Bölüm 3

25 1 0
                                    

-Sen o'sun!diyor koltuktan sıçrayarak.
-Sen de Danielle sın!
-Hayır,hayır. başını ellerini  arasına alıyor.Bundan dolayı adımı söylemiyorum!Adım Danielle değil!o kadın ismi!Yo,yo,olamaz! Şaşkın şaşkın ona bakıyorum.Adı Danielle dı emindim.
-Adın ne peki? Gözümü gözlerine dikiyorum.Saçlarının arasından sinirlice bana bakıyor.
-D-a-n-i-e-l !yerimde sıçrıyorum sesi yüksek çıkmıştı.
-Tamam! Diye bağırıyorum.Sinirlenmiştim.Koltuğa geri oturuyor,ellerini ellerime alıyor.Şaşkınlıkla ellerimize bakıyorum.
-Hey,naptığını san ...
-Çok özür dilerim,çok gerçekten,çok özür dilerim.Bağırmak aklımın ucunda bile yoktu Aviderro.Gözlerini gözlerime dikiyor.Ellerimi yavaşça ellerinden kurtarıyorum ve dizime koyuyorum.Terlemişlerdi.
-Tamam sorun yok.Tamam. Zoraki gülümsüyorum.
-Hayır,hayır.Benle yarın bir yere gelirsen kendimi suçlu hissetmeyeceğim.Hissedip, hissetmemen umrumda değil!
-Yok sağol,işlerim var.
-Lütfen! Bacaklarını titretiyor,şuan yerinde zıplıyor.Dün yüzüme bakmayan insan kendisini bana affettirmek için yerinde zıplıyor.Kabul mu etsem ? Edemem .Yarın dostlarımla okuldan kaçacağım.Dün Tremp'in akşam odama gönderdiği kağıttan uçakta öyle yazıyordu.
-Nereye? Bilmediğim bir nedenden kalp atışlarım hızlanıyor.Gözlerini diktiği,yerden kaldırıyor.
-Okuldan kaçacağız.
-Aa! Ne güzel bizde!Tam diyecekken kendimi durduruyorum.O an içimden dostlarımla değilde Daniel'le kaçmak geliyor.Cevabım "Ya,öylemi?"oluyor.
-Lütfen ,sadece ikimiz olmayacağız.Arkadaşlarım da var.Sende gelirsen 10 kişi olacağız.İçimden bir ses sen de gelirsen çok eğleniriz diyor. Hislerime çok güvenirim.Ha ,lütfen. Bunlar hayal miydi? Beğendiğim çocuk az önce sen gelirsen çok eğleneceğimizi hissettiğini mi söyledi.Gözüm partiye kayıyor,şarkı değişmiş , slow bir parçayla tüm ergenler bacak ellemeyi bırakıp beceriksizce dans ediyorlar.İçimden dans edenlere gülüyorum.Keşke zayıf olsaydım,belki Daniel beni dansa kaldırırdı.(Cezayı umursamayarak).Gözümden bir damla yaş süzülüyor ve deri koltuğa düşüyor.Daniel 'a dönüyorum.Onlar benim dostlarımdı,beni affederlerdi.
-Geleceğim.Evet,söz veriyorum.Ağzımdan çıkan bu sözcükler az da olsa içimin özgürlükle dolmasını sağladı.
Yüzü ışıldıyor.
-Evet! Birbirimize bakıp gülüyoruz.Elleri saçlarıma kayıyor, tokayı çıkarıyor ve örgüleri nazikçe açıyor.Kalbim yerinden çıkacakmışçasına atarken bir an nefes alamıyorum.Ellerini uzatıyor.Onunkilerde titriyor.
-Dans edermisin?
-Ne! Bu tepki şaşırıp yüzünün solmasıyla devam ederken sanki kalbim parçalara ayrılıyor.
-Yani, şeyy,, evet. Yüzü solduktan sonra birden canlanan çiçekler gibi aydınlanıyor. Elini yeniden uzatıyor, titreyen terli ellerimle ilk önce elleri ellerimden kayıyor.Sonra ellerini sıkarak kalkmayı başarabiliyorum.Tek gözümle korkarak boy farkına bakıyorum.Benden uzunmuş.Yüzüm kocaman gülümsüyor.Hocalara bakarak bariyerleri geçiyoruz,Koltuklara yakın bir yerde aramızda az bir mesafeyle birbirimize bakıyoruz.İlk onun elleri yerini bulurken beceriksizce ellerimi boynunda birleştiriyorum.Gözleri sıkılmadan gözlerimi incelerken kalbim öyle bir atıyor ki her an düşüp bayılabilirim .Etrafa bakıyorum. Kimse kimseyi umursuyor gibi gözükmüyor.
-Buradan sonra seni o arkadaşlarla tanıştıracağım.Nefesini burnumda hissederken sanki kendimi pizza dilimden kopan erimiş peynir gibi hissediyorum.
-Tamam.Gözleri hala gözlerimde.Rahatsız hissediyorum.

