Spencer ↣ Calum Hood (Türkçe Çeviri)

[ bir ]

[ bir ]

Spencer gözlerinde bariz arzuyla bakındı, yüksekte duran ilan panosuna.

"Güzel bir ilan panosu, değil mi?" Diye sordu kendi yaşıtı gibi görünen bir çocuk.

"Öyle," diye soldu. "Hoşuma çok gidiyor. Her zaman yanından geçiyorum ve bakmaktan kendimi alamıyorum."

"O kadar da özel olduğunu düşünmüyorum," diye karşı çıktı.

Tersçe ona baktı. "Sen ki oluyorsun da bunu diyebiliyorsun?"

Kendini korumak için ellerini kaldırdı. "Sadece o kadar da özel olmadığını söyledim. Güzel, ama sadece konu açmaya çalışıyordum."

"Bir dahaki sefere çalışma o zaman," diye tersledi.

"Tanrım, şey, peki. Adın ne?"

"Spencer," diye mırıldandı.

"Spencer mı? O erkek ismi değil mi?"

"Olamaz mı?" diye sordu kendini savunma amaçlı. Yavaşça bu çocuktan nefret etmeye başlamıştı.

Ne diyeceğini bilemeden omuz silkti. "Bana ismimin ne olduğunu sormadın," dedi duygusuzca.

"Adın ne," sormaktan çok, söyledi.

"Adım Calum, ve benim gibi bir romantiğin varlığında olmaktan büyük mutluluk duyuyorum." Reverans yaptı sırıtarak.

Spencer güldü. "Tabi, sen bir romantiksin. Şu ana kadar pek romantik olmadın."

"Şu ana kadar, benim hakkımda bildiğin tek şey adım ve benden hoşlandığın."

Kendini durduramadan Spencer hortladı, sonra da ağzını kapadı, itici görünmek istemeyerek.

Başını salladı. "Görüşürüz, Calum."

Spencer, ilan panosunda öpüşen çifttin reklamından uzaklaşırken, düşündü, Calum nasıl bir isim?