Burnumun ucunu göremiyordum çünkü kocaman gözlüklerim burnumun ucuna kadar düşmüştü ve çerçeveleri görüş alanımı bir hayli tıkıyordu. Ama onunla uğraşamayacak kadar meşgul olduğum için burnumun ucunu masaya dayayarak gözlüğümü hafifçe ittirdim.
Büyük bir kütüphanede çalışıyordum ve bu gece biraz daha kalmak istemiştim. 7/24 açık olan bu kütüphanenin gece görevlileri de vardı ama ben kendi gölgemden korkacak kadar ödlek olduğum için bu şıkkı tamamen elediğimi başvuru kağıdıma yazmıştım. Hemde ekstra not olarak.
Evraklar biraz karışmıştı ama derdim bu değildi. Gece kalmamın başka bir sebebi vardı doğrusu. O da o kitabı bulmak.
Kütüphanenin en karanlık kitabı olarak rivayette bulunulan bir kitap vardı. Tek göz kitabı.
Sadece rivayete göre söylüyorum ki bu kitap bu kütüphanede saklanmış haldeydi, hemde birisi değil kendi kendini saklamıştı.Evet, çok saçmaydı belki ama bu kitap sadece ve sadece gece saklandığı yerden çıkıyordu. Tam saatine denk geldiğim için masa dolusu evrakı boşverip kütüphanenin iç kısımlarına doğru yöneldim.
Tabiki daha önceleri birileri bu kitabı bulmak istemişti ama kimse cesaret edememişti. Ben ise bütün cesaretimi toplayıp onun sadece bir rivayet olduğunu ortaya çıkarmak için gündüz saatlerinde bile korktuğum dev gibi kütüphanenin içine dalmıştım. Üstelik ortalıkta hiç kimse yoktu.
Ayaklarım geri adım atmak istese de ilk defa korkuma engel olmayı başardım. Ama çok uzun süreceğini düşünmüyordum çünkü birazdan ayaklarım bana ihanet edip geri geri koşmaya başlayabilirdi.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kütüphanedeki Sır
FantasyBir internet sitesinde "tek göz rivayetine göre kütüphanedeki ayinlerde yanlışlıkla katledilen bir erkek çocuk ruhu saklanmak için en iyi yerin bir kitap olduğunu düşünmüş ve tek gözüyle bizi oradan izlemektedir." deniliyordu. Başka bir internet sit...