29.Bölüm~

131 31 34
                                    

Not: Arkadaşlar konuşmaların hepsi fransızca lakin sadece Minho'nun konuşmalarını fransızca yazıyorum. Eğer Minho'nun konuşmalarını Fransızca yazmıyorsam korecedir. Yani ana dilleri ama ben Türkçe yazıyorum çünkü öbür türlü ellerim kırılır.

Beynim yandı yazmayın bende cümleyi pek anlayamadım fjeldlcmfosö

Bir de aşağıda birkaç fotoğraf var bakmadan okumayın derim aklınızda canlanırr. Son olarak Minho'nun gülüşünü bu ficte Keloğlan gülüşü gibi düşünmeyin cnosçxpcmorödodk

Daha derin ve sinir bozucu. Daha çok çekici.

Zengin gülüşü. Dnelçxodnrnoeöxıd neyseee

Yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayınnn

İyi okumalar~
_________________

"HER YIL DÜZENLENEN MONACO MONTE-CARLO 202X-202X ARABA YARIŞLARINAA HEPİNİZZ HOŞGELDİNİZZ!!!"

Hay sikiyim!

Hızlı hızlı nefesler alırken kulağımdaki kulaklığa dokunarak konuşmuştum.

"Bob1, beni duyuyor musun?"

Sağımı solumu kontrol ederken her an yakalanma korkusuyla ellerim belimdeki silaha gitmek için tetik halindeydi. Ruhuma tezat bedenimin rahatlığı baş gösterirken arkadan spikerin sesi geliyordu.

"DÜNYA'DA KESKİN VİRAJLARIYLA ÜNLÜ OLAN MONACO MONTE-CARLO YOLLARI YARIŞÇILARIMIZ İÇİN EPEY ZORLU OLACAĞA BENZİYOR!! BAKALIM BU SENENİN KAZANANI DA SON ÜÇ YILDA OLDUĞU GİBİ 'M.BOSS' MU OLACAKK!"

Yaslandığı yere biraz daha sinerken kaşlarım derince çatılmıştı. Tribünden kulisin kapısına gelmek için epey bir yol kat etmişken yarışa çıkacak olan kişilerin önemli olduğunu her yerde koruma olmasından anlamıştım.

Bu insanlar ya çok ünlülerdi ya da kendini ünlü gösteren kötü. Her yer koruma çakılıyken korumaların eğitimli olduğu ve sadece süs olsun diye değil, gerçekten koruma olduğunu ayırt edebilecek kadar biliyor oluşum, bu insanların normal bir ünlü olmadığını gösteriyordu.

Alkış sesleri ve hayran çığlıkları her yeri inletirken kulağıma Jeongin'in sesi dolmuştu.

"Bob1 dinlemede, şuan her şey yolunda, arabalar kontrol ediliyor. Hızlı ol! dolabına bakmak için maksimum on dakikan var."

Kuliste kalan birkaç korumayı izlerken elim belimdeki silahıma gitmişti. Cebimden susturucuyu çıkartırken Jeongin'in verdiği dakika dolmadan dolaba nasıl bakacağımı düşünmeye başlamıştım.

Cidden benim burada ne işim vardı amına koyim!?

Şuan Kore'de olmam gerekiyorken her şeyin benim lehime olacak şekilde olması sinirimi bozuyordu.

Bu yerden biran önce siktir olup gitmek istiyordum!

Dün akşam Felix'in beni ikna etmek için epey uğraştığı gerçeği, beni bileti almaktan alı koyamamıştı. Lakin sabah havaalanına giderken karşılaştığım Jeongin, beni Kore'ye dönmekten alı koymayı başarmıştı. Çünkü birini bulmuşlardı.

Bay Kim'in oğlu olabilecek başka birini.

Buraya kadar tabiki sorun yoktu. Çünkü Jeongin bu adam üzerinde baya uğraşıyordu. Lee Minho fiyaskosundan sonra bütün şüpheler bu adama dönmüştü.

Asıl önemli olan konu Jeongin'in yanına adam almadan gelmiş olmasıydı. Bu siktiğimin yerine neden adamsız geldin diye sorunca da beni muazzam bir sinir krizi eşeğine sokacak o cevabı vermişti.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: 2 days ago ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

TİGER LEE -MinSung-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin