Önümdeki yedi kişiyi izlerken bir yandan da düşünüyordum, tanrı onları nasıl bu kadar mükemmel yaratabilir diye düşünüyordum. Bu adil değildi, ben bir kızdım fakat Min Yoongi kendimi çirkin hissetirebiliyordu. İnce dudakları, minik burnu ve eşsiz gülüşüyle bana birçok duyguyu aynı anda hissettirebiliyordu.
Yarım saattir durmadan performans sergilemişlerdi, hepsinin yorulduğu açıkça belliydi fakat hiçbiri bundan şikayetçi değildi. Yüzlerindeki büyük ve parlak gülümseme sahnede olmayı sevdiklerini ortaya seriyordu. Bu harikaydı.
Gözlerimi yarım saat içinde ilk defa Suga'dan çektim ve Jimin'e sabitledim, dans ederken istemsizce araladığı dudakları bu kadar mesafeden bile dikkat çekebiliyordu. Bu aniden dudaklarımın kurumasına sebep olduğunda dilimi yavaşça dudaklarımın üzerinde gezdirdim.
Yeni şarkıları Dope için stil değişikliği yapmaları bütün hayranları çılgına çevirmişti.
Ve ben de buna dahildim!
Kızıl bir Park Jimin her zaman karşınıza çıkmıyordu.
Şarkıdan çok dansa dikkat çekmiş gibilerdi, sözlerinin ne kadar anlamlı olduğu belliydi fakat koreografi için oldukça uğraşmış gibi görünüyorlardı.
Ve o anda fark ettim, nakarattaki kol hareketinde Jimin'in yüzünü buruşturduğunu fark ettim.
Bana omzunu incittiğini söylemişti ve bu açıkça belli oluyordu ama o buna rağmen sahnede delice dans ediyordu!
Gözlerimi Jimin'e diktim ve bana bakana kadar da ayırmadım.
Buruşmuş yüzünü bana çevirdiğinde endişeli bakışlarımı yakaladı ve güven vermek istercesine gülümsedi ama bu sadece daha fazla endişelenmeme sebep olmuştu. Zorlukla yutkundum ve gözlerimi kaçırmadım.
Nihayetinde şarkı bittiğinde hepsi soluklandı ve hayranlarıyla soru cevap yapmak için kendilerine ayrılan sandalyelere geçtiler, özel olarak yapılmış mikrafonlarını ellerine verdiler. Suga başlangıç konuşması yaptığında bile Jimin'e bakıyordum.
O da bunu biliyormuş gibi başını benim olduğum tarafa çevirmiyordu.
"Merhaba! Sürprizimizi beğendiniz mi?"
Suga sevimli bir ses tonu kullandığında afallayarak ona döndüm, aegyo yapıyordu!
Tanrım!
Minik hayran kalbim buna dayanamazdı!
Hayranlar bir ağızdan çığlık attığında ben de onlara katıldım.
"Stillerimiz hakkında ne düşünüyorsunuz?"
Tekrar bir çığlık fırtınası estiğinde sırıttım. ARMY'ler harikaydı.
"Harika! Beğeneceklerini söylemiştim!" diye atladı J-Hope. "Suga sarı saçları hakkında endişeliydi, çiçek çocuklara benzediğini söyleyip durdu."
Hayranlar kıkırdadığında Suga homurdandı.
"Erkeksiyim ben."
Jimin'e baktığımda sadece gülümsüyordu, canının yanıp yanmadığını düşündüm. Normalde olsa Suga'yla uğraşırdı fakat garip bir şekilde fazlasıyla sessiz kalıyordu.
"Her neyse, sorularınıza geçelim mi?" dedi Rap Monster gülümseyerek. "Biz performans sergilerken bize sormak istediğiniz soruları bu kutuya atmışsınız, doğru mu?"
Tekrar çığlıklar yükseldi. Bu ne ara olmuştu? Bunu nasıl kaçırmıştım?
Surat astım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
stop confusing me | jimin '2017
Fanfic"Eğer senin için sadece bir arkadaştan ibaretsem o halde neden dudaklarının nasıl hissettirdiğini biliyorum?" dediğinde sadece ona bakmakla yetindim. | Tamamen @anidendolunay 'a ithaf edilmiştir.