¤1¤ yasak seyirci

8.1K 294 13
                                    

1={Yasak seyirci}

yeni bir yer, yeni bir düzen ve bu düzene ayak uyduramayan bir ben...

Halamın kocasının yani eniştemin tayini sonucu sil baştan başlayacak olan yeni bir hayat...

Ailemi geride bırakalı üçüncü yıl. Onları klişe bir kaza sonucu toprağa gömmenin üzerinden geçen tam üç yıl.

Adana da ki hayatımıza son vereli tam bir hafta. İstanbulda ki hayatıma başlayalı bir hafta. Ve yarın başlayacak olan yeni hayatımda ki ilk adım olan yeni okulum.

Hayır anlaşılmazdır ki emekliligine sadece bir senesi kalmış olan bir adamı ne diye atarsın. Sadece bir sene sonra emekliler grubuna katılacak olan bir adamı....

Kafamı tekrar yazı yazmak için eydigim de kapının arkasından Halamın sesini duydum. "Ezre! Yavrum bir dakika buraya gelir misin?" Sıkıntıyla iç çekerek günlüğümü yatağın üstüne bıraktım. Yataktan kalkarken eyilmekten neredeyse tutulmuş olan boynumu ve belimi esnettim. Kapıyı açtığım da halamı beyaz mutfak önlüğü içinde elinde ki kağıdı incelerken buldum. 'Efendim hala' demeye kalmadan elinde ki kağıdı elime tutuşturdu ve "eksik bir kaç malzeme var ben gidemiyorum ocakta yemek var. Sen git bir zahmet." Dedi. Başımla onayladım ve "Üstümü değiştereyim çıkarım." Dedim. Başıyla onayladı ve mutfağa doğru yol alırken "tamam ama biraz acele et kuzum." Dedi.

Sokağa çıktığım da kışın getirisi olan soğuktan üşümeye başlayan ellerimi cebime sokmadan hemen önce kapşonumu kafama geçirdim. Saat daha yedi olmamasına rağmen hava erkenden kararmaya başlamıştı. Ağır adımlarla ilerleyerek Elimde bulunan listede ki malzemeleri bulabilecegim bir bakkal veya bir market aramaya başladım. Burası kenar mahallelerden biriydi. Yani çevre hiç de tekin değildi. Ağır adımlarla ilerlerken içimde ki Sıkıntıyla cebelleşiyordum. sıkıntı bir haftadır peşimi bırakmamış, dahası için için beynimi kemiriyordu. Burası hakkında hiç iyi şeyler olacak gibi gelmiyordu bana ve sanırım içimde ki sıkıntı da buradan geliyordu.

Ailemle birlikte yaşadığım evimiz de bu tip bir kenar mahallede yer alıyordu. Hatırlıyorum da annem dışarı çıkmaya korkardı. Okula gönderirken Beni hep 'aman diyim dikkatli git gel kızım dışarıya güven olmaz' diye tembihlerdi. Beynime kısa kısa geçmişten anılar dolmaya başladığında gülümsedim. Gözlerim hafif buğulanırken hala geçmişin izlerini taşıdığımı fark ettim.

Oysa ki artık ağlamayacağıma dair kendime onca söz vermiş, yeminler etmiştim. Niye o lanet olası araçta ben de yoktum ki. Oysa ki annem onlarla gitmem için o kadar ısrar etmişti. Bense inat etmiş onlara çocuk gibi 'ben size küsüm' diye trip atmıştım. Belki de kaderin benim için hazırlamış olduğu bir planı vardı ve bende istem dışı bu plana ayak uydurmuştum.

Düşüncelerime o kadar çok dalmıştım ki evden baya uzaklaştığımı yeni yeni idrak ediyordum. Etrafıma baktığımda kimseyi göremeyince içimi anlamsız bir tedirginlik sardı. Arkama dönerek geldiğim yöne bakmaya başladım. Muhtemelen şuan bir alt sokaktaydım. Bir süre olduğum yerde kalarak nerede bir dükkan bulabilirim diye düşündüm. Bunu en başından düşünmedigim içinde kendime kızdım. Ne diye tanımadığın bir yerde yer iz bilmeden kendini dışarı atarsın ki? biraz daha ilerlemeye karar verdikten sonra yürümeye devam ettim. Yanlış hatırlamıyorsam bir kaç sokak ileride bir bakkal olmalıydı.

Gezmeyi sevmeyen biri olarak sokak hayatı bana çok yabancı geliyordu. Daha çok tek başıma takılan biriydim. Sosyal değil tam karşıtı asosyaldim. Kitaplarım, müziklerim ve Resimlerim harici neredeyse hiç arkadaşım yoktu. Gerçek dost diyebilecegim iki kişi vardı ama artık onları da geride bırakmıştım. Yarın yeni okuluma başlayacaktım ve hesaplarım uyarsa bu yıl da kazasız belasız kimseye bulaşmadan kendi halinde görünmez kız olmayı planlıyordum.

Psikopatlar ÇetesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin