BÜYÜK SIRLAR

Aşık mı oluyorum

Sabah uyanmıştım. Lavaboya gittim. Hem temizleyeceğim yeri görecektim hemde elimi yüzümü yıkıycaktım. Lavabo beklediğimden dahada iğrençti. Geri hemen çıktım. Orada küçük bir havalandırma vardı. Ama hiç işe yaramıyor gibiydi. Odaya geri döndüm. Octavia kalkmıştı.
- Bu lavabo iğrenç.
- Ne demesin. Tuvaletleri gör sakız yapıştırmışlar kusmuşlar.
- Öğğ. Temizlememe yardım edermisin?
- Ben seni yalnız bırakmak istemem ana müdür izin vermeye bilir.
- Ah tamam neyse.
Öğretmen odaya girdi
- Sanırım Anya sensin.
- Evet.
- Müdür bey temizliye başlamanı istedi.
- Peki. Ben gideyim Octavia.
- Bende yemeğe gideyim.
- Nasıl yani ben yemek yemiycem mi.
Öğretmen söze karıştı.
- Eğer çabuk bitirirsen yersin.
- Peki kaç tuvalet var?
- Her katta bir tane.
- Tamam öyleyse. Ben başlayayım.
Burası kızlar için olan bina olduğu için her katta 1 vardı tabi binaları saymıycam. Neyse ben başlayım.
Hatırlıyomusunuz okulun başlarında birisi okulu yakacaktı işte o da ceza almış o erkekti nasıl buraya gelmişki. Aslında ordaki erkekler çok yaramaz biraz düşününce belki tuvalet kalmamış olabilirdi.
- Merhaba, dedi oğlan
Bişi söylemedim
- Benim adım Leo.
- Merhaba.
Dedim tuvaleti temizlerken.
- Senin adın ne?
- Anya.
- Gücün ne?
- Su. Seninki.
- Anlşamıycaz belliki.
- Niye ki?
- Apaçık belli. Ben ateş sen su.
- Çok saçma. O insanın kişiliğine bağlıdır.
- Bak bu konuda bile tartıştık.
- Öf. Hiç işim yok senle tartışçam. Zaten açım. Bu gidişle öğlen yemeğini bile kaçıra bilirim. Ben üst katı temizlemeye gitcem.
Deyip gittim. Bir kaç saniye sonra oda gelmişti. Temizlik bitikten sonra odama gittim çok yorulmuş ve açtım ama öğlen yemeğinede yetişemedim. Eğer o gelmeseydi yetiştirirdim. Ama hiç olmayan bişi oldu kalbim güm güm atıyordu. Heycanşanıyordum. Ve hafif sırıtıyordum. İlk defa. Bir cezada   az da olsa mutlu olmuştum. Yaşadıklarımı aynı şekilde Octavia'ya anlattım. Şaka maka bayadır ders yoktu herhalde yarın olacaktı.