İyi okumalarr🕊
Emma: bunu mu giyeceksin?
Artık kısaca Beth diyeceğim çünkü Elizabeth çok uzun oluyor
Beth: evet. Bir sorun mu var?
Mattheo: sence sadece bir sorun mu var?
Göz devirdim ve dolaptan giyinecegim üstü aldım ve onlara döndüm
Beth: odamdan çıkın artık.
Mattheo: kovuyor musun bizi?
Beth: evet?
Emma: iyi! Biz de sana meraklı degiliz. Gel Matty
Mattheo: Matty mi?!!
Emma: abartma
Mattheo onu kucagına aldı ve anlından öperek odadan çıktı.
Bende üzerimi degiştirdim ve saçlarımı yaptım
![]()
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin. Saat neredeyse geç olunca üzerimi kontrol ettim.
Kabanımı üzerime giyindim ve odadan çıktım
Gece olduğu için cübbe giymekle uğraşmayacaktım ve yakalanmamaya çalışacaktım.
Okuldan çıkıp Tom'un mektupta yazdığı yere gittim.
Etrafa bakındığımda arkamdan gelen ses ile irkildim
Tom: gelecegini sanmazdım.
Beth: Mattheo çok ısrar etti
AYNENNTom: belli oluyor.
İnanmamış gibi bakmasina aldanmadım ve
Beth: gecenin bu saatinde beni buraya çağırmanın sebebi neydi?
Tom: yok.
Beth: ne?
Tom: sebep yok.
Kaşlarım çatılınca içimde ki hafif yükselen öfkeyi bastırmaya çalışarak derin nefes aldım
Beth: komik degildi gerçekten bir daha olmasın
Tom: şaka olduğunu kim söyledi?
Beth: bak Marvolo. Gece gece beni buraya sebepsiz yere çagırmış olamazsın. Bir sebebi mutlaka olmalı
Tom: var zaten
Bu sefer sabrım taşmıştı
Beth: o zaman söyle de bu lanet yerden gideyim!
Tom: seni tutan yok. İstersen git.
Arkamı döndüm ve hızlı adımlarla uzaklaştım yerdeki taşı aldım ve onun kafasina fırlatarak kaçtım.
Arkamdan saydırdıği küfürleri duymasam bile hissedebiliyordum.
Tom Ağzından
Mattheo: ne yaptın ne yaptın?!
Tom: seni tutan yok dedim.
Mattheo: Tom afedersin ama salak mısın yoksa aptal mısın?!
Elim asama gidince elini elime attı ve asamı aldı
Tom: ne yapmaya çalışıyorsun?
Mattheo: sakin ol ve bir kez olsun insanca konuş. Şimdi, yarın gidip ondan özür dile
Kaşlarım çatıldı ve sinirle suratına baktım
Tom: özür mü?! Asla!
Mattheo: o zaman sende bu gidişle unut.
Tom: tamam
Gözleri şaşkınlıkla açıldı ve inanmayarak baktı
Mattheo: tamam mı?! Ciddi misin?
Tom: ne zaman birinden özür dilediğimi gördün? Unutmak daha iyi.
Mattheo: inanmıyorum sana!
Tom: belli oluyor.
Mattheo: hayır anlamıyorum. İnsan sevdiğini-
Tom: sevmiyorum!
Mattheo: herneyse işte! Ben olsam Emma'yı ölsemde unutmam.
Emin misin???
(Spoi)Tom: peki umrumda mı?
Mattheo: değil mi?
Tom: aynen öyle
Dedim ve ışığı kapatarak yataga uzandim.
Asla birinden özür dilemezdim..
Evett ölmedim yaşıyorumm💚

ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİR HUFFLEPUFF VARİSİ
Short Storysuskun ve çok sosyal olmayan neşeli bir kızın hikayesi.