Rebellious / J.JK

İnsan Bazen Olmak İstemediğine Dönüşür.

*Hatırlatma*

y/n: evet, var.

*Hatırlatma Bitmiştir*

"Umarım iyi geçer. "
.
.
.
"Ve gelmiştik. Arabadan inmiş ve eve geçmiştim. Anna benimle içeriye kadar eşlik etmişti. Tekli koltukta oturan Bayan Vien beni görünce şaşırdı ama bozuntuya vermedi. Elbette kendi ayağım ile buraya gelmeme şaşırdı. "

"Ayağa kalkmış ve benim onun yanına varmamı beklemişti. Önüne kadar gitmiş ve saygı ile selamlamıştım. "

Vien: hoşgeldin.

"Uzunca beni süzmüştü. Vücudumun zayıflığı dikkatini çekmişti. Sanırım bu kadar değişim onu şaşırtmıştı. "

y/n: hoş buldum.

Vien: buyur, otur.

"Yanındaki tekli koltuğa oturmuş ve ellerimi birleştirmiştim."

Vien: hizmetçiye söyle, çay servisi yapsın.

"Demişti Anna'ya. "

y/n: ben almayayım, sağolun. Çok kalmayacağım.

Vien: pekala.

"Eliyle geriye işaret verdiğinde Anna saygı ile eğilmiş ve geriye doğru adımlayarak salondan çıkmıştı. "

" Bu Sessizliği bozan Bayan Vien olmuştu. "

Vien: şaşırdım doğrusu. Oğlum seni görmemize bile izin vermezken senin kendi isteğinle buraya gelmen şaşırtıcı.

y/n: Jungkook'un haberi yok burada oluşumdan.

"Biraz daha şaşırdı. Bayan Vien'in yüzüne baktığımda hep o geceye dönüyordum. Beni suçlayıp evden kovdukları geceye. "

Vien: ziyaretinin sebebi nedir? Elbette ki beni görmeye gelmedin değil mi?

y/n: sizinle konuşmak istiyorum.

Vien: konuşalım.

"Zarif bir şekilde arkasına yaslanmış ve ellerini üst üste koymuştu. "

y/n: en son olanlar hakkında.

Vien: buraya kavga etmeye gelmedin umarım?

y/n: kavga etmeyeceğim.

"Derin bir nefes almış ve konuşmaya başlamıştım. "

y/n: o gece, bana bunu neden yaptınız?

Vien: hiçbirşey yapmadım.

y/n: beni suçladınız.

Vien: bana saldırmaya çalıştın, y/n.

"Beni suçluyordu yine. "

y/n: Cho Youngwo akıl sağlığımın bozulması için bana uyuşturucu veriyordu. Kafam yerinde değildi ve sinirle kırdım o vazoyu. Bunu siz de biliyorsunuz.

"Beni dinlemeyi seçti. Birşey demeden beni izliyordu. "

y/n: ben asla size zarar vermek istemedim ama belli ki siz öyle düşündünüz.

"Gözlerim dolmak üzereydi. "

y/n: beni hiç istemediniz değil mi? En başından beri benden nefret ettiniz. Ben ne yaptım ki size? Oğlunuzu sevmekten başka hiçbirşey yapmadım, bunu siz de biliyorsunuz.

Vien: benim haberim olmayan ve planlanmayan bir evlilik yaptınız.

"Diye itiraz etti. "

y/n: Bayan Vien, Bay Jung-ho size anlattı mı bilmiyorum ama herşeyi Jungkook istemişti. Benim de aklımda en başta oğlunuz ile evlenmek gibi bir düşünce yoktu ama mecbur kaldım evlenmeye.