Masumiyet

106 5 0
                                    

Multimedia ; Onur Demirkan.


Barış son hızla ara sokaklardan caddeye çıktı. Süratle diğer arabaların arasından sıyrıldığımızda ön camdan fırlamamak için tutunma yerini yapıştım. Etraftan dolan korna sesleriyle kulaklarımı kapattım. Siren sesleri kulağıma dolmaya başlayınca telaşla arkama döndüm.

'' Geliyorlar ''

'' Dua et de atlatmayı başaralım. Yoksa ikimizde hapisi boylayacağız ''

Dikiz aynasından arkayı kontrol ederken durumumuzu tartar gibi bana bir bakış attı ve birden '' bana nasıl güvendin ki? '' diye sordu.

Omuz silktim.

'' Bilmiyorum. Gerçekten bilmiyorum ''

'' Metro sapıklığından, suç arkadaşına dönüşmem çok hızlı oldu '' diye kabul etti. '' Ama senin dikkatini çekebileceğimi biliyordum ''

Ağzımı açıp saydıracakken '' sıkı tutun '' diye uyardı.

Araba bir anda sola kaykıldı ve neredeyse yüz yirmi ile gitmeye başladık. Dönüp bir kez daha arkama baktım. Hala takip ediliyorduk ama arayı açmayı başarmıştık. Bir anda anayoldan saptı ve daha dar bir yola girdi.

'' Neden döndün? '' diye feryat ettim.

'' İleride kıstırılmak istiyorsan dönelim ''

Tamam, haklı olabilirdi. Çenemi kapatıp dikkatini dağıtmayı kestim. Bana dönüp telefonunu uzattı.

'' Kendi telefonunu camdan at. Bundan sonra bunu kullanacaksın. Ayrılmamız gerek. Seni bırakabileceğim bir yer düşün. Arabayı ilk fırsatta bırakacağım. Beni tanımadıkları için bulmaları zor olacak. Yeni bir telefon ayarlayıp seni arayacağım. Anlaştık mı? ''

Söylediklerini hazmetmeye çalışırken ilk önce pencereyi indirdim. Telefonu asfalt yola bırakırken içim acısa da yapmak zorundaydım.

'' Arabanı nasıl bırakacaksın? '' dedim yapacağı fedakarlığa üzülürken.

'' Benim değil '' deyip aynayı kontrol etti.

'' Nasıl yani? ''

Şaşkınlığıma pis bir şekilde gülerek '' sana gelirken çaldım '' diye yanıtladı.

Ben gözlerimi kısıp onu incelerken o da bana döndü.

'' Ne var? Masum gitarcı çocuk imajına uymadım mı? Bilmiyorum farkında mısın ama sen dün birini öldürüyordun. Benim araba çalmam mı sorun oluyor? ''

Söylediği şey yüzümdeki kanın çekilmesine neden oldu. Arkama yaslanıp sessizce oturdum. O anlar tekrar gözümün önünde canlanırken kollarımı bacaklarıma doladım.

'' Öyle demek istemedim ''

'' Haklıydın ''

'' Vera bunun sırası değil ''

Benden daha fazla cevap alamayınca direksiyona öfkeyle vurdu. O bana sinirlenirken ben dün geceyi ve o adamın bana yapabileceklerini düşünüyordum.

'' Seni nereye bırakabilirim? ''

O an ona dönüp boş boş baktım. Nereye gidecektim ki? Bilge'ye gidemezdim, ilk bakacakları yer orasıydı. Ankara'da neredeyse hiç akrabam yoktu. Olanlarla da samimi değildik. Öylece kalkıp gitsem mutlaka bir şeylerden şüphelenirlerdi. Üstelik annem onları çoktan aramıştır. Yapabileceğim tek şey, hiçbir şey olmamış gibi Hukuk bürosuna gidip bana ait olan parayı almaktı. Sonrasında buradan defolup gidecektim.

Sevgili VeraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin