21. Bölüm: Haydi Gel Benimle Ol!

89 11 12
                                    

"Madem ki vakitsiz ölüm seni, ruhumun yarısı olan seni alıp götürdü, yeryüzünde varlığımın yarısından en aziz parçasından yoksun yaşamakta ne anlam var? O gün ikimiz birden öldük."

Kitabı elinden çekip aldım.

"Oku, oku bitiremedin."

Beni elimden tutup kucağına oturttu.

"Seviyorum okumayı ne yapayım?"

Açık mavi gömleğinin ilk düğmesini açtım.

"Oku da böyle ayrılık, ölüm lafları filan hoşuma gitmiyor."

Yüzüme sarkan saçımı alıp kulağımın arkasına attı.

"Bana söz vermeni istiyorum Nil."

Son düğmesine kadar gelmiştim. İsteği karşısında gözlerimi gözlerinin içine dikip onu okumaya çalıştım.

"Eğer bana bir şey olursa..."

Hemen elim ile ağzını kapattım.

"Sakın Yavuz! Sakın!"

Elimi ağzından çekip konuşmaya devam etti.

"Bana bir şey olursa asla hayata küsmeyeceksin."

Beni belimden tutup koltuğun üstüne yatırdı. Düğmelerini açtığım gömleğini tamamen çıkarıp yere attı. Yüzünü boynuma gömüp öpücükler bırakmaya başladı.

"Hayatına devam edeceksin. Benim kadar olmasa da yakışıklı birini bulacaksın."

Senin kadar yakışıklısını bulmak mi? Böyle bir vücudu belki bulabilirim ama bu gamzeleri nasıl bulurum?

Ellerimi çıplak tenine dolayıp kendime iyice çektim.

"Söz ver. Aşk Yalnızlığı çekmeyeceğine yeni aşklara yelken açacağına dair söz ver bana."

Başını tutup boynumdan kaldırdım ve o kahve gözlere baktım. İçine düşmek istediğim o gamzelere baktım.

"Ne kadar söz verirsem vereyim Aşk Yalnızlığı'nı engelleyemem."

- Flashback Son -

"Nil ben geldim."

Yağız'ın dürtmesi ile uyuyakaldığım koltuktan sıçradım.

Üç gündür Gökçe'nin yanında refakatçi olarak kalıyordum. Ailem o günden sonra bana biraz zaman vermeye karar vermişti. Bende akşamları Gökçe'nin yanında kalarak geçiriyordum.

"Hadi sen git dinlen. Düzgün bir uyku çek."

Nereden çıkmıştı şimdi bu? Benim gitmeye ihtiyacım yok. Tam tersine daha çok burada kalmaya ihtiyacım var.

"Yağız, ben böyle iyiyim."

Elimi tutup beni kendine çekti.

"İyi değilsin. Halini görmüyor musun? Okulda ruh gibi dolaşıyorsun."

Elinden kurtulup bir kaç adım geri attım.

"Ben gayet de iyiyim."

Önüme düşen saçlarımı alıp arkama attım. Yağız bugünler de farklı davranıyordu. O gün onu affettiğimden beri başıma koruyucu meleğim kesilmişti.

"Nil bizi Yağız ile yalnız bırakır mısın?"

Bizim yüzümüzden Gökçe'de uyanmıştı. Umarım Yağız yaptığını beğenmiştir. Gökçe'ye her ne kadar itiraz etmek istesem de sesinden gayet kararlı olduğunu anlamıştım. İstemeyerek de olsa dışarı çıkıp onları baş başa bıraktım.

Aşk YalnızlığıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin