Mary Alegria ve Çapulcular

26/Minik Detay

'Plan işe yarayacak mı dersin?' James kahvaltıya inerken sordu.

'Bu kadar önemli bir konudan söz ederken 'plan' dememelisin.' Diye fısıldadı Remus.

'Lils nasıl fikir?' dedi Sirius.

'Evans'ın olanlarla alakası ne?' dedi James.

'Yok işte , olayı da bu. Ne yani planın gizli adı çok-özlü-iksir mi olmalıydı?' dedi Sirius. 'Ayrıca senin Lils demen kadar doğal bir şey yok. Yani ilgi çekmez. Ne kadar da zekiyim.'

'Evet.' Dedi James. 'Belki de Lucy yapmalıyız ya da Asia.' Sirius'un hiçbirini umursamayacağını biliyordu.

'Bana uyar.' Dedi Sirius onu şaşırtmayarak.

Kahvaltıya indiklerinde Lily ve Mary'nin daha önce geldiklerini gördüler. Mary onları fark etmemişti. Gözlerini ilerideki masalara dikmişti. Arada da Lily'ye dönüp onaylar gibi başını sallıyordu.

Çapulcular, Jack ile Frank'in yanına oturdu. Jack tabağındaki sucuğu delmeye başladı.

'Daha önce hiçbir kuralı çiğnedin mi?' James gülmemek için zor tuttu kendisini.

'Hayır.' Dedi Jack ve kendisini zorlayarak sucuğu yedi.

'Altın öğrenci.' Sirius mırıldadı ve bal kabağından bir yudum aldı.

'Sizce neden bal kabağı? Yani niye hep bal kabağı? Elma suyu olabilirdi ya da portakal suyu. Niye bal kabağı?' dedi hala elinde tuttuğu bardağa bakarak.

'Bugün profesöre sormak için zamanımız olacak.' Dedi Jack alay ederek.

'Rahatla dostum.' Sirius elini onun omzuna koydu. 'Yalnızca bir eşyayı ödünç alacağız.'

'Evet.' Diye tekrarladı Jack. 'Sadece ödünç alacağız.' Birden herkes sustu.

'Size az önce yazdığım kitaptan bahsedeyim mi?' Sirius sessizliği bozdu.

'Sen kitap yazmadın, sen kitap okumadın, sen kitapla ilgili hiçbir şey yapmadın.' Dedi Remus.

'Kitabın adı:' Sirius onu duymamış gibi iki elini kaldırıp birbirinden uzaklaştırdı. ' Beş dakikada nasıl kız tavlanır?'

'Pekala.' Dedi Remus 'a' harfini uzatarak.

'Adım bir: Sirius Black ol. Adım iki: Bu kadar.'

Remus gözlerini devirdi ama diğerleri güldü.

'Odaya girdikten sonra ne yapacağımız konusunda hiç konuşmadık.' Dedi Jack. 'Nasıl zaman döndürücüyü ödünç alacağız? Üstelik onun neye benzediğini bile bilmiyorum.'

'Belki biz odaya girdikten beş dakika sonra minik bir kargaşa çıkar.' Dedi James, Sirius'a dönerek.

'Belki de.' Dedi Sirius.

'Sirius.' Mary onların yanına gelirken seslendi. 'Bana tezek bombası bulmanı istiyorum. Acilen.'

Sirius soru sormadan direk Hogsmeade'e gittikleri zaman aldıklarını getirmeye gitti.

'Remus, neden Lily ile birlikte bahçeye çıkıp tam 12 dakika sonra buraya uğramıyorsunuz?' Mary soru sormaktansa emir verir gibi konuştu. 'İki öğrenci başkanı olarak konuşacak çok şeyiniz olmalı.' Remus kaşlarını çattı ama Lily'nin yanına doğru ilerledi.

'Neler oluyor?' diye sordu Frank. Mary gülümsedi.

'Minik bir kargaşa.' Dedi. 'Tezek bombaları patladığında Mulciber ve Avery'nin üzerine lanet çarptığından emin olmanı istiyorum.'