Ali'nin agzindan;
Ve sonrasında Selin'e daha da yaklastim. Sonunda dudaklarimiz birleşti. Onu opuyordum. Ama karsilik vermedi. Geri cekildim ve basimi öne eğdim. "Özür dilerim" dedim. Arkamı dönüp ilerlemeye başladım. Karsilik alamadigim icin moralim bozulmustu. Neden boyle yaptigimi anlamiyordum.
Arkadan seslendi. "Ali" korkuyordum istemeyecegim bir tepki almak beni ürkütüyordu. Ama döndüm. "Niye yaptin" dedi. Sahi niye yapmistim. "Hosuna mi gitti maviş" dedi gülerek. Sonra ise Selin eve girerek odasına gitti.
Peri'nin ağzından;
Offf ya neler oluyor sırf en küçüğüm diye niye kimse bana bişey anlatmiyor.Ben olayı anladım ama Nazlı ablam nasilda bakiyor Savaş abiye. Aşık Çocuklar... Selin ablamla Ali abiye ne demeli onlarda aşık işte. Ama onlar daha iyi saklıyor. Annemin sesiyle arkama döndüm. Ona ufak bir gülücük yolladım. Yaninda Haluk babam da vardi. Ona da gulucuk attiktan sonra yanlarına gittim.Beni bahcenin arka tarafina goturduklerinde orda bir Golden Köpek gördüm. Ayyy çok tatlı bu benimmiş artık. Haluk Babam o adamdan istemiş ve beni cok mutlu etti. Annemle Haluk baabam yemeğe gittiği icin bende Can'ı aradım. Gelmesini ve ona bir süprızım oldugunu soyledim. Bu arada köpeğim kız ve adı Lucy.
Can geldiğinde ona köpeği gosterdim. Çok sevindi ve nasil o adamdan aldigimi sordu. Bende Haluk babamin adamdan rica ettigini falan anlattim. Adamin kopegi vermesi beni sasirttigi gibi onu da sasirtmisti. Kopegi de alip beraber disari cikacakken Nazli ablamda arkadan kosarak yanimiza geldi. "Hop hop sen benim melek kardeşimi nereye götürüyorsun bakayım" dedi. Can cevap vermeden atıldöm ve "Ben cagirdim ablaa ve gordugun gibi kopeklerimizi parkın oraya gezdirmeye goturecegiz" dedim. "Hm iyi o zaman bende sizinle geliyorum" dedi Nazli ablam. "Of tamam gel ablaciigim" dedim. Ve bahce kapisindan disari ciktik.
Yururken biz hep Can'la sohbet ettik. Ama ablam bu durumdan hiç hoşnut degildi ne yapsak karışıyordu. Sonra Savaş abi geldi ablamla konustular ama ne konustuklarini duyamadim. Savaş abi ablami da alip gitti ve giderken de Can'a göz kirpti. Anlayamadim ne oldugunu ama cokta onemli degildi. Onlar gittikten sonra bizde Can'la kopeklerimizi gezdirmeye devam ettik.
Savaş'ın agzindan;
Nazlı'yı aldım ve onu bir yere goturdum. Aslinda bugun Nazli'yi gezdirmek gibi bir planim olmamisti. Can'la bir anlaşmamïş vardı ve o yuzden onu ordan uzaklastiramm gerekmisti. Onu getirdigim yer ise sahil kenariydi. Sadece konusmak icin gelmistik. "Eee ne yapcaz ki burda Savaş" dedi merak eden gozlerle. " Sadece konuscaz baska ne yapabiliriz ki " dedim. "İyi o zaman konusalim madem ne konuscaz. Bari iyi seylerden konusalim da moralimiz bozulmasin" diyerek guldu. Sen gulme bee cok tatli oluyorsun Nazlı. İç sesim ayni boyle diyordu ama bunu onu tabiki de soyleyemezdim.
"Yuzelim mi" dedim Nazlı'ya dönerek. "Ben yüzme bilmem ki, hem nerden cikti benim yanimda giycek biseyim yok" dedi. "Bizde elbiselerimizle yuzeriz" dedim ve Nazlı'uı denize cektim. "Savaşsşsş yaaaaaaaa o zaman derinlere gitmeyelimm lutfennn ayaklarimjz yere degsiin ben cok korkarim telaş yaparim bogulurum sonra sen bensiz ne yaparsiin yaaa lutfeen Savaşşş" diye bagiriyordu. Sanirim gulmekten olebilirdim. Hem cok tatli hem de cok komik bi durumdaydi şu an. "Tamam tamam" dedim. "Daha derinlere gitmiycez burda durcaz ve telaş yapma ben burdayim bişey olursa seni cikaririm" dedim sakin bir sesle. Nazlı'da sakinleşmisti. Ama korktuğu belliydo. Onu belinden tutarak "Kulac at ve ayaklarini cirp. Sana yüzme ogreticem hadi cok kolay sen yaparsin guzelim" dedim. "Sapik misin be belimi birak" diye bagirdi. "O zaman nasil ogrenceksin daha suyun ustunde ayaklarini basmadan duramiyorsun Nazlı. Hadi mizmizlanmayi birak ve dediklerimi yap" diyerek tekrar belinden tuttum ve bu sefer dediklerimi yapmisti. "Aaa yuzebiliyorum Svaş dimi yuzebiliyorum" dedi cirpinarak. "Hıı yüzüyosun tabiki cnm tabiki" dedim alayli bir ses tonuyla. " Niye öyle dedin ki sen şimdi yaaa birak beni isyemiyorum ben yüzmeyi ogrenmek " dedi ve beni itledi. Tabi sonra bi an ayaklari yere degmeyince telaş yapti ve boynuma dolandi. Şu an yüzlerimiz çok yakindi. Nazlı hemen başını öne eğdi ve ayaklarini yere degdirmeyi basardiginda bana tutunmayij birakti ve biraz geri cekildi. Sonra ellerini denize sertce vurarak bana su sicratmaya basladi. Vee bende ona aynisini yaptim. Yoruldugumuzda ise bugunluk yeter diyerek motora bindik. Sırılsıklamdık ve evdekilerin tepkisinden korkuyordu Nazlı. Vardigimizda ben odama cekildim ve Nazlı da gizlice kendi odasina gitti. Peri de eve gelmisti ve Nazlï rahatlamisti.
