Şahinin Öyküsü // Hawkeye

uyan!

Okuyucu sayısını altıncı bölümden 500 üstüne çıkaran tüm okurlarıma teşekkürlerimi sunarım

()()()()()()()()()()()()()()()()()()()()()()()()()()()

-Natasha sakın uyuma!

Nathasha, bak beni dinle!

Nat? Nat!

Nereye gideceğim ben?
ne yapmalıyım? yardım edebilecek kimsede yok. onuda kaybedemem. Tüm sevdiklerim gibi oda beni yanlız bırakmasın lütfen lütfen....
-yazar ağlar-

Bir yandan arabayı sürüyorum, diğer yandan nathashayı uyanık tutmaya çalışıyorum. Nathasha gözlerini kapatmıştı. çok kan kaybediyordu. zaten açık olan teni iyice beyazlamıştı. ben ise hala ona yardım edemiyorum. çünkü yapabileceğim hiç bir şey yok! ona seslenmekten başka. Gözlerim doldu ve görüşüm iyice bulanıklaştı. çok hızlı gidiyordum eğer kaza yaparsam bu benim için büyük şans olur. en azından onunla beraber ölürüm.

Yolda son hız ilerlerken bir tabela gözüme çarptı ve aniden durdum.

Aptal, aptal, aptal!! öyle durulurmu!?

Hemen arka koltuğa baktım. nathasha pek sarsılmamış gibiydi. elimi uzattım ve nabzına baktım çok zayıftı. hemen önüme döndüm. direksiyonu sıkıca kavradım ve şu tabelaya baktım özel klinik. işte tam aradığım şey! hemen geri vites yaptım ve tabelanın gösterdiği yöne doğru döndüm. son gazla sokağa daldım

Kliniğin olduğu ev tam karşımdaydı. hemen arka kapıyı açtım. nathashayı kucağıma aldım ve koşar adımla bahçeden geçip kapıya ulaştım . üstümden kanlar akıyordu kapıyı tekmeledim ses çıkmadı daha güçlü bir tekme attım.ses gelmeyince kırdım ve içeri daldım.

-Ne yaptın sen! kapımı kırdın!

+kız ölüyor ve sen kapıyı düşünüyorsun!

-Ne? tamam sakin ol. dur bir bakayım.

Yanıma geldi önce natın nabzına sonra yarasına baktı

-Hastaneye gitmesi lazım

+eğer gidebilseydim Buraya gelmezdim!

-üzgünüm benim yapabileceğim birşey yok

+sadece yarasını kapat yeter

-Bak başımı beşaya soracaksınız!

+eğer bu kız ölürse asıl bela ben olurum! şimdi, klinik ne tarafta?

-İ-içerde solda

Nathashayı hemen sedyeye yatırdım yüzü iyice beyazlamış olmasına rağmen hala çok güzeldi onun yüzünü okşadım ve gözümden birkaç damla yaş geldi

İyi olacaksın nat

______________________________________

-Tamam şimdi çık dışarı

+neden?

-Ameliyat yapacağım. yara enfeksiyon kapabilir.

+ bu işi biliyormusun bari?

-Aslında ilk ameliyatım. hadi çık dışarı

================================

İki saattir kapının önünde bekliyorum. içeriden hiç ses yok. kapıyıda kilitlemiş. çantayı elime aldım acaba içinde bu kadar önemli ne var? tam açıyordum ki bu sefer adam kapıdan çıktı. daha yeni fark etmiştim kısa boylu kahverengi saçları, gözlükleri vardı ve gençti

- O nasıl

+durmu iyi değil. kuşun omuriliğe çok yakın çıkartamam. eğer bir hasteneye gitmezse yaşama şansı yok. Şimdilik söyleyebileceğim tek iyi şey, kanaması durdu

-Kurşunu çıkaramaz mısın?

+çıkartırım ama çok riskli eğer omuriliğe hasar verilirse sakat kalbilir. bunun çok daha donanımlı bir yerde yapılması lazım.

-Tamam, şimdi benim bir konuşma yapmam lazım burada telefon kulubesi varmı?

+Sokağın sonundan sağa dön

Arkamı döndüm ve kapıya yöneldim

-Hey hey dur! bu şekilde çıkamazsın

Arkamdan gelen sesle üzerime baktım üstümdeki smokin kanlar içindeydi. ama benim dışarı çıkmam lazımdı

+bana ödünç birleyler verebilir misin?

Gencin bana verdiği uzun kollu kapşonlu ceketi ve koyu mavi olan kotu giydikten sonra çantayı yanıma alıp dışarı çıktım. bütün bu olanlar yetmezmiş gibi birde yağmur başladı. bende adımlarımı hızlandırdım. sokağın sonundan sağa döndüm. telefon kulubesi görünüyordu. koşar adımlarla kulübeye girdim. furynin bana verdiği numaraları tuşladım hat meşgul düştü. tekrar tuşladım açmadı. son kez daha aradım ama bu sefer furynin telefonunu. Oda açtı

-efendim barton?

+fury yardıma ihtiyacım var. Nathasha

-Bu görevde yardım alamayacağını söyledim

+evet ama nathasha vuruldu ve ölüyor!

-Çantayı aldınmı?

+Evet aldım

-Tamam SHİELD'a gel. izlenmeden

+bizi alamazmısın?

-başka bir şey yapamam.

Telefonu yüzüme kapattı. saygısız adam. neyse kukubeden çıktım yağmur çok hızlanmıştı yeniden kapşonu geçirdim ve koşarak eve döndüm. en son kırdığımı hatırladığım kapyı açtım. o çocuk karşımda ve bağlı bir şekilde duruyordu. tam bir adım atacakken biri silahı anlıma dayadı.

-Şşş nereye gidiyorsun?

...

-Güzel. böyle sesiz kal yoksa bunu ve içerideki yaralı arkadaşını gözünün önünde öldürürüm

Çantayı başka bir adam aldı. belli ki daha çok adam vardı. sonra silahın arkasıyla boynuma vurdu yere düştüm bayılmamak için kendimi tutuyordum ama gözlerim kararıyordu.
Bir tetik sesi duydum

-Dur. ona ihtiyacımız olabilir

+onu öldürmeliyiz. bu yaptığı cezasız kalmaz!

-Hayır bekle içerideki kadını al bir planım var

----------------------------------------------------------Bu bölüm kısa oldu üzgünüm. bölmü iki part halinde yayınlamayı düşünüyorum. diğer bölüm uzun olcak