'DÜN MUHTEŞEMDİ!'
Evet tam olarak böyle bir bağırışla uyandım. Etrafıma salak salak bakınınca Destina'nın tuvalette biriyle konuştuğunu farkettim. Neyseki cevap vererek rezil olmamıştım. Yine yırttım Ejderhalar Aşkına! Kafamı yastığa koydum gözlerimi kapadım, döndüm döndüm fakat hem sıcakten hemde fazla ayılmışken geri uyuyamadım. Tepemdeki telefonumu alıp inceledim. Ay ne kadar popiyim! 0 mesaj! Süperim! BENDEN POPİSİ MEZARDA!
İnstagrama girip dolaştım. Sonra güzel bir kaç tane kız buldum. Yani bana göre güzellerdi. Fotoğraflarını fazla detaylı inceledikten sonra kendi fotoğraflarıma girip ezikliğimi yaşadım. Ya şimdi her erkek haklı öyle tığ gibi kızlar varken kimse şişko birini seçmez. Gerçi fotoğraflarımdanda belli olmuyor şişko olduğum ama neyse.Utku konusuna gelecek olursak... Gerçekten bitmişti. Fotoğraflarımıza mı yansam? Anılarımıza mı yansam? Bana dediklerine mi yansam? Bilmiyorum... Ama çok takmıyormuş gibi görünmek zorundayım. Çünkü aynı okul ve aynı tatil yerindeyiz. Burayada herşeyi yazmak gelmiyor içimden. O zaman monoton bir hayat olur. Sıkılırsınız yani... Galerime girip yeni bir albüm oluşturdum. Yaklaşık 2 saat uğraştıktan sonra onla ilgili ne varsa gizli dosyaya koyup normal yerde sürekli görmeyeyim diye sildim. Dün çekindiğim bir kaç fotoğrafa göz attıktan sonra bir tanesini seçip düzenledim. Karnımın guruldusuyla telefonumu kitleyip banyoya yürüdüm.
YA EJDERHALAR AŞKINA BU KIZ KAÇ SAATTİR KONUŞUYOR?!?
Kapıyı sertçe çaldıktan sonra çıkıp gülümsedi ve yarıda kalan muhabbetini bitirmek üzere yatağına oturdu. Bende mal mal onu izlerken kıyafetlerimi almayı unuttuğumu hatırlayıp bir kaç bişey aldım ve giyindim. Kahvaltıya tek inmekte ürkütüyordu açıkcası. Kapıyı açtığımda etrafa bakınma hissi duydum. Bir kaç dakika oyalandıktan sonra yürümeye cesaret edebildim. Kimse bakmıyordu ama be-'BÖÖÖĞĞ!' diye iğrenç bir ses duydum. Evet evet bu bizimkilerdendi. Arkamı dönmeye kalmadan yanıma geldi.
'Sabah sabah çok ürkeksin bakıyorum.'
'Ya sanane! Sen gidip sevgilinle ilgilensene!'
Hayır, bağırmadım tabii ki. Çünkü bağırmak demek dikkatleri üzerime çekmek demek ve ben buna inanın hiç hazır değilim. Kısa bi kahkahadan sonra devam etti.
'O bugün erkeklerle takılacak.'
Ah ne hoş! En sevdiğim (!) arkadaşım benimle zaman geçirecek. Ama ben istiyor muyum? Tabii ki de HAYIR!
'Kimseyle takılacak havam yok. Başkalarıyla eğlenmeye ne dersin?'
'Yani benimle dertleşmek istemiyorsun?
'Ah hayır değil tabii ki! Sadece bilmiyorum beni satmalarından sonra senden soğudum açıkcası. Biraz benimle takılmasan iyi olacak.' diyip yanından hızlıca ayrıldım. Tekli masaya geçip tek başıma kahvaltı yapıyordum. Bir dilim ekmeğe kaymak ve bal sürdükten sonra ısırmak için ağzımı açtım ve o sırada Utku'nun dikkatlice bana baktığını gördüm. Onun yanında yemek yemekten hep utanıyordum.
'Ne bakıyosun?' Bakışımı yönelttikten sonra yiyemiceğimi anlayıp tabağıma usulca koydum ve ordan çıktım.Yaklaşık 45 dakika sonra telefonumun titremesiyle daldığım hayallerden irkildim. Kumlu ellerime rağmen telefonu çıkarıp mesaja baktım.
Kimden: U(y)tku
'Bu akşam otel dışı birşeyler yapalım diyoruz. Katılmak ister misin?'Ay ne hoş! Eski sevgiliden dost mu olurmuş? Ama belki de konuşacakları vardır? Belki de ilk zamanlar beni daha yakından tanımak için Kadıköy'e çağırdığı gibi olacaktır?
Kime: U(y)tku
'Bakarız.'Haha, babam gibi konuşmayı seviyordum.
Yani kısaca:
Bakarız. Bakarız. Bakarız. Bakarız. Bakarız. Bakarız. Bakarız. Bakarız. Bakarız. Bakarız. Bakarız. Bakarız. Bakarız. Bakarız. Bakarız. Bakarız. Bakarız. Bakarız. Bakarız. Bakarız.
Bakarız. Bakarız. Bakarız. Bakarız. Bakarız.
