Mary Alegria ve Çapulcular

10. Bölüm

 Selam cadılar ve büyücüler ^_^ Öncelikle hikayemi takip ettiğiniz için teşekkür ederim.Ama bir önceki bölümde maalesef ki okunan sayısı ve oylamada düşüş olduğunu fark ettim.Bunu telafi etmek için oylamayı/yorum yapmayı unutmazsanız çok sevinirim.İyi okumalar...

Lily şaşkınlıkla James'e bakıyordu. Jack 'Biz gidelim.'diye fısıldadı.Mary kafasını 'tamam' anlamında salladı ve ikisi yavaşça onların yanından uzaklaştı.Sirius tam James'in yanına gidecekken Mary onu kolundan yakaladı.Bir süre yalnız kalmaları daha iyi olur diye düşündü.

'Hey!N'oldu?' dedi Sirius.

'James Potter Lily Evans'a çıkma teklifi etti.' Diye durumu açıkladı Jack

'NE?Şimdi mi?' sesinden daha sonra yapması gerektiğini söylemek ister gibi bir hali vardı Sirius'un.

'Biliyor muydun?' dedi Mary soğuk şekilde.

'Tabi ki de hayır.Ama tahmin ediyordum.James Lily'den gerçekten fena halde hoşlanıyor.'dedi.

Mary de bunu fark etmişti ama biri James biri Lily....aslında yakışırlardı.Kafasını bu düşünceden uzaklaştırmak istercesine sağa sola salladı.İstemese de gözü Lily ve James'e kayıyordu aslında bu 3'ü için de geçerliydi.Ne konuştuklarına dair hiçbirinin fikri yoktu ama hepsi sanki Lily'nin kabul etmeyeceğini düşünüyor gibiydi.Lily hızla Gryffindor ortak salonundan çıktı.Mary de birkaç kişiyi ittirip sonunda çıkışa ulaştı ama Lily gözle görülmüyordu.Sanki koşarak uzaklaşmış gibiydi.Yanlız kalmak istediğini düşünüp içeri girdi.Sirius çoktan James'in yanına oturmuştu.İkisinin de arkası dönük olduğu için ne konuştuklarını veya yüzlerinin hali görünmüyordu.

***

Lily koşarak 7. Kata çıkmıştı.İhtiyaç odasına gitmek istiyordu.Duvarın önüne geldiğinde yorulmuştu.Sırtına duvara yasladı konuşmayı hatırlamak istemiyordu ama beyni ona ihanet edercesine gözlerini kapadığında sahne gözünün önüne geliyordu.Gözlerini tekrar açtığında ise kapının belirmiş olduğunu gördü.Yüzünde tatlı bir gülümseme belirdi.Odada ne olacağını biliyordu.Basketbol sahası..Lily muggle bir aileye sahip olduğu için muggle sporlarını iyi biliyordu.Basketbolda ise mugglelara göre çok iyiydi.En yakın topu eline alıp potaya attı.Deliksiz...Yüzünde küçük bir gülümseme daha belirdi ve diğer topları da sırasıyla attı.Dikkatini dağıtmayı başarmıştı.Ne yazık ki uzun sürmedi tüm toplar bittiğinde işin içine sihir katmadan toplamak istiyordu.Aklına James geldi.Sahanın ortasına oturdu.En sonunda zaten olayı gözden geçirmek zorunda kalacaktı.Gözlerini yumup sırtını yere verdi...

'Evet, benimle çıkar mısın,Evans?' demişti.Lily o anki duygularını düşündü...evet, diyecekti.Hayır demeyecekti.James Potter en yakın arkadaşlarından biri olan Severus'a ne kadar kötü davranıyordu? Hem sadece ona değil.Kim onu sinir ederse bir tane uğursuzluk büyüsü yolluyordu.Aaa,sonuçta o James Potter'dı değil mi kimse ona karşı çıkamazdı zaten tüm dünya onun etrafında dönüyordu.Ukala diye geçirdi içinden.

Sinirle gözlerini açtı en yakın topu potaya fırlattı , girmedi ve geri sekti.Başını eğdi ve top tam üstünden arkaya yuvarlandı.Tekrar sırtını yere verdi ve gözlerini yumdu.

Böyle bir şeyi hiç düşünmemişti Lily.James'e şaşkınlıkla bakıyordu.Sonra James eliyle saçlarını dağıttı.Hep yaptığı bir hareketti.Kendini daha 'havalı' gösterdiğini düşünüyordu belki ama Lily bu hareketi tanımlamak gerekirse 'mide bulandırıcı' demeyi tercih ederdi.Lily hala ağzını açmamıştı tek fark bakışlarını sertleştirmişti. 'Sonsuza kadar bekleyemem Evans.Benimle çıkar mısın?' diye sorusunu yineledi James.Lily cidden neden bu kadar düşündüm ki diye kendine kızdı. 'Saçmalama Potter.' Dedi ve hemen odadan fırladı.Kimseyle de konuşmak istemiyordu.Sonrasında ise buradaydı.Bir basketbol sahasının ortasında yatıyordu.