"Bekle bakalım yeni seninle işimiz var!"
Bu sesi duyduğumdan beri sanki bedenim uyuştu, dünya durdu ve sadece ben varım. Bu korku mu bilmiyorum ama kalbim yerinden çıkacak gibi atıyordu.
"Sana diyorum kızım sorunlu musun"
" hey bir dakika sen bana sorunlu falan diyemezsin anladın mı karşında çocuğun yok"
" İşte tam da bundan çağırdım seni beni iyi dinle şimdi bu okulda herkes benden korkar, birşey söylemeye cesaret edemez. Sen de bunları öğreniceksin. Yoksa korkarım ki bu okulda fazla kalamazsın yeni!" Sözleri beynimde fırtına yaratıyordu. Konuşurken tek bir nimik bile oynatmamıştı. O çimen yeşili gözleri hiç kıpırdamıyor, buz gibi soğuk gözlerle bana bakıyordu. Ondan korkmuyordum Hayır. Ama gözlerine bakamıyordum. Fakar artık konuşmanın vakti gelmişti.
" bak sana bunu biraz önce de söyledim. Sen bana emir falan vermezsin. Beni başkalarıyla karıştırma tamam mı! Şimdi gidiyorum birdaha da beni rahatsız etme!" Bu kelimeleri sesimi yükselterek ve direkt gözlerine bakarak söylemiştim. Biraz şaşırdığını gözlerinde hisettim. Buna sevinmiştim. Tam arkamı dönüp havalı bir şekilde yürümeye başlamıştım ki acı son yere çakıldım. Off Hayır popom cok acıyor ve rezil oldum. Neden her seferinde böyle olur ki tam havaya girersin ve takk! Kendini yerde bulursun. Herkes bama bakıp kıkırdıyordu. Ama ben kimseye aldırmayarak kalktım. Arkamı döndüğümde o çocuğun yüzünde hafif bir tebessüm gördüm. Serseri herif! Kendini Kabadayı sanıyor. Biraz hava almak adına bahçeye çıktım. Havalar hafiften serinlemeye başlamıştı. Boş buldugum bir banka oturdum ve gözlerimi kapatıp kendimi biraz rahatlatmaya çalıştım. Yanımda bir hareketlilik hissettiğimde gözlerimi açtım ve yanıma baktım. Kıvırcık sarı saçları ve ela gözleri ile oldukça tatlı duran bir erkek vardı. Ah hadi ama eski okulumda hiç arkadaşım olmaz kimseyle konuşmazdım. Hele ki erkek benim hiç erkek arkadaşım olmadı. Biraz fazla içime kapanık biriydim. Ama burada da herkes beni buluyo be kardeşim. Beni düşüncelerimden sıyıran onun sesi oldu
"Merhaba ben ayaz" sesi bir pamuk kadar yumuşak ve samimiydi. Hiç o öküze benzemiyordu. Ah ama neden şimdi ben onları kıyaslıyorum. Bir eline bir ona baktım. Bana tereddütle bakıyordum. Hemen elini sıkıp kendimi tanıtım.
" ben de eylül tanıştığıma memnun oldum" diyerek tebessüm ettim.
" nerden geliyorsun yani yeni olduğunu artık herkes biliyor. " diyek samimi bir şekilde güldü. Fazlasiyla tatlıydı bu cocuk.
" izmirden geliyorum. Yeni taşındık buraya. Annemin işlerinden dolayı. "
" anladım hangi sınıftasın?"
"11-A" gülümseyen yüzü birden ciddi bir hal aldı
" inanamıyorum demirin sınıfında mısın? Sende ki şansa bak ya. Senin adına üzüldüm. " sanırım demir dedigi kişi o beni tehdit eden serseri idi.
" neden ki? Neden hepiniz ondan korkuyorsunuz. Beni de tehdit etti ama onunla küçük bir tartışma yaşadık. Umrumda da değil zaten" diyerek umursamaz bir ifade takındım.
"Olsun sen yinede dikkat et. Neyse tanıştığıma memnun oldum şimdi gitmem lazım dersim başlıyor. Sonra görüşürüz"
"Görüşürüz"
Bende biraz daha oturduktan sonra kalktım. Artık derse girmem gerekiyordu. Daha ders programını bile almamıştım. Acaba şimdi hangi ders var. Ve sanırım geç kaldım.Yazar'ın ağzından...