Telefonum titrediğinde içimden 100 kez 'Bakarız' demeyi bırakıp telefonumu çıkardım.Kimden: U(y)tku
'Bakarız yok geliyorsun.'
Ya böyle dediğine göre kesin var bir şey. Yoksa imkanı yok ısrar etmezdi. Hele ki ayrıldığımızda çağırmazdı bile. Mavi tik yapıp telefonumu cebime koydum. Bizim okuldakiler şezlonglara yerleşmeye başlamışlardı bile. Onları görünce ayaklandım ve yalnız başıma kalacağım bir yer arıyordum. Sahil boyunca yürümeyi seçtim. İlerisi ıssız gibi görünüyordu. Ya ben arkadaşlarımın beni anlamamasına mı yanayım? Ayrıldığımıza mı? Neye yani neye?
Herkesten uzaklaştığımı farkedince kumdaki yerimi aldım. Telefonumdan hafif bi şarkı açtım. Sonra aklıma bizim eski şarkımız geldi.Sanki ilk baktığım gözlerdi gözlerin,
Duyduğum en güzel şarkı sesin,
Sabah uyanmak artık başka çok başka
Çünkü sabahlar artık senle hep senleNanananananananananananana
Herşey senle ilk aşk belki senle
Senle senle karışmak güzel senle
Herşey senle hayaller güzel senle
Senle senle hep senleSanki ilk tuttuğum ellerdi ellerin
Yağmur yağmur ıslak tenin
Gece ay ışığı artık başka çok başka
Çünkü geceler artık senle hep senleNanananananananananana
Herşey senle ilk aşk belki senle
Senle senle karışmak güzel senle
Herşey senle hayaller güzel senle
Senle senle hep senleŞarkı bittiğinde bir başka nefes sesi duydum. Arkamı dönüp baktığımda koca bir kıvırcık kafaydı. Hızla önüme dönüp göz yaşlarımı sildim. Derin derin nefes alırken yanıma oturdu.
'Bunu videosunu çekmiştik.' diyip güldü.
'Ve sen silmiştin. Sus konuşma. Sakın konuşma. Konuşursan saçını çekerim.'
Kahkaha atıp saçını düzeltti.
'Söz vermiştin bir tane daha çekicektik.'
'Ee napalım. Buraya kadarmış.'
'Ya odun geldin odun gideceksin yemin ediyorum ya.' Diyip kalktım üzerimdeki kıyafeti temizleyip ellerimi göğüsümde birleştirdim.
'Madem buraya kadar geldin. Benimle birlikte geriye yürümek zorundasınız bayım.'
'Yani elimi tutup kaldıran olsaydı gelirdim hanımefendi.'
Elimi umursamazca ona uzatıp çektim. Ve sonuç; yeniden kumdayım!
'Bu kadar abanacağını düşünmemiştim.' diyip kahkaha attım.
'Eee erkek gücü n'aparsın?' diyip kahkaha attı. Gülümseyip yeniden kalktım. Tekrar ellerimi göğüsümde birleştirdim.
'Ee Kumsal ile nasıl gidiyor?' bana bakmadığı için göz devirerek sormuştum.
'Ya sen şaka mısın kızım?' diyerek haykırmaya başladı. Olanları anlamaya çalışıyordum. Kaşlarımı olabildiğince çattım.
'Yine neye gülüyorsun?'
'Ya kızım ahahahah o şakaydı ahahahah'
YA BEN ŞAKA İÇİN EN SEVDİĞİM ELBİSEMİ Mİ BATIRDIM? ÜSTELİK HERKESİN ORTASINDA? UTKU SEN CİDDİ MİSİN? YA BOĞMAK İSTİYORUM SENİ!
'Nasıl şakaydı? Çıkmıyor musunuz? Oh be rahatlad- şey sevindi- yani şey öyle işte.'
'Ya sen beni mi kıskandın?'
YA BEN ELBİSEMİ SENDEN DAHA ÇOK KISKANIYORUM NEYİN EGOSU BU ANNEM?
'Ya hı seni kıskandım. N'apcan?'
'Hiç birşey.'
Heh afferin. Adam ol. Ay salak bu çocuk ya. Kıvırcık salak. Kıvırcık gitarist salak. Kıvırcık gitarist baterist salak. Kıvırcık gita- AY AMAN BANANE YAA!
'Elif?'
'Hı?'
'Hı.'
'Ya ooff ahahahahaha.'
Anlamayanlar için: Aynı Yıldızın Altında repliğinin çakmasını yaptı daha demin.
Bence komik.
Zaten siz gülmeyin. Ben gülürüm.
'Aslında ya... Sana söylemek istediğim bir şeyler var.'
'Ne gibi?'
'Ama özel...'
YA ÖZEL DEDİĞİNE GÖRE EVLENME TEKLİF ETCEK. EVET DİYORUM. HADİ GELİNLİK BAKALIM. KIR DÜĞÜNÜ İSTERİM.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Herşey Senle
ChickLit"Unutma!" dedi. Kısa bir kahkaha sonrasında hışımla yaklaştı. "Sadece nesnelere sahip olabilirsin, insanlara değil." Sinirli olduğu belliydi. Biraz geriye çekildim. Söyleyecek bir şey bulamıyordum. Benden bir şey söylememi bekler gibi bir ifadesi va...