Selin'in agzindan;
Dün resmen Ali beni öpmüştü. İyi hissetmistim ama karsilik vermemistim. Nedenini bende bilmiyordum. Emre'ye ihanet ediyormuş gobi hissediyordum her ne kadar küs olsakta.. Ama sonuçta kalp işte. Ve sanirim benim kalbim Emre'de!!! Ama bunu onun bilmesine gerek yok cunku havalanmasini istemem.
Neyse bugün evdeydim ve tüm gün boyunca oturcaktim. Çok sıkıcı. Keşke Emre gelip ozir dilese de artik barissak. Bunlari dusunurken dolabimi actim mini mor elbisemi alip giydim. Spor bi elbiseydi. Evde oldugum icin bunu giymistim. Bahceye cikip cardakta oturdum. Telefonumla ilgilenmeye basladim. O sirada bahceye birinin geldini hissettim ayak seslerinden. Dönüp baktiğimda Ali oldugunu anlamistim. Ama arkasindan da Emre'nin geldigini gordum. İkiside gelip yanimdaki koltuga oturdular ve yuzume tip tip bakmaya basladilar. Ne oldu ki simdi. Hem bunlar ne ara baristi yaa. Biri bana da anlatabilr mi. "Evett sizi baristirmak icin ugrasiyorum " dedi Ali. Ayy bizi baristirmaya calisiyormusmus eminim ki bu işin icinde bi terslik vardir yoksa Ali bana boyle bi iyilik yapmaz. "Özür dilerse barisirim dedim" yzuumu Emre'ye dondurerek. "Asil ozur dilemesi gereken kişi Selin'in ta kendisi " dedi Emre. "İyi oyleyse hiç barismiycaz Emrecim. Ya ozur dilersin ya da hiç barismayiz" dedim gozlerimi devirerek. "Off tamam be özr dlrm "dedi cok huizli bi sekilde. "Yavas ve tek tek soyliceksin Emre!" dedim uyarici bir ses tonuyla. " İyi iyi Bak Selin'ciiiğim eskiden istemediğiiin birini optugum icin çok ama çok ozur dilerim. Oldu mu şimdi?" dedi tatli bi yuz ifadesiyle. "Tabiji oldu. Baristik o zaman" diyip boynuna atladim. Ali öksürmeye başladi birden. Emre ile hemen yzuumuzu ona cevirdik. "Öhö-hö şey limonata bogazima kacti" dedi elindeki bardagi gostererek. Emre ise "Yavaş icsene be oglum" dedi sirtina vurarak. Ali'ye bakip sinsice sirittim. "Emree bugun bisey yapalim mi ben seninle vakit gecirmeyi özledim ya" dedim. "Olur hayatim " dedi ve kalktik.Bahcenin kapisindan cikarken son kez basimi cevirip Ali'ye baktim. Arkamizdan oylece bakiyordu. Gozundeki ifadeyi cozememistim. Ama beni pek ilgilendirmiyordu zaten.
Ali'nin agzindan;
Beni oylece birakip ciktilar resmen, Zoruma gitmişti. Bir an niye onlari baristirdigimi dusundum. Buna da bir cevap bulamiyordum. Ama Emre ile Selin'in beraber olmasindan da hic memnun degildim. Koşa koşa bahceden ciktim. Emre ile Selin cok uzaklasmamislardi. Onlari takip edecektim. Hizli adimlarla ve saklana saklana peşlerinden gittim. Sonunda bir takiciya girdiler. Sanirim Emre Selin'e hediye alcakti. Bende arkalarindan gizlice girdim ve duvarin arkasina saklandım. Onlar takı bakarken bende onları izliyordum. Ve o sirada hapşurdum.Selin etrafina bakinmaya basladi. Biraz ilerleyip sağa baksa beni gorecekti. Emre öne doğru geldi ve kafasini çevirdi.Gördüğü karsisinda sasirmisti ...
Tatildeyim anca bu kadar oldu canlar ☺
Sizce Emre Ali'yi gördü mü? ☺
Diger bolumde SavNaz arasinda bir yakınlık olcak mı ? ☺
Vote ve yorumlarinizi bekliyoruz ☺ +40 Vote'de YB gelir ☺