Genç kız geç kaldığı derse yetişmek için koşar adımlarla koridorda ilerliyordu. Daha ilk günden derse geç kalmanın verdiği tedirginlik tüm vücudunu kaplamıştı. Hızla yürürken sert ve siyaj birşeye çarptı. Bir iki adım sendelikten sonra kafasını kaldırdı ve ölümcül çimen yeşili gözlerle karşılaştı. Hayır anlamıyordu bu genç adamın bu kızla derdi neydi. Hissediyordu genç kız bu işin altından birşey çıkacaktı ama ne ...Eylülden devam...
Sonunda sıkıcı okul günü bitti. Aman Allahım derse geç kalmam yetmiyormuş gibi birde rezil olmuştum. Bu demir midir nedir derdi ne benimle ya off kafayı yemek üzereyim. Gözünde sanki saf nefret var. Sanki tavuğuna kışt dedik. Ahh! Yine saçmaladım evet susuyorum. Cebimde titreyen şeyin ne olduğunu anlamam uzun sürmedi sanırım annem arıyor.
"Efendim annecim" sesimi oldukça normal tutmaya çalıştım.
"Kızım beni okulun yakınında ki otobüs durağında bekle seni almaya ben geleceğim"
" tam zamanında aradın anne tam çıkıyordum"
"Tamam canım 10 dakikaya geliyorum.
Annemle konuştuktan sonra okulun önünde dikilmeyi bırakıp hızlı adımlarla otobüs durağına doğru yürümeye başladım. Ama aklımda ki düşüncelerden kurtulamıyordum. Neden hep aklımda o maganda tipli cocuk vardı? Bilmiyorum. Çok değişik hep gizemli bir tipi var ve kimseyle konuşmuyor. En önemlisi neden herkes ondan korkuyor? Ahh nedenlerle nicinlerle kafayı yicem daha ilk günden reva mı bu bana ya. Ben kafamda düşüncelerl boğuşurken korna sesi tüm düşüncelerimi dağıttı.
"Kızım hadi gel bin arabaya" diye seslendi annem. Hemen bindim ve kemerimi bağladım.
"Ee hayatım ilk günün nasıl geçti" annemin sorusuyla tüm gün gözlerimin önünden geçti
"Iyi geçti işte birkaç kişiyle tanıştım dersler falan iyidir yani" dedim. Sanırım bazı küçük ayrıntıları atladım ama olsun.
"Sevindim eylülcüm. Istersen ilk günün şerefine yemeğe gidebiliriz kızım ne dersin" diyerek sıcak gülümsemesini yolladı. Nasıl dayanabilirdim ki aslında başım Çatlıyordu ama annemi kırmak istemiyorum.
"Tamam annecim gidelim tabiki de" iyi ki vardı benim annem. Babam bizi yıllar önce terk ettiğinde annem bana hem babalık hem annelik yaptı. Onun hakkını asla ödeyemem. O benim herseyim ya. Kafamı cama yasladım ve yolu izlemeye devam ettim. Annem bir mantıcının önünde durdu. Evet bee en sevdiğim yemek.
"Süpersin sen anne ya" diyerek annemin boynuna atladım.
"Dur deli kız dur hadi in çok acıktım. " hızla kemerimi çözdüm ve koşar adımlarla mantıcıya ilerledim. Annemde arkamdan geliyordu. Garson yanımıza geldiğinde bir buçuk porsiyon mantı ve kola söyledim. Yemeğimizi bitirdikten sonra eve doğru yol aldık. Artık gerçekten eve gidip uyumak istiyordum. Yolculuk bittikten sonra eve girdiğim gibi odama girdim ve kendimi yatağa attım. Biraz dinlendikten sonra üstüme pijamalarımı giyip anneme iyi geceler demeye gittim.
"Annecim ben yatıyorum çok yorgunum iyi geceler"
"Iyi geceler kuzum. Tatlı rüyalar. " annemin yanağına buse kondurduktan sonra odama gittim va yatağıma zıpladım. Umarım yarın hersey güzel geçer, umarım herşey çok iyi olur ve umarım demir başıma bela olmaz..Yorumlarınızı bekliyorum:))
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kış Masalı
ChickLit-Rüzgarla gök gürültüsü karışmış bir sesle odamın camına fısıldıyordu. Elimde uzun zamandır okumadığım kitabım ve soğumaya yüz tutmuş kahvem vardı. Ellerimi birbirine Sürttüm ve ısıtmaya çalıştım. Bu bir aşk hikayesi değildi, bu ayrılık hikayesiyd...