Yüzleşme

658 37 4
                                    

Meraba Pizzalarım size artık böyle seslenicem uzun zaman oldu umarım bu bölümü beğenirsiniz  bu arada bu bölümü nisa_simsek70 için iyi okumalar

Bölüm Şarkısı: Ellie Goulding Love Me Like You Do

Yüzleşme

5.bölüm

‘’Ne yapıyorsun sen burada?Lütfen dışarı çıkar mısın.’’ Çık dememe rağmen odama girdi ve müzik setinin sesini kıtı artık odada Taylor Swift’in sesi değilde Justin’in ve benim sesim yankılanıyordu. ‘’Müzik sesini duydum ve geldim  sonra dans ettiğini gördüm ve seni izledim.’’ Bak sen ukala ‘’Artık izlemen bittiyse çıkar mısın varlığından rahtsız oluyorum.’’ Yaslandığı masadan yanıma geldi ‘’Merak etme çok yakında yakınında olmamdan rahatsız değil memnun olacaksın. Güzelim.’’ Nefret!Nefret! tek hissettiğim nefret. Yaşadığım sinirle masada duran vazoyu aldım ve sinirle yere fırlattım,vazonun parçaları yere dağılırken bende sinirle burnumdan soluyordum, fakat elime baktığım zaman kanadığını gördüm ‘’Lanet olsun’’ banyonun kapısını çarptım ‘’APRIL! İYİ MİSİN?’’ Gerçekten mi bu çocukta nasıl bi kulak var. Derin nefes almaya başladım kendimi sakinleştirmeye çalışıyordum,bir süre sonra banyo kapısı açıldı ve içeri Justin girdi ‘’April! İyi misin?’’ Kanlı ellerime bakmayı kesip onu ittirdim. ‘’Git buradan! Senin yüzünden oldu.’’Onu ittirmeye devam ettim,en sonunda kollarımdan tuttu beni ve sakinleştirmeye başladı  ‘’Gel buraya’’ kısık bir sesle söylemişti bunu üstümdeki tişörtümü çıkardı altımdaki kısa şortuda çıkardı dudağını ısırdı. Şuan kendimi kötü hissetmesem onu ittirirdim fakat çok yorgun hissediyordum kendimi. ‘’J-Justin…’’  Vücudumu süsmekten vazgeçti ve küvetin suyunu açtı ve beni içine soktu.

Sıcak su iliklerime kadar işliyordu,Justin tişörtünü çıkardı ve küvetin içine girdi,ben gözlerimin kapanmasını engellemeye çalışıyordum o ise beni biraz yana ittirdi ve yanıma geldi. Bir anda ellerime gelen acı ile ağzımdan küçük bir inleme kaçtı,Justin dikkatini bi anda ellerime çevirdi ve ellerini,ellerimin arasına aldı ‘’Çok acıyor mu?’’ Başımı yana doğru salladım,gözlerini ellerimden dudaklarıma çevirdi,o kadar yakındık ki aramızda milimler vardı sıcak nefesini dudaklarımda hissediyordum.

Nane.

Aynı nane gibiydi,gözlerimi kapattım ve bu anının tadını çıkarmaya başladım. Acaba o da benim gibi bunları düşünüyor mudur? Justin yaklaşmaya devam ediyord, dudaklarını benim dudaklarımın üstünde gezdirmeye başladı. Tam o sırada kapı çaldı,Justin minik bir küfür mırıldanıp sudan çıktı ve beni yalnız bıraktı.

‘’Hala daha acıyor mu?’’ Odam da saçlarımı tararken Justin’i kapımda gördüm ‘Biraz’’ sesim kısık çıkmıştı.Duyduğunu bile sanmıyordum. Yavaşça yanıma geldi ve tarağı elimden alıp,yatağımın üstüne koydu,elimi yavaşça tutup incelemeye başladı. Dokunuşuyla eriyordum sanki,yüzüne baktığım zaman kaşları çatılmıştı,gülümsemeden edemedim bu haline. ‘’April?’’ gözlerini ellerimden ayırıp bana baktı ‘’Hımm’’ gözleri bi an gözlerimden dudaklarıma kaydı, ‘’Sence saçlarımı boyatıyım  mı?’’ Bunu niye bana sordu ki? ‘’Bence boyatma ama biraz uzata bilirsin.’’ Kıkırdadı ‘’Sen bilirsin.’’ Ve çıktı.

‘’April.’’ Merdivenlerden inerken Justin’in bana seslendiğini duydum,bir günde ne oldu buna? ‘’Gene noldu Justin?’’ Yediği elmasından bir ısırık aldı ‘’Sarışın geldi.’’ Ne? Ella! Nerede peki  ‘’Bahçede, eve almadım,bit falan bulaşır.’’ Mal. Merdivenlerden ikişer üçer atlayarak indim ve bahçe kapısını açtım, karşımda duruyordu. ‘’Ella!’’ arkasını döndü ve bana doğru koşup sarıldı,sarı saçlarını kokusunu içime çektim. Çok özlemiştim onu ‘’Seni çok özledim April.’’ Birbirimizden ayrıldık ve bahçedeki puflara oturduk. ‘’Colin?’’ adını söylediğim zaman gözleri parladı. ‘’O çok,harika biri bana çok iyi davranıyor,bana bir kere bile sesini yükseltmedi.’’ Ne kadar şanslı, derin bir nefes alıp devam etti. ‘’Biz gittikten sonra sana ne yaptı?’’ yere baktım,eliyle çenemi kaldırıp yüzüne bakmamı sağladı. Yaşadıklarım aklıma geldikçe gözyaşlarım akmaya başladı. ‘’Kemer’’ dedim.  Gözyaşlarım çenemden akıyordu. ‘’Kemer ile vurdu bana.’’ Ella bana sımsıkı sarıldı. Ondan ayrılıp askılımı hafif sıyırdım ve izi kalan yaralarımı gösterdim. Ella ağlamaya başladı, artık ikimizde ağlıyorduk, gözyaşlarımızı sildim. Kafamı evin camına çevirdiğimde bir erkek gölgesi gördüğüme yemin edebilirdim.

