-Mi-Kummmm!!
Bu ses?Aman Allah'ım koru beni. Eun-ju yorganı üzerimden çekince hızlıca kalkıp tekrar yorganı üzerime aldım. Yorganın altından bağırmaya başladım.
-Ne var? Ne var?
-Parti time!!
-Ne partisinden bahsediyosun?
-Mezuniyet partisinden bahsediyorum 5 gün sonraki partiden bahsediyorum. Kalk diyorum, hadi diyorum.
Kafamı yorgandan hafif çıkararak dağılan saçlarımı elimle düzelttim.
-5 gün sonraki partiye bugünmü hazırlanacaksın? Bak tavsiyemi not al bir yere sevgili kuzenim. Şu 5 gün boyunca ,giydiğin elbise kırışır, makyajın bozulur,saçın dağılır. O yüzden partiye parti gününde hazırlansan daha uygun olur.
Ağzı açık beni dinlediğinde yüzüne yastığı atmamla kendine geldi.
-Peki partide giyeceğin şeyide parti günümü almayı düşünyorsun canım? Hadi kalk alışveriş yapacağız.
Aynı yastığı bu sefer o yüzüme attığında hızlıca kalkıp başka yastık aldım ve konuşmaya başladım.
-Sen gitsen? Benim yerimede şöyle bana uygun birşeyler alsan? Zaten bedenlerimiz aynı gibi gibi..
Tekrar yüzüne yastığı attığımda hem yastığı kafama vurmakla hemde laf yetiştirmekle uğraşıyordu. iki işi birden yapıyor ha? Sen görürsün!
-Mi-Kum şaşkınmısın sen? Gibi gibiyle olmaz. Gidiyoruz o kadar!
Pes etmiştim, onu kararından döndürmek imkansızdı. Ama bu yastık atmacalar hemen yastık savaşına döndüğünde teyzemde aramıza girdi ve birbirimize attığımız yastıklardan oda nasibini aldı. Yastıklar havada uçuşurken annem odaya girip kızmaya başladı.
-Başka işiniz yok mu sizin?
Hepimiz yastıkları yere atıp ellerimizi havaya kaldırdık ve ;
-Yok! diye bağırıp anneme sarıldık. Teyzemle kuzenim odadan çıkarken ben hala anneme sarılıyordum.
-Anne hafta sonu mezuniyet partisi var, bugün alışveriş yapmaya gidecekmişiz.Sende gelsene.
-Ben cafeyle ilgilensem daha iyi olur kızım, siz keyfinize bakın.
Biraz "lütfen" anlamlı bakışlarımı yolladım ama işe yaramadı. Fazla ısrar etmeyip hazırlanmaya başladım.
..
Parti Günü
Çok şükür uyuya kalmayıp, bir an önce hazırlanmıştım. Yoksa Eun-ju'yu fazlasıyla sinirlendirirdim yine. Omuzumda biten saçlarımı dalgalandırdım ve kahküllerimi serbest bıraktım. Makyajımı abartmayıp, dizimde biten toz pembe elbiseyle hazırdım. Kapının çalmasıyla odamdan çıktım ve karşımda Eun-Ju beklerken Min-Joon'u gördüm. Kapıyı açan anneme saygılı bir biçimde selam verdikten sonra gözleri beni buldu.
-Hoşgeldin. Seni beklemiyordum.
-Eun-Ju seni almamı söyledi.
Tanıyordum Min-Joon'u. Ailemden çekindiği için sadece 1-2 kere gelmişti evime, o da kısa bir süreliğine. Eun-Ju söylemeseydi bugünde gelmezdi. Ah Eun-Ju bu çocuğa karşı beni utandırmak zorunda mısın?
-Anladım. Gidelim mi?
-Gidelim.
Annemin yanağını öptükten sonra annemin uyarıcı gözleri gözlerimi buldu. Ama ne konuda uyarıyordu bu gözler beni,orası meçhul.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Her Şeye YENİDEN
Novela JuvenilBu hikaye bir genç kızın önce babasının ölümü nedeniyle hayatının altüst olmasını ve sonrada HER ŞEYE YENİDEN başlayıp hayatını tekrar düzene sokmasını anlatıyor. Yeni ülke, yeni bir ev, yeni okul, yeni arkadaşlar , yeni insanlar hatta yeni bir...