     15  dakika sonra ayaklarımız birbirine dolanmaya başlayınca dansı bırakıyoruz.Kolumu kelepçeliyor ve beni sığınaktan çıkarıyor okuldan kaçmamızı sağlayacak kapının 20 metre ötesinde bir kaç yaşıtım ve yaşıtım olmayan çocuk bize bakıyor bunu anlayabiliyorum ama yüzlerini pek seçemiyorum.Kolumu bırakıyor.Yanlarına geldiğimizde benden 3-4 yaş büyük biri rahatsız olacağım şeklide gözlerime bakıyor.
-Arkadaşlar,Aviderro
-Selam ,Aviderro bunu emo tarzlı bir kız söylüyor.Ben Luna
-O da yarın bizimle kaçacak.Hala gözlerime bakan oğlan memnuniyetle kafasını sallıyor. Gruptan hayır dercesine tuhaf sesler çıksada çoğunluk varlığımı ister gibi.Daniel, sırayla herkesi bana tanıtıyor.Bakanın adı Lucas 'mış.
      Okulun bitmesine kalan saatleri Lucas'ın önerisiyle Doğruluk-Cesaret oyunuyla geçiriyoruz.Kızlardan bana sıcak davranan Luna yanımda oturuyor diğer yanım ise boş.Soru sırası Luna cevap sırası ise Lucas  'ta.
-D mi C mi?
-D
-Peki.Hmm.En sevdiğin kızlar nasıldır?Gözüm okulun çatısındaki insan görünümlü şeye takılıyor.
-Kızıl,yeşil gözlü.Bunları duyduğum an elimde olmadan kafamı sertçe Lucas'in olduğu tarafa çeviriyorum.
Gözleri hala gözlerimde ve hala beni rahatsız edecek şekilde,onun gibi birinin bana bakması biraz imkansız ama olasılıklarımda beni kuzeni olarak görmesi de var.
Ben gözlerimi onun mavi çekik gözlerinden ayıramazken tüm grup bunu duyduğu an bana sırıtarak bakıyor ve bana tatlıca göz kırpıyor.

Saatler,dakikalar,saniyeler,saliseler birbirine karışırken kendimi okul bitiminde Daniel'la evlerimize birlikte dönerken bulıyorum.Dostlarımı saatlerdir görememiştim, bu da gece Tremp'in odasını basacağım anlamına geliyordu.
-Sana her sabah ulaşmaya çalıştım.
-Bisiklet Parkı bence gayet uygun bir yerdi.
-Seni tanımıyordum !
- O zaman ne konuşacaktın ki?
-Adını soracaktım.
-Peki,unuttuysan tekrar edeyim A-v-i-d-e-r-r-o. Tüm harflere baskı yaparak söylüyorum.Apartmanın girişindeki kirli,mermer basamaklarda geçmiş hakkında konuşuyoruz.Yaklaşık 1 saattir burada sohbet ediyorduk ve o konuşma hakkını bana bir verse hemen eve gitmem gerektiğini söylecektim.
-Dan....
-Bir saniye....
-Danie.....
-Bir saniye bir şey anlatmaya çalışıyorum.....
-Daniel benim hemen eve......
-Bir saniye....Sinirle elimi ağzına götürüyorum.
- Yarın görüşürüz.Daniel.Büyükannene makaronlarını çok güzel bulduğumu söyle.Merdivenlere koşuyorum.Babamla görüşme konusunu abim ne derse onu diyeceğimi söylemiştim.Şuanda içim meraktan kavruluyor.7.kata geldiğim de nefes nefeseyim, her zaman ki gibi bacaklarım beni birden taşıyamıyor ve düşüyorum.Sürünerek kapıya ulaşıyorum ve elimle elimden geldiğince kapıya vuruyorum.Abim kapıyı açıyor, kimseyi göremeyince sağa sola bakıyor ve en son beni görüyor.
-Hey , yerde napıyorsun?
-Kalkmama yardım et!!! Koltuk altımdan tutuyor ve beni ayağa kaldırıyor.
-Teşekkür ederim.Eve girip ayakkabılarımı çıkarmadan annemi bulabileceğim yere  yani mutfağa koşuyorum, bir şey pişirmekle meşgul.
-Anne,noldu?
Elinin tekinde kepçesi diğer tekinde sigarasıyla bana dönüyor.Bakışları her zamanki gibi umursamaz ve korkunç.
-Ne , noldu? Sesi sakin ve de sinir bozucu.
-Babam hani
-Lanet babana ne olmuş? Lütfen öldüğünü söyle.Gözlerimi büyülterek ona bakıyorum.
-Ha,anladım. Sigarasını içine çekip yine aynı tavırla dumanı dışarı üflüyor.
-Drake!! Gel buraya!
Abim telaşlanarak mutfağa giriyor.
-Noldu?Avi  sana mı birşey oldu?Anne
Annem iğrenç sarı dişlerini çıkarta çıkarta gülüyor.
-Babanla ilgili fikrin ne ? Şu tatille ilgili  ha ? Abim bir bana bir buzdolabına bakıyor.
-Avi , ben..... Eee şey.... Babamın tekifini kabul edip evine tatile gitmemizin mantıklı olacağını düşünüyorum.Kız kardeşimizle....
-Ne !!! Sözünün kesilmesinden hiç hoşlanmaz.
-Babacığın, benle evliyken gidip çocuk yapmış! Annem
Bunu gülerek söylüyor.
-Ne! Adı ne?Aman tanrım!
-Sandy Morrıs.

                                               Bir kız kardeş mi?

YılanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin