6•Bölüm

268 9 2
                                    

  "Kim bilir ne kadar korkmuştur." dedi Mexelina.

  Pamirin evinde polislerden gelecek güzel bir haber bekliyorlardı. Mexelina desenleri gazete kâğıdını andıran spor bir koltukta oturuyor ve fincanındaki kahveyi yudumluyordu.

"Bu arada polis merkezinde sana söylediklerim için üzgünüm"

Pamir kucağındaki bilgisayardan başını kaldırdı ve küçük bir tebessümden sonra konuştu;

"Sorun değil, ama yaptığın saçmaydı. Sonuçta bu olanları ben planlamış olamam değil mi?"

Kahverengi küçük gözlerini  kedi yavrusu gibi büyüterek bakıyordu.

Mexelina elindeki fincanı, önündeki beyaz oyma desenli sehpaya bıraktı.
"Biraz anlayışlı olabilirsin, yerimde kim olsa aynı şeyi yapardı"

Pamir başını kaldırmadan fısıltıyla konuştu;
"Ama ben yapmazdım"

Mexelina, Pamirin söylediğini duymasına rağmen umarsamadan devam etti.

"Yani, değer verdiği bir insanın zor durumda olduğunu bilen herkes."

Mexelina bakışlarını, parkenin üzerinde koltuklara çapraz serilmiş halının desenlerine kaydırdı.
  Uzun bir sessizlikten sonra Pamir konuşmak için başını kaldırdı ama kapı zili ile bölündü. Kucağındaki bilgisayarı  kapı girişindeki komodine bıraktı ve dış kapıya yöneldi.
Gelen Pamirin kapı komşusuydu. Mexelina birkaç kere bu çocuğa raslamıştı ama tanışma fırsatları olmamıştı. Genç çocuk daha oturma odasına girmeden, Mexelina parfüm kokusunu aldı. 'Neden tüm şişeyi üzerlerine boşaltırlardı ki?'
Az sonra kapıdan, boyu uzun sayılabilecek, kumral, yüz hatları keskin, gözleri bal rengine çalan ve enfazla 23 yaşında sayılabilecek bir çocuk girdi. Mexelina bu kadar çabuk analiz yapabildiğine şaşırmıştı. Çocuk başıyla Mexelinaya selam verdikten sonra kapının yanındaki tekli koltuğa oturdu. Arkasından Pamir de oturma odasına girdi. Biraz düşünceli gibi görünüyordu ama bu onun genel haliydi.
Pamir kendini az önce kalktığı koltuğa bırakırken, mexelinaya döndü ve

"Tanıştırayım Aytun" dedi.

Mexelina Aytunun gözlerine bakarken bir gariplik seziyordu. Biraz sonra bakmayı kesti ve çocuğa gülümsedi.

"Memnun oldum bende Mexelina."

Aytun, Mexelinaya attığı küçük bir tebessümden sonra telefonunu çıkardı ve kurcalamaya başladı.

Sessiz geçen birkaç dakikadan sonra Aytun, Mexelinaya bakarak tereddütle konuştu.

"Üzgünüm ama... Sanırım arkadaşınız kaçırılmış"

Mexelina derin bir nefes aldı.

"Evet dün geceki partiden sonra kaçırıldı, ve kendimi suçlu hissediyorum. Eğer diğer arkadaşlarımın ısrarlarını aldırmadan... Gabriellanın yanında gitseydim"

Pamir araya girdi ve sert bir ses tonuyla devam etti.

"Eğer onunla gitseydin kim bilir hangi cehennemde olurdun!"

Mexelina Pamirin bu kadar sert çıkmasına şaşırmıştı ve ağlamamak için kendini zor tutuyordu.
Pamir oturduğu koltuktan kalktı ve Mexelinanın yanına oturdu. Kucağındaki yastıkta duran elini yavaşça tuttu ve bakışlarını yakalamaya çalışarak konuştu.

"Hâlâ anlamıyormusun? Ben... Ben senin yokluğunda kahrolurum. Seni bu kadar seviyorken senden ayrı kalmanın bana vereceği acıyı tahmin edebilirmisin?"

Mexelina duydukları karşısında şoka uğramıştı ama dışa belli etmemeye çalışıyordu. Şimdi bu bir aşk itirafımıydı?

"Ne zamandır anlaman için elimden geleni yapıyorum, ama senin dikkatin sürekli başka şeylerde. Son bir ayı düşünürmüsün? Beni farketmen için elimden geleni yaptım.... Ama sen benden kaçmayı seçtin. Sana aşık olduğumu bile bile benden uzaklaşmaya çalıştın."

Titan ve SiriusHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin