11

166 11 0
                                    

Babam eve geldiğinde ondan izin almıştım. Tabiki kabul etmişti. Sıra Grayson'daydı. Partiye gitmeyi çok istiyordum. Ben yokken Elisa'lar bir partiye sızmışlardı. Yılın partisini kaçırmıştım. Hem belki Cameron'da gelirdi. Az önce düşündüğüm şeyi tekrar gözden geçirdim. Neden onu düşünüyordum ki.

Akşam yemeği için yan tarafa gidecektik. Grayson'a o zaman soracaktım. Zaman geçmek bilmiyordu.

Yemekten sonra oturmuş sohbet ediyorduk. Grayson'a gözümle dışarıyı işaret ettim. Anlamamış bir şekilde bana bakıyordu. Oflayıp bir kez daha aynısını yaptım. Nihayet ayağa kalkmıştı. Bende arkasından bahçeye çıktım.

"Dilin yok mu senin?"

"Dilim varda, senin beyninin olup olmadığından şüpheliyim."

Az önce ne demiştim ben? Oda şaşkın bir şekilde bana bakıyordu.

"Şey Grace yan etki yaptı sanırım. Ya ben senden bir şey isteyecektim."

Kocaman gülümsemiştim. Bu yüz ifademle ne istesem kabul ederdi.

"Yüz kasların tutulmadan konuş istersen."

"Tamam, bugün Tori aradı. Bir parti varmış, eşle gidiliyormuş falan. Benimle gelir misin?"

Bir süre cevap vermedi. Sorun mu vardı?

"O partiye bende davetliyim. Vee bugün Marina'ya teklif ettim."

Az önceki kocaman gülümsemem tam anlamıyla ters dönmüştü.

"Somurtma. Sende bizimle gelirsin. Sorun çıkmaz."

"Saçmalama, bütün gece başınızda bekleyemem."

Kısa bir süre sonra devam ettim.

"Boş versene. Zaten kimseyi tanımıyor olacağım. Eğlenemem bile."

İçeriye geçip oturduk. İçeri girmemizle babam da ayağa kalktı. Evden ayrılmadan Grayson üzgün olduğunu söylemişti. Onun suçu değildi ki. Eve gidip hemen kendimi yatağa atmıştım. Muhtemelen Tori yarın arayıp alışverişe gitmek isteyecekti.

Sabah uyanıp telefon sesini duyana kadar yatağımdan çıkmamıştım. Çünkü gerçekten moralim bozulmuştu. Neden bilmiyorum. Grayson'a yaptığım kendimi teselli konuşmasında haklıydım. Bunu bildiğim halde neşelenemiyordum.

***

"Nisrina uyandın mı?"

"Hayır."

"Şapşal, alışverişe çıkalım. Partiye geliyorsun değil mi?"

"Olur çıkalım. Kaçta buluşuruz?"

Partiye gidip gitmeyeceğim hakkında bir şey söylememiştim. Birilerini bulmaya çalışırdı.

"Ben seni alırım. Saat 12'de."

"Peki görüşürüz."

***

Telefonu kapatıp saate baktım. 10'du. Uzanıp tavanı izlemeye devam ettim. Zaman cidden geçmiyordu. Müzik dinliyorken aklıma Tori'nin evi nasıl bulacağı geldi. O sırada dışarıdan korna sesi geliyordu. Camdan dışarıya baktığımda bir araba bekliyordu.

Aşağı inip kapıyı açtığımda içinden Tori çıktı.

"Daha fazla bekleyemedim. Yarım saat daha var. Sen hazır bile değilsin."

Unknown ID ✎c.dallasHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin