1. Bölüm

247 24 3
                                    

Yine ayni ruyaydi ve yine Ayni Adam..
Ne istiyordu benden? Kimdi O?
Artık çok korkuyordum. Yarin annemle muhakkak konuşmam gerekiyordu. Ama nasil uyuyabilirim ki ya yine gelirse? Gitmeme izin vermezse..!

İlk defa birinden bu kadar korkmuştum. Aslinda o kadarda korkunc degildi. Keskin yüz hatlarina sahipti. Gözleri koyu maviydi, ışıl ışıl parlıyordu. Kirli sakallari vardi. Gençti, 20 yaşlarinda falan gibi duruyordu. Oldukça da yakişikliydi.
Peki niye ondan kaçiyordum. İşte bunu bilmiyorum!!

Bunlari düsünmeyi birakip kitapligimdan kulakligimi alip muzik dinlemeye başlamistim.Yarın ilk fırsatta annemle konuşacaktım. Artık bu rüya işine son vermemiz gerekiyordu.
Müzik dinlemeye o kadar dalmıştım ki gunesin dogdugunu bile farketmemistim. Kulakligimi yatagima atip odadan ciktim. Annemle konusmam gerekiyordu. Odasina girdigimde Bahriye sultan çoktan hazirlanmis kuafor salonunu açmak icin anahtarlarini ariyordu. Benim odaya girmemle annemin gozleri bana dogru kaydi. Hemen söze girdim.
"Anne seninle bisey konusacagim" dememle annemin sözumu kesmesi bir oldu.
"Kızim gitmem gerek. Gelin başi var. Dukkani temizlemem gerekiyor.Aksam konusuruz. Kahvaltını güzelce yap ve ocağı sakın açık bırakma."
demesiyle kapiya dogru ilerledi.
"Tamam Anne. Çocuk degilim artk 17 yaşina girdim."
diyerek buyudugumu kanitlamaya calistim.
Annemden aldığim cevap ise sadece görüşürüz oldu.
Omuz silkerek odama gittim hala uykum vardi.
Ee tabi sabahın 4'ünde uyanip bir daha uyumazsan uykun olur azra diyen içimdeki sesi duyar gibi oldum.
Hemen uyumam gerekiyor. Çok uykum var hem belki o yakişikliyi yine görürüm off ne diyorum ben..

Kendi kendime konuşmayi bırakıp gözlerimi sıkıca kapattım. Ve yavaşca kendimi uykunun kollarına bıraktım.

Aman allahım yine o ve yine ondan kaçıyorum.Ya ben niye kaçiyorum bu adamdan?
Ne istiyor benden?
Kaç kaç sahil kıyisina kadar geldik burasi neresi niye kimse yok ? Sadece o ve ben variz..
Artik kaçacak yerimde kalmadi .
Tam karşimda öylece duruyor.
Gözlerini kısmış beni baştan aşaği süzdükten sonra bakişlariyla gozlerim birlesti.
İkimizde konuşmadan öylece birbirimizi izliyorduk. Ve sessizliği bozup söze girdim.
"Ne istiyorsun benden"
"Seni "diyerek belindeki silahı cikardi.
Silah kapşonlu ceketinden belli bile olmuyordu eğer anlasaydim zaten oldugunu denize dip bile dalabilirdim.
Ne kadar korkmadigimi belli etmesemde sesim titreyerek;
"Ölmek istemiyorum." diyebilmiştim.
Söylediklerime karşi yüzünde acımasız bir gülümseme oluşmuştu. Kafasini sağa -sola sallayarak söylediğim şeyin hiç umrunda olmadığini belli etmişti. Benim aksime sesinde hiçbir duygu belli etmeden teker teker çıktı kelimeler dudaklarindan.
"Artık Elimdesin Güzelim"..

Rüya FırtınasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin