Üstüne çok düşemedim maalesef. Olabildiğinde yazmaya çalıştım. Daha temiz kafayla ilerde bölümü düzenlerim belki.
Olaylardan kopuk ilerlemek istemiyorum ama böyle de don lastiği gibi sündürüyormuşum gibi hissettim. 🙂↕️
Neyse halledeceyik
~~
Arabadayken içim geçmişti ama o kadar da derin değildi. Yani yolu uzatabilirmiş gibi daha da uzatan Karan'ın en sonunda beni eve taşımasını hayal meyal hatırlıyordum. Hatta bir ara gözlerimi kısıkça açtığımı hatırlıyorum. Onun uyumam için yumuşak tonda telkin edişinin ardından tekrar kapatmıştım gözlerimi.
Yatağımda otururken az çok hatırladıklarımı düşünüyordum. İlkten saçma bir rüyadır diye düşünmüştüm. Derdi neydi ki. Sevgi göstermeyi bilmeyen biri olabilirdi büyük ihtimalle. Başka da bir şey gelmiyordu aklıma.
Yedek 3. alarmım da çalınca kalkıp giyindim. Aşağı inip mutfağa girdiğimde annemi , Asiye teyzemle ve dayılardan küçük olanla kahve içerek kahvaltı hazırladıklarını gördüm. Daha doğrusu ekstradan hamurişi yapıyorlardı. Zaten kahvaltıyı yardımcı abla hazırlıyordu.
"Günaydın bebeğim. Kahvaltı birazdan hazır olur. Nasıl geçti dün? Uyuyordun geldiğinde konuşamadık."Annem bir eli hamurluyken diğer eliyle yanağımı okşamış ve sıkmıştı. Keyfi çok yerindeydi. Kendi ailesiyle birlikte olduğundan mutlu olmalı. Kollarımı beline dolayıp başımı göğsüne yasladım. Hemen saçlarımı koklayarak öptü.
"Anne ben daha ne kadar daha işe gidicem? Artık çalışmak istemiyorum lütfen konuş babamla, abimlerle." Artık teyzemi de dayımı da boşverip anneme nazlanıyordum. Böyle geçmez ömür yoksa. Olabildiğince masum bakışlar atmaya çalışıyordum tabi.
Yüzü kıyamaz bir hal alarak ellerini lavaboda yıkayıp beni tamamen sarmaladı. Dayım da içtiği kahveyi bitirip yakınımıza geldi.
"Ne nazlanıyorsun annene oğlum. Abinlerin yanında mis gibi iş işte çalışmayıp napıcan? " Ne diyon dayı sen ya.
Annem de benim içimi okur gibi göz devirip ofladı.
"Sen bir müddet sus ablacım. Seni de gördük zamanında. Topuklarını götüne vura vura kaçan kimdi işten?" Asiye teyzemin gülerek konuşmasının ardından dayım hariç hepimiz gülmüştük. Homurdanarak mutfaktan çıkmıştı. Çabuk parlayan ve alıngan biriydi Mert dayı.
Saçlarımı öpüp sırtımı sıvazlamaya devam ediyordu annem. Yalan yok çok iyi geldi şu an bu ilgisi. Daha çok gelicektim yanına artık.
"Çok mu zorlanıyorsun bebeğim ha?" Yumuşak sesiyle sorusunu mırıldanarak yanıtladım.
"Günaydın herkese." Neşeli duruyordu sıfatına sıçtığım. Herkesin odağı ona dönerken anneme biraz daha sokuldum.
"Günaydın oğlum."
"Günaydın teyzecim." Kısa bir sessizliğim ardından başımı biraz kenara çevirip gözümü açtım. Bana bakıyorlardı.
"Sana da günaydın anasının kuzusu." Keyifle konuştu Karan. Karşılık vermeden eski pozisyona geri döndüm.Annem ise beni son kez öperek kendinden ayırıp popoma iki kere vurdu."Hadi geçin masaya kahvaltı hazır neredeyse."
..
"Ya abi hiç iyi olmadı çalışman. Daha ne kadar devam edicekmiş peki?" Yağız'ın söylenmeleriyle başımı iki yana sallayarak bilmiyorum deyip telefona bakmaya devam ettim. Okulun bahçesinde kör noktadaydık ve sigara içiyorduk. Disiplinli bir okul olduğundan dolayı ve babalarımıza herhangi bir olay olduğunda hemen bildirdikleri için ulu orta yapamıyorduk. Can sıkıntısından videolar izliyordum. Yağız ise etrafı izliyor benim için çıkar yollar düşünüyordu.
![](https://img.wattpad.com/cover/341135787-288-k60755.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CENK (BL)-Gerçekaile
Novela JuvenilSıradan bir gün aldığı mesajla hayatı altüst oldu. Gerçek sandığı ailesi aslında gerçek olmayan Cenk'in biyolojik ailesi büyük bir mafya ise... >Bxb , şiddet , cinsellik , kaos , ve toxic ilişki barındırır!!