Yavaş yavaş açılan gözlerim ağrıdan tekrar kapandı. Ne olduğunu nerede olduğumu anlamadan tekrar açmaya çalıştığımda kısılan gözlerimle etrafıma bakındım.
Bu kadar insanın ne işi var burada ? Neredeyiz ? Ne oldu ? Bunca soru içerisinde nihayet anladım bir hastane odasında olduğumuzu.
Sağ kolumla yüzünü kapatan annemin göz yaşları kolumu ıslattı, ağlıyor..
"Anne" diye seslenmemle annemin yüzüme bakıp binlerce soru sorması bir oldu.
-Uyandın mı kızım ? Nasılsın canın çok acıyor mu ? Doktoru çağırayım mı? Dur hemen çağırayım doktoru, dediğinde elini sımsıkı tutup sarılmak istedim anneme.
Ama sadece istemekle yetindim. Her yerim ağrıyor, resmen uyuşmuş gibi kollarım. Boynumu hareket ettiremediğim için anneme bakmakta bile zorlanıyorum.
"İyiyim anne" dedikten sonra yutkundum. Dünyanın en zor kelimesini söyledim sanki. Boğazım acıyor. Annem şükürler olsun diyerek Allah'a dua etmeye başladı.
Aynı zamanda tekrar ağlamaya da... Bu göz yaşları hem hüznün hem sevincin göz yaşları belli. Herkes aynı anda "nasılsın kızım ? İyi misin ? Bir şeyler hatırlıyor musun?"
sorularını sormaya başladı ve aynı zamanda doktor girdi içeriye. Tam tedavi edecekti ki yaşadığım şeyler film gibi geçti gözümün önünden. Şaşırdım. Anneme baktım ve "babam.. babam.." diye tekrarladım.
-Babam nerede anne ? Babam nasıl ?
Herkes suskun herkesin gözü yaşlı.
-Anneeee! ... Ah boğazım.. Bağırdığım için boğazım ağırdı ve annem kolumdan tutup soru yağmura başladı yine.
-İyi misin kızım, boğazın mı acıyor ?
Doktorda ;
-İyi değilsin, bu yüzden konuşma uzan ve dinlenmene bak, dediğinde tutamadım kendimi ve kendi kendime kızmaya başladım;
-Her şey benim yüzümden öyle değil mi ? Ne olurdu yani amcamlara gitmeseydik ? Ne olurdu Helin ne ? Annem :
-Kızım senin hiç bir suçun yok. Arabada bir sorun çıkmış ve bu yüzden kaza olmuş. Kendini suçlama, sakın.
-Hayır anne hayır. Eğer o kadar ısrar etmeseydim amcamlara gitmekte; ne bu kaza olurdu, ne ben burada olurdum, nede babam.. Babam nerede ? Babamı görmek istiyorum. Lütfen.
Bağırmaya başladım çünkü kimse konuşmuyor, sorularıma cevap vermiyor.. Halbuki sadece babamı görmek istiyorum. Annem dayanamadı ve kulağıma fısıldadı;
-Yarın Helin. Yarın.. Şimdi uyu..
En sonunda "peki" dedim. Başka ne diyebilirim ki? Gözlerim kapanmaya hazır zaten.. Uyumaya devam ettim..
---
Gözlerimi açtım. Biraz daha uyumak istiyorum ama olmaz, uyumamalıyım. Herkes gitmiş, annem yanımda.. Sabah olduğunu görünce anneme döndüm.
-Babamı görmeye gidecek miyiz? Nerede babam ?
-Ahh uyandın mı kızım ? Günaydın. Bugün biraz daha iyisin değil mi? Doktor yarın taburcu olabileceğimizi söyledi.
-İyi. Şimdi babamın yanına gidelim.
-Helinnnn!
-Anne. Lütfen.
Kısa bir sessizlikten sonra "peki" diye söze başladı annem. "Peki, gidelim.." Yattığım yataktan doğruldum hemen. Dün ki gibi değil ama hala her yerim ağrıyor.
Annemin yardımıyla kalktım ve yürümeye başladık. Her şeyi biliyorum aslında. Babamı.. babamın..
Bazen bir şeylerin cevabını duymak, görmek, bilmekten daha zordur. Bu yüzden anneme hiçbir şey söylemeden yürüyorum.
Durduk bir anda. Annemin eliyle gösterdiği yere baktım. Afalladım birden. Elimle ağzımı kapadım. Şoktayım.. Gözlerimden akan yaşlar yüzümü sırılsıklam etti.
Ve kapıda ki tabelada tek bir kelime yazıyor..
Morg...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Her Şeye YENİDEN
Teen FictionBu hikaye bir genç kızın önce babasının ölümü nedeniyle hayatının altüst olmasını ve sonrada HER ŞEYE YENİDEN başlayıp hayatını tekrar düzene sokmasını anlatıyor. Yeni ülke, yeni bir ev, yeni okul, yeni arkadaşlar , yeni insanlar hatta yeni bir...