siz bilirsiniz. Biraz beklemek istemiştiniz sanki.
İlker Bey: Sabrım yok. En azından aklımızda kalmaz.
Siz: Yarın görüşürüz o zaman.
İlker Bey: Görüşelim o zaman.
"Bu adam sana yanık benden demesi." Mesajlaşırken o kadar dalmıştım ki Sedanın sesiyle irkildim. "Senin zaten dibin çoktan tuttu."
"Adam alt tarafı iş için bana gelecek." İçin için içimi kaplayan heyecan hiç öyle demiyordu ama. "Yani ne olacakta? Gelecek iş yapacağız sonda gidecek. Kahve içeriz. Kahve yanına ne alsam. Ben mi yapsam ama yapamam ki bilmiyorum yapmayı. Sipariş mi etsem?"
"Öncelikle sakin ol dediğin gibi alt tarafı iş için gelecek." Pis pis alttan gülmesi benimle dalga geçtiğini gösteriyordu.
"Ya Seda ya gülmesene. İlk defa evime gelecek." Evim müstakil tek katlı 3+1 bahçeli bir evdi. Site içi güvenlikli olmasının yanı sıra İlkere yakındı. Aslında sadece bu sebepten bu evi tutmuştum.
"O beklentisiz gelecek buraya. Her ne yaparsan eminim memnun olacaktır. Elinin kötü olduğunu biliyor o yüzden sipariş edebilirsin. Ama bence kahve yerine daha romantik bir şeyler tercih edebilirsin." Son sözlerinde cilveyle omuz burktuğunda gülümsedim.
"Elinden gelse bana kardeşi gibi davranacak sen hala cilve peşindesin Seda."
"Adama abi gibi davranırsan öyle olur tabii." İlk mezun olduğumda babamın yanında çalışırken bile İlkergilin şirketiyle içli dışlıydık. Babasının yanında çalışma fırsatım varken o zamanlar İlker genç, savurgan ve serseriydi. Şimdinin aksine.
Şimdi kalpsizdi hemde en vurdumduymazından.
"Patronum gibi davranıyorum ki patronum. Olması gereken bu." Gece boyu bunu tartışırken en son elimin ağrıması ile uyuyakalmıştık.
Hatırladığım tek şey gece gece mesajın kimden geldiğini merak ettiğim bir mesaj sonrası gülerek uyuduğumdu.
Sözleri bile elime şifa olabilecek bir adamdan.
İlker Bey: İş için elini sormadım merak ettiğim için sordum.
İlker Bey: Seni merak etmemin işle alakası yok Başak.
İlker Bey: İyi geceler.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KALPSİZİN BİRİ +18 | TEXTİNG
Novela JuvenilSiz: Sırf beraber çalıştığımız için bana böyle davranmanıza izin veremem, İlker Bey? İlker bey: Davranışlarımın sebebi sadece beraber çalışmamız değil Başak hanım. Siz: Peki ya ne? Siz: Ne bu haddinizi aşmalarınız? Siz: Sabrımı zorlamalarınız. İlker...