Kapımın tıklanmasıyla okuduğum kitaptan başımı kaldırıp kapıdaki gelen kişiye baktım. ‘’Gelebilir miyim?’’kafamı salladım ve yattığım yataktan doğruldum. ‘’Grinin Elli Tonu ha?,güzel kitap zevkin var.’’ Kitabı eline aldı ve arkasını okumaya başladı. ‘’Noldu Justin?’’Dikkatini kitaptan bana çevirdi. ‘’Ben…’’ Duraksadı. Parmaklarıyla dağılmış saçlarını biraz daha dağıttı. ‘’Şu yaralarına bakmak için gelmiştim.’’ Tuttuğu nefesi verdi,cevabım basitti ‘’HAYIR.’’ Kapıyı kapattı ve yanıma oturdu. ‘’Sa-sadece,bugün seni Ella ile konuşurken gördüm,ve ona yaralarını gösterirken ağlıyordun.B-bende canının yandığını düşündüm ve-‘’Lafını yarıda kestim. ‘’TABİ KİDE CANIM YANDI NE DÜŞÜNÜYORDUN ACABA CANIMIN YANMIYACAĞINI MI?’’ Başım ağrıyor. ‘’ÇOK MERAK EDİYORSAN BAK!.’’ Üstümdeki tişörtü çıkardım ve yanıma koydum,Justin bana bakmıyordu.Arkamı döndüm ‘’Bakabilirsin.’’ Elini yaralarımın üstüne getirdiği zaman dokunuşuyla üşüdüm,elini sırtımda gezdirmeye devam etti. ‘’B-ben…’’ Önümü döndüm gözlerime bakmaktan çekiniyordu,elimle yüzünü bana çevirdim. ‘’Üzgünüm.’’ Ağlıyor muydu? ‘’Üzgünsen neden yaptın?’’Bir şey söylemeden yataktan kalktı ve gitti. Yeter artık, tişörtümü üstüme geçirip merdivenlerden indim. ‘’Kaçmak sana bir şey kazandırmayacak!’’Mutfağın kapısını açtı ve kendisine bardak çıkarıp su içmeye başladı. ‘’Konuşsana!Hep kaçıyorsun,evlendiğin zamanda mı böyle olacak ha?Karınla kavga ettikten sonra hemen kaçıp gidecek misin?’’Elindeki bardağı sertçe tezgaha koydu ve bana döndü ‘’EVET KAÇICAM!’’

Göt

‘’TAMAM KAÇMAYA DEVAM ET VE HAYATINI BİR KORKAK OLARAK YAŞAMAYA DEVAM ET!’’Avazım çıktığı kadar bağırmıştım.Gözyaşlarım akmak için benimle savaş veriyordu. ‘’Ben sadece sana yardım etmeye çalışıyorum.’’

‘’ETME ANLIYORMUSUN BENİ!ETME,ÇÜNKÜ NE ZAMAN BİRİ BANA YARDIM ETMEYE ÇALIŞSA YAPAMIYOR,SONUNDA VAZGEÇİP GİDİYORLAR,İNAN BANA APRİL ŞUAN HAYATIMDAN ÇIKMANI ASLA AMA ASLA İSTEMİYORUM.’’Ne? ‘’Justin ben…’’ Yutkundum ve yanına geldim,yere bakmasını sevmiyordum,gözyaşlarını sildim ‘’Ben senin hayatından çıkmam sen beni itsen bile ben  gitmeyeceğim.’’

 ‘’Napıyorsun bana April?’’Elimden tuttu ve beni salona götürdü. ‘’Seninle beraberken kendimden geçiyorum,ne yaptın bana?’’Gülümsemeden edemedim.  ‘’Neden video oyunu oynamıyoruz?’’ Dediğim fikirle kahkaha attı Tanrım!kahkahası bile harika ‘’Tamam ben yiyecek bir şeyler getşreyim sende oyun seç.’’ Güldüm ve mutfağa gitti.

‘’Hile yapıyorsun!’’Bağırmama karşılık güldü ‘’Bence sen fazla kötü oynuyorsun!’’Kıkırdadı,kafamı ona çevirdiğimde ilk defa onu bu kadar içten güldüğünü görüyordum,kafamı tekrar oyuna çevirdim ve oynamaya devam ettim. ‘’KAZANDIM!’’ çığlık atıp koltukta zıplamaya başladım Justin’e  döndüğüm zaman bana bakmış gülümsüyordu,bende onun gülümsemesine karşılık verdim.

‘’Sana bir şey itiraf etmem gerek.’’

MurdererHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin