14.Bölüm Şaka?

1.7K 291 109
                                    

Önceki bölümlerde yaptığınız güzel yorumlar çok mutlu etti beni. Hepinize teşekkür ederim aşklarım💜🍯 bu bölümde de güzel performanslar bekliyorum sizden.

Yeni bir bölüm ile geldim, umarım beğenirsiniz.

İyi okumalar.

Bileğimden çekerek beni odasındaki banyoya ilerletmeye çalışan adama karşı hiçbir şey yapamıyordum. Adeta donmuştum, vücudum tüm hareket fonksiyonlarını kaybetmiş gibi herhangi bir tepki veremiyordum. Önüne geldiğimiz koyu gri kapıyı açınca silkelenip kendime geldim.

"Ne yapıyorsunuz Kara Bey?" Sesim ne kadar şaşkın olduğumu ele veriyordu. Olduğum yerde durunca içine bir adım attığı banyoda durup bana baktı. Yüzünde yine her zamanki sırıtması, gözlerindeki derin bakışlarla ne yapacağımı bilemeyince kaşlarımı çattım.

"Ne yaptığım gayet açık bence?" Tek kaşı usulca havaya kalksa da keyif aldığını ortaya seren yüz ifadesi bozulmamıştı. Kendisi banyonun içerisindeydi ben de kapının diğer tarafında, odasındaydım. Beni hafifçe çekiştirince bir adım öne atmak zorunda kaldım.

"Yoksa istemiyor musun?" Arkasına kısa bir bakış attıktan sonra bana döndü aynı sırıtmayla. "Duşakabin ikimizin sığabileceği kadar büyük ama istersen uzun bir küvet keyfi de yapabiliriz."

Beni sinir etmek için harcadığı eforu ve zamanı başka şeylerde harcasaydı, şu an o konuda master yapmış olurdu kesinlikle. Bıkkın bir nefes verip bileğimden tuttuğu elimi kendime doğru çekiştirdim. Bu hareketimle o da bana bir adım yaklaştı.

Yüzlerimiz arasında çok az mesafe kalınca 'ben suçsuzum' der gibi baktı bana. Koltuktan sertçe ittirmeme rağmen düşmeyen adam, hafifçe elimi çektiğimde mi hareket edecekti? Çocuk mu kandırdığını sanıyordu!?

"Pekâla." Bileğimi elinden kurtarıp yanından geçerek içeriye girince şaşırmışa benziyordu. İlk defa gördüğüm yüz ifadesine karşı sırıttım.

Elbette onunla birlikte duşa girmeyecektim ancak sinirlendiğimi ona belli ederek keyiflenmesini istemiyordum. Bu yüzden biraz oyundan zarar gelmezdi zannımca.

Birazdan dışarı çıkmamı isteyip şaka yaptığını söyleyeceğine emindim.

Bu düşüncem, üzerindeki gömleği çıplak omuzlarından aşağı sıyırıp yere düşmesini sağlamasıyla sönüp gitmişti. Gerçekten soyunuyor muydu?

Saniyeler önceki fikrimi bir çırpıda değiştirip oyun oynamaktan vazgeçtim. Banyodan çıkmak için yanından geçmem gerekiyordu ve bu zorluğu kendime ben oluşturmuştum. Ne gerek vardı bu adama oyun yapmaya?

Tahmin ettiğim gibi yanından geçmeme bırakın izin vermeyi, bir de üzerime adımlamaya başladı. Her yaz dizisinde olduğu gibi geri geri yürüyerek duvara çarpmak gibi bir klişe yapamıyordum çünkü bir adım arkamda duşakabinin cam duvarı vardı. Yürümeden çarpmıştım resmen.

Ondan kaçamadığımın farkındaydı ve bu, onu daha da keyiflendiriyordu. Üzerime doğru üç büyük adım atınca dibimde bitmiş, nefesi yüzümde dağılacak kadar yakınımda olduğu yetmiyormuş gibi kollarını kafamın iki yanından cam duvara yaslamıştı.

O kadar çok arkama yaslanıyordum ki üzerimdeki kıyafete rağmen camın soğuk yapısını sırtımın her bir santiminde hissedebiliyordum. O ise bunu umursamadan yüzüme eğildi.

"Ee, az önce kabul ettiğini söylüyordun. Şimdi neden kaçmaya çalışıyorsun?" Aldığım nefesi yavaşça verdikten sonra yüzünün her yerini taradı gözlerim. Koyu siyah, bir çukur gibi duran gözlerinde küçük parıltılar vardı.

Evlilik Sözleşmesi [BxB]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin