Murderer

Eichen House

7.bölüm

Eichen House

Düşüncelerimi sözlerime döktüğüm zaman derim bir nefes almıştım.Justin'in yüzene baktığım zaman yüzünde çeşitli ifadeler gördüğüme yemin edebilirdim.

Öfke.

Korku.

Üzüntü.

"Gidemezsin." Ne dediğinin farkında mıydı mı bu çocuk! Tamam onunla yaşıyor olabilirim ama kendi kararımı kendim verecektim artık.

"Giderim."

Sesimi olabildiğince sakin tutmaya çalışıyordum,Halbuki zihnim çığlıklar atıyordu.Yüzüme alayca bir gülüş attıktan sonra önünde duran sigarasından bir nefes daha çekip yüzüme üfledi. Yüzüme gelen gri duman sayesinde öksürme başladım. Gözlerim dumandan yaşarırken kendimi tutamayacağımı anlamıştım.

"BANA NE YAPIP YAPMAYACAĞIMI SÖYLEMEK SANA DÜŞMEZ ANLIYOR MUSUN BENİ!"

Karnıma gelen bir darbe ile nefesim kesildi. Nefes alamadım. Justin'in yüzüne baktığım zaman bana acıyan gözlerle bakıyordu.

Fakat bu sefer yerde kalmayacaktım. Nefesimi geri topladım ve ayağa kalktım. "İşte bu yüzden GİTMEK istiyorum. Senin bu ne NORMAL olmayan hareketlerin yüzünden. Şimdi izin verirsen eşyalarımı toplayacağım." Göz yaşlarımı silip merdivenlere doğru yürümeye başladım.

" Bu arada senin de bir doktora görünmen gerek."

Önüme dönüp merdivenlerden çıkmaya başladım, artık kendimi ezdirmeyecektim.

Odama geldiğim anda bavulumu çıkarıp eşyalarımı koymaya başladım. Kapının açılmasıyla Justin'i görmem bir oldu.

"Cidden şuan havamda değilim eğer laf sokmak veya beni dövmek istiyorsan..."

Lafımın bölünmesi Justin'i dudaklarımı işgal etmesiyle lafımın yarıda kalması bir oldu,kollarımla onu itmeye çalıştım fakat başarılı olamadım kollarımı tuttu ve indirdi dudaklarını dudaklarımdan ayırdı ve alnını alnıma yasladı nefesi düzensizdi.

"Gitme... April. Sana ihtiyacım var... Lütfen"

Dediklerine karşı kalbim bin parçaya ayrıldı.

"İnsanlar genelde ihtiyacı olan insanlara işkence etmezler. Şimdi izin verirsen eşyalarımı toplamam lazım."

Arkamı döndüm ve gitmesini bekledim, yavaş yavaş ayak seslerini duyduğum zaman arkamı döndüm ve kapıyı çarptım.

"Ben bu çocuğa aşığım. İnsan bi insandan hem nefret edip hemde sevebilir mi?"

Derin bir iç çektikten sonra yatağıma oturdum ve saçlarımı da dağınık bir topuz yapıp banyonun yolunu tuttum. Yüzümü yıkadıktan sonra Justin'in karnıma vurduğu yumruğa bakmak için askılımı minik vücudumdan sıyırdım karnımın kızarıklığını fark ettiğimde burdan gitmenin ne kadar doğru olduğuna karar kıldım.

Kısa bir duş aldıktan sonra havlumu vücuduma sardım ve iç çamaşırlarımı giymek için banyo kapısını açtım

Dolabımın önünde iç çamaşırlarımı aramaya başladım.

"Güzel bir vücudun var."

Justin'in sesi ile havluma biraz daha sarıldım ve önüme döndüm, gözleri vücudumu süzerken havlunun her yerimi kapattığından emin oldum. "Senin ne işin var! Dışarı çıkar mısın?" Dudaklarını yaladı ve önüme geçti

"Hayır, Bana sordun bende hayır dedim." Kaşlarımı çattım ve benden kat daha güçlü ve büyük vücudu ittirmeye çalıştım fakat sadece çalıştım.