Rebellious / J.JK

Hayat Bazen Anılarını Bile Çok Görür Sana.

(Şarkı ile dinleyecekler için: Kiss me-местами 3ксинат,  İncelikler-Sertab Erener, belki- Dedublüman)

*Hatırlatma*

y/n: iyi, yani. Ya sen?

*Hatırlatma Bitmiştir*

Jk: iyiyim.

y/n: nerdesin?

Jk: şuan şirketteyim.

y/n: şirkette mi? İşin vardır o zaman. Seni tutmayayım.

Jk: hayır, ara vermiştim zaten. Devam et sen.

"Dediğinde tebessüm ettim. "

y/n: Kook. Hani demiştin ya kötü hissedersen veya birşey olursa ara diye.

Jk: evet?

y/n: biraz kötüyüm.

Jk: neden? Birşey mi oldu?

"Boğazım düğümleniyordu şuan. İlk defa birine ona odanın içinde ne yaşadığımı ve ne hissettiğimi anlatacaktım. "

y/n: Kook, birkaç gündür iyi hissetmiyorum. Birşeyler oluyor ve cidden tahammülüm kalmadı buna.

Jk: y/n'im, anlat. Biri bir şey mi yaptı?

"Sesi tonundaki endişe kendini ele vermişti. "

y/n: halüsinasyonlarım arttı. Sürekli onları görüyorum. Beni yalnız bırakmıyorlar. Sanırım ilaçlar artık etki etmiyor.

"Sıcak bastığını hissedince üstümü açmıştım. Ardından yastığa sarılıp dolu gözlerimi görmezden gelmiştim."

Jk: onlar?

"Onlar dedim. Kook sadece Youngwo'yu düşünmüştü sanırım. Ondan saklamaya gerek yok. Zaten Bayan Vien herkese duyurmuştu geçmişimi. "

y/n: Ryang Jae ve Cho Youngwo.

"Hayatımı mahveden ve beni uyuduğumda bile zehirleyen iki kişi. "

y/n: Babam bana hasta gözüyle bakmaya başladı artık. Kook, ben hasta değilim, değil mi?

"Ondan sadece zorlu bir nefes sesi gelmişti. Ona da artık sorunlarım ağır geliyor, farkındayım. Kimse benim gibi birine katlanmak istemez ama o benden bıkmaz ki. Be olursa olsun beni bırakmaz. O benim her şeyim. "

Jk: on dakika içinde orada olacağım. Kötü düşünceleri aklına getirmemeye çalış. Tamam mı?

y/n: tamam.

Jk: şirketten çıkacağım. Gelince konuşacağız, görüşürüz.

y/n: görüşürüz.

"Arama sonlandığı anda diğer tarafa dönüp elimi sehpanın üzerine uzatmış ve kağıt mendil çıkarıp gözlerimi silmiştim. Ardından gözlerimi kapatıp beklemeye başladım. Hiçbirşey düşünmemem lazım, onlar aslında yok. Sadece benim kafamda kurmam hepsi..."
.
.
.
"Tabiki de tam tersi oldu. Düşünmeden edemedim. Öyle çok düşündüm ki bir ara kafayı yediğimi düşündüm. Öyle aklımı çeliyordular."

"Kapının tıklanma sesini duyduğumda yatağımda dikleşerek kapıya baktım. "

Jk: y/n?

y/n: gelebilirsin!

"Kapıyı açıp aniden içeriye girmişti. O her zamanki gibi mükemmel duruyordu. Siyah takımı, eliyle hafif dağınıklık verdiği saçları ve parlak gözleri ile. Ruhuma iyi gelen tek kişiydi